İSTANBUL - Kürt basınında Gurbetelli Ersöz ile birlikte kadın bakış açısının ortaya çıktığını belirten çalışma arkadaşı gazeteci Hüseyin Kalkan, Ersöz’ün hakikat mücadelesiyle aynı zamanda Kürt kadın gazetecilerin önünü de açtığını söyledi.
Federe Kurdistan Bölgesi’nde 7 Ekim 1997 tarihinde yaşamını yitiren Kurdistan ve Türkiye’de ilk kadın yayın yönetmeni olan Gurbetelli Ersöz, Özgür Basın tarihine önemli bir miras bıraktı. “Erkekle savaşmak kadar, kadını kendimden başlatarak güzelleştireceğim” diyerek, iddiasını ortaya koyan Ersöz, medyanın eril dil ve zihniyetine karşı önemli bir rol oynadı. Anısına bugün Kurdistan Kadın Gazeteciler Günü olarak ilan edildi.
Ersöz, Kürt bir kadın olarak ülkede bir ilk olmayı şu sözlerle açıkladı: “Tabii ki, bir Kürt kadının genel yayın yönetmeni olması çok önemli, son yıllarda Kürt kadını erkekten çok daha fazla mesafe kat etti. Benim bugün geldiğim yer kendi özel gayretimin yanı sıra bununla da bağlantılı.” 1990’lı yıllarda savaş karanlığına karşı başlattığı “hakikat mücadelesi” ardılları tarafından 26 yıldır kesintisiz bir şekilde sürdürülüyor.
Özgür Gündem gazetesinde birlikte çalıştığı Yeni Yaşam gazetesi editörü Hüseyin Kalkan ve ardıllarından Yeni Yaşam gazetesi çalışanı Saliha Aras, Ersöz’e ve miras bıraktığı mücadeleye dair konuştu.
‘O’NUNLA BİR EŞİK AŞILDI’
33 yıldır Özgür Basın’da çalışan ve Ersöz ile Özgür Gündem günlerinde tanışan Kalkan, gazetede Ersöz’ün çalışmasıyla birlikte kadın bakış açısının ortaya çıktığını belirtti. Bu etkiyle kadın çalışan sayısının arttığına dikkat çeken Kalkan, “Gurbetelli, çalışma arkadaşlarıyla hareket eden ve alçak gönüllü bir arkadaştı. Bir gün bile işe geç kalması mümkün değildi. Çalışma disiplinine çok önem veriyordu. İlkelerine çok bağlı ve sadıktı. Kurdistan’a dair haberler işleniyordu fakat yeterli değildi. Gurbetelli ile bu eşik aşıldı ve Kurdistan’a dair haberler daha fazla işlenmeye başlandı” dedi.
‘YOLA DEVAM’ MANŞETİ
O günlere dair Kalkan, şunları paylaştı: “Özgür Gündem gazetesi polisler tarafından basılmıştı. 200 kişi gözaltına alındı. Bazıları ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılırken, Gurbetelli ve birçok arkadaşı tutuklandı. O zaman baskın sabah saatlerinde yapıldı. Kapıcı dışında herkes alınmıştı. Gazeteyi hazırlayacak kimse kalmamıştı. O dönem gazeteyi basmak için bir ekip vardı. Onlar alınmamıştı. O ekip sabah saatlerinden sonra gelirdi. Gece 24.00’de kadar çalışırlardı ve o ekip akşam gelip ertesi gün gazeteyi çıkardılar. Gazete ‘Yola Devam’ manşetiyle çıkmıştı. O kadar gözaltı ve tutuklamaya karşı Özgür Basın hiç durmadı ve yazmaya devam etti. Bu mücadele hepimizi ve Gurbetelli’yi çok sevindirmişti. Gurbetelli bir süre tutuklu kaldı ve gazetedeki görevini bıraktı.”
‘KADIN GAZETECİLERİN ÖNÜNÜ AÇTI’
Ersöz’ün kadın gazetecilerin önünü açtığını vurgulayan Kalkan, “Gurbetelli, sadece yönetici konumuna gelmekle kalmadı. Kadınları fiili olarak basına taşıdı. Bunu çok değerli buluyorum. Bunun yapılması ve devam etmesi önemli bir adımdır” dedi.
Özgür Basın geleneğinin büyük engeller kat ederek bugünlere geldiğini vurgulayan Kalkan, Hizbulkontra ve JİTEM tarafından birçok arkadaşlarının katledildiğini anımsattı. Devletin Kürt basınını susturmak için her türlü yöntemi denediğinin altını çizen Kalkan, “Kürt basınına engel olmaya çalıştılar ama başarılı olamadılar. Gerçekten basına yönelik çok büyük saldırılar oldu. Meseleyi böyle çözdüklerini sanıyorlardı ama çözemediler. Bugün artık sayısız televizyon, gazete ve ajans var. Güçlü bir basın kolu oluşmuş durumda” ifadelerini kullandı.
‘BIRAKTIĞI MİRAS GÜÇ VERİYOR’
Yeni Yaşam gazetesinde çalışan Saliha Aras ise, 90’lı yılların karanlık döneminde eril ve tahakkümcü sisteme karşı Gurbetelli Ersöz’ün verdiği mücadelenin kendisini etkilediğini söyledi. Ersöz’ün mücadelesini Kürt kadın gazeteciler için milat olarak değerlendiren Aras, “O dönemde Kürt kadınların evlere mahkum edilmesine karşı Gurbetelli Ersöz’ün gazetecilik kimliğini yaratarak, hakikat mücadelesi vermesi bizim için çok önemlidir. Baskılar ve tutuklamalar devam ediyor. Kameralar kırılıyor, haber alma engelleniyor. Bu noktada Kürt kadın gazeteciler hiçbir şekilde mücadeleden vazgeçmiyor. Bu mücadele ve cesaret Gurbetelli Ersöz’ün bıraktığı mirastan geliyor. Onun bıraktığı cesaret olmasaydı belki de öz bilincimiz açığa çıkmazdı” diye belirtti.
Aras, Kürt kadın gazetecilere yönelik devletin yönelimlerinin yanı sıra erkek egemen zihniyetin saldırılarının da sürdüğünü kaydeden Aras, Gurbetelli Ersöz’den devraldıkları hakikat mücadelesini daha da büyüteceklerinin altını çizdi.
MA / Ferdi Bayram