ŞIRNEX - Eşi Leyla Karaaslan ve 3 çocuğunu katleden Hasan Karaaslan hakkında hazırlanan iddianamede, failin beyanlarına itibar edilmemesi gerektiği belirtilerek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Şirnex’in Hezex (İdil) ilçesine bağlı Yenimahalle mahallede 24 Ağustos 2022 tarihinde Hasan Karaaslan, sistematik şiddet uyguladığı eşi Leyla Karaaslan (40) ile kızları Derya (17), Melek (16) ve Şerife’yi (13) uyudukları sırada katletti. Hasan Karaaslan daha sonra "Kasten eşi ve çocukları öldürmek” suçundan tutuklanarak Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.
Kolluk ve savcılık aşamasında verdiği ifadelerde psikolojik rahatsızlığının olduğunu söyleyen Karaaslan’ın talebi üzerine savcılık failin psikolojik rahatsızlığının olup olmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) gönderdi. ATK, failin akli dengesinin yerinde olduğu yönde rapor düzenledi. Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı, bir yıl 2 ay sonra Karaaslan hakkında “Çocuğu ve eşi kasten öldürmek” suçlamasıyla iddianame hazırladı. İddianame, Cizre 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
5 sayfalık iddianamede, polisin tuttuğu tutanaklar, otopsi raporu, olay yeri inceleme raporu, ATK raporu, Adli Tıp 4’üncü İhtisas Kurulu’nun şüphelinin ceza ehliyetine ilişkin rapor, tanık ifadeleri ve failin ikamete geliş ve ayrılış görüntüleri yer aldı.
HEDEF ALARAK KATLETTİ
İddianamede, olayın meydana gelişine dair şunlar belirtildi: “Olayda Leyla Karaaslan’ın bir çocuğu şans eseri kurtulmuş. Araçta yapılan aramada ele geçirilen av tüfeği ile çocukları ve eşinin yattığı koridorun sonundaki odaya girmek suretiyle odada bulunan çocukları maktul Derya Karaaslan, Melek Karaaslan ve Şerife Karaaslan'ın da kafasına yattıkları yerde bulundukları sırada olay yeri inceleme video görüntülerine göre başları yastıkta iken ateş etmek suretiyle sırası ile kasten öldürdüğü, şüphelinin kızlarını vururken maktul Leyla Karaaslan'ın koridora doğru kızı mağdur M. Karaaslan'ı kolundan çekerek dışarı çıkararak kaçtığı ve mağdur M. Karaaslan’a dolabın arkasına saklanmasını çık demeden çıkmaması gerektiğini söylediği, şüphelinin eşi maktul Leyla Karaaslan evin çıkış kapının önünde tüfek ile kafasına ateş etmek suretiyle kasten öldürdüğü, ardından arabasına binerek…”
TANIK İFADESİ ŞİDDETİ DOĞRULADI
Tanık olarak dinlenen Leyla Karaaslan’ın ağabeyi Ramazan Tek, verdiği ifadede ablasının sıklıkla failin şiddetine maruz kaldığını belirtti. Tek, “Sık sık darp ederdi, çok kıskanç biriydi kardeşimi bizden bile kıskanırdı. Kişisel bakımını yapmasına bile müsaade etmezdi. Çok cani bir insandır” dedi.
ÇOCUĞUN İFADESİ
İddianamede, failin çelişkili beyanlar verdiği ve kendisini “şizofreni hastası” gibi göstererek suçtan kurtulmaya çalıştığına dikkat çekildi. Failin çelişkili beyanlarına ilişkin ise, mağdur M. Karaaslan’ın verdiği ifadelere işaret edildi. İddianamede, “Ablalarına ateş edilirken, annesinin kendisini kolundan çekerek dışarı çıkardığını ve annesinin kendisine, ‘dolabın arkasına saklan ben sana çık demeden çıkma’ dediğini, dolabın arkasına saklandığını, babasının evden çıktıktan sonra insanlar toplanınca bulunduğu yerden çıktığını ve annesinin yerde uzanmış olduğunu gördüğünü anlattığına ilişkin beyanı, şüphelinin kollukta vermiş olduğu ifadesinde odaya gittiğinde çocuklarının uyuyor gibi olduğunu beyan etmesi, ancak savcılık huzurunda vermiş olduğu ifadesinde ise odada eşinin ve kızı Derya'nın uyanık olduğunu beyan etmesi suretiyle çelişki beyanda bulunmasının şüphelinin olayı olduğu gibi anlatmayıp kurgu şeklinde anlattığı ve samimi beyanlarda bulunmadığını gösterdiği gibi tüm olay gününü eline silahı aldığını, çocuklarının uyuduğunu, uyanık olduğunu, eşinin silahı görmesi üzerine kaçtığını hatırlayıp maktullere ateş edip etmediğini hatırlamamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu (…)” diye kaydedildi.
AKIL ZAYIFLIĞIYLA İLGİLİ BULGUYA RASTLANMADI
İddianamede, failin hedef alarak öldürdüğüne yer verilerek, devamla şu ifadelere yer verildi: “Söz konusu gaipten sesler duyma ile telefonunun dinlenildiğini düşünmesi olayının tamamen farklı durumlar olduğu, şüphelinin sadece dinlenildiğinden şüphelendiği ve ceza sorumluluğundan kurtulmak için bu şekilde her iki durumu birleştirerek akıl sağlığının yerinde olmadığını göstermek ve cezadan kurtulmak isteyerek savunmada bulunduğu ve savunmasına anlatılan nedenlerle itibar edilmediği, söz konusu maktullere yapılan atışın dosyada mevcut otopsi raporlarına göre bitişik/bitişiğe yakın mesafeden yapıldığının belirtilmesi ve atışların öldürücü nitelikte olan maktullerin kafa bölümüne yapılması ile şüphelinin ceza sorumluluğunun tam olduğuna akıl sağlığı ve zayıflığına ilişkin bulguya rastlanılmadığına ilişkin 08.03.2023 tarihli rapor dikkate alındığında; şüphelinin kasten hareket etmek suretiyle eşi ve kızlarını tüfek ile vurmak suretiyle ölümlerine yol açarak üzerine atılı suçu işlediği hususunda yeterli şüphenin bulunduğu anlaşıldığından, şüphelinin yargılamasının mahkemenizce yapılarak eylemi sabit olduğunda eylemine uyan ve yukarıda belirtilen sevk maddeleri (81/1-d.2, 82/1-e, 63, 53/1-ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır) gereğince cezalandırılması (…)”
Karaaslan’ın ilk duruşması 17 Kasım'da Cizre 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
MA / Zeynep Durgut