MÊRDÎN – Tecrit konulu atölyede konuşan HEDEP Milletvekili Newroz Uysal, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yaptıkları son görüşmeyi hatırlatarak, “O gün de Ortadoğu’daki savaşı bir haftada bitirebilmek için çözüm gücü olduğunu yalnızca bir muhataba ihtiyacı olduğunu söyledi” dedi. 

 

Tevgera Jinên Azad (TJA), “Bi jin jiyan azadî yê ber bi azadî yê be” kampanyası kapsamında Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mêrdîn il binasında tecrit ve özel savaş politikalarıyla mücadele konulu eğitim atölyesi gerçekleştirdi. Eğitime, Mêrdîn’in ilçelerinden ve çevre illerden kadınlar katıldı. 

 

Eğitim atölyesi özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşuyla başladı. Ardından eğitim atölyesi tecrit konusuyla sürdü. 

 

İlk olarak söz alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Şirnex Milletvekili Newroz Uysal, tecrit konusunda sunum yaptı. Tecridin ne olduğunu tanımlayarak sözlerine başlayan Uysal, “Tecrit uluslararası alanda daha önce Almanya’da denendi. Adına beyaz ölüm denen bir durum bu. Yalnız bırakma, toplumdan izole etme ile bir işkence politikası yürütülüyor. Tecridin uygulanma biçimine baktığımızda daha çok cezaevlerinde uygulandığını görüyoruz. Tecrit politikası ile yeni bir toplum yaratılmak isteniyor. Hastaneler, üniversiteler de tecridin uygulandığı yerlerden biri” dedi. 

 

İMRALI’DAKİ TECRİDİ ANLATTI

 

İmralı tecrit sistemini anlatan Uysal, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde 9 Ekim 1998’de başlatılan Uluslararası Komplo sürecini ve sonrasında İmralı Adası’nda tecrit altına alınması sürecini anlatarak, Öcalan’ın süreçlere dair değerlendirme ve tespitlerine dikkati çekti. Öcalan ile 7 Ağustos 2019’da gerçekleştirdikleri son görüşmeyi anlatan Uysal, “Biz en son o gün gördük Sayın Öcalan’ı. O gün de Ortadoğu’daki savaşı bir haftada bitirebilmek için çözüm gücü olduğunu yalnızca bir muhataba ihtiyacı olduğunu söyledi” hatırlatmasında bulundu. 

 

Öcalan’dan 33 aydır haber alınamadığını ifade eden Uysal, Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ile yaptığı kesintili telefon görüşmesini hatırlatarak, “Telefonun neden kesildiğini bile hala bilmiyoruz. Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş da bu durumu protesto ederek o gün telefona çıkmadılar. Ve biz o günden bu yana İmralı’dan haber alamıyoruz” şeklinde konuştu. 

 

ÖZEL SAVAŞ TARTIŞILDI

 

Ardından kadınlar eğitim atölyesinde özel savaş politikalarını tartıştı. Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği (MED-DER) yöneticisi Dilan Güvenç, özel savaş politikaları kapsamında Kürt dil, kültür ve kimliğine yönelik gerçekleşen saldırı ve politikalara dair sunum yaptı. Özel savaş politikaları kapsamında Kurdîstan’da uygulanan politikalara değinen Güvenç, asimilasyon ve inkar politikalarına dikkati çekti. Sunumun ardından kadınlar, özel savaş politikaları kapsamındaki tanıklıklarını ve yaşadıklarını anlattı.

 

Atölyede son olarak siyasetçi Çağlar Demirer, toplumsal cinsiyet ve cinsiyetçi politikalara ilişkin sunum yaptı. 

 

Atölye, sunumun ardından kadınların tartışmalarıyla sona erdi.