HABER MERKEZİ - İHD’nin başlattığı Barış Nöbeti’nde cezaevlerindeki hak ihlallerine dikkat çekilerek, tutukluların tecrit koşullarında tutuldukları belirtildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından tüm şubelerde eş zamanlı olarak Türkiye’de yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekmek ve barışın sağlanması için her ayın ilk Cuma günü yapılan “Barış Nöbeti” bu ay da devam etti.
WAN
İHD Wan Şubesi’nin dernek binasına gerçekleştirdiği nöbette “Barışı Savunuyoruz” pankartı açılırken, nöbete Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) ile dernek yöneticileri katıldı. Nöbette konuşan dernek üyesi Heval Sinan Aras cezaevlerinde hak ihlallerine dikkat çekti. Tutukluların tahliyelerinin engellendiğini belirten Aras, “İnfaz yasasındaki düzenlemeye göre, yetkili kurumlar, ATK veya Adalet Bakanlığı’nın belirlediği tam teşekküllü hastanelerden rapor aldığı takdirde cezalarının infazının ertelenmesiyle ilgili bir hakka sahip oluyorlar. Ama buna rağmen, infaz hakları çoğu zaman savcılar tarafından keyfi bir şekilde erteleniyor” dedi.
'TECRİT KOŞULLARINDA TUTULUYORLAR'
Hasta tutukluların tedavi edilmediğini ifade eden Aras, “Bu da çok acil tedaviye ihtiyacı olan çoğu hasta mahpusun hayatını ciddi bir şekilde tehlikeye koymaktadır. Bunun yanı sıra cezaevindeki revir koşullarında, revire çıkabilmede büyük eksiklikler yaşanmaktadır. Bugün cezaevlerinde en büyük sorunlardan biri sağlık koşullarının yeterli olmamasıdır. Yine en ağır ihlallerden biri de tutukluların tecrit koşullarında tutulmasıdır” diye konuştu.
İHD Wan Şube Yöneticisi Mehmet Salih Coşkun ise, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dönük ziyaretlerini sürdürdüklerini kaydederek, hak ihlallerine dönük yakın zamanda bir rapor yayınlayacaklarını belirtti. Coşkun, “Cezaevlerinde ziyaret ettiğimiz birçok mahpus hasta. İnfazlarının ertelenmesiyle ilgili talepleri sınırsız yetkiyle donatılmış savcılıklar ve idari gözlem kurulları tarafından reddedilmektedir” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Barış Nöbeti devam etti.
ANKARA
İHD Ankara Şubesi de nöbeti dernek binasında sürdürdü. Nöbete, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu ve pek çok hak savunucusu katıldı. DAİŞ’in 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı’nda düzenlediği ve 103 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırısının 8’inci yılı için gerçekleştirilen nöbette, “10 Ekim Gar Katliamı’nı unutmadık, unutturmayacağız” pankartı açıldı.
'FAİLLER KORUNMAYA DEVAM EDİLİYOR'
Açıklamada konuşan İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Aslı Saraç, katliamın gerçekleşeceğine dair istihbarat olmasına rağmen tedbir alınmadığını hatırlattı. Yaralılara müdahalenin engellenmesinin can kayıplarının artmasına yol açtığını belirten Saraç, “Katliamının üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen olay aydınlatılmadı ve adalet de sağlanmadı. Olayın ardındaki devlet güçleri ve siyasi bağlantılar ortaya çıkarılmadığı gibi azmettirenler yargılanmadı, üzeri kapatıldı failler korundu, korunmaya da devam ediliyor. Ankara Gar Katliamı sanıklarından Erman Ekici hakkında 'insanlığa karşı suç' işlemekten ek iddianame düzenlendi. TCK’da bu suçla hakkında iddianame düzenlenen ilk kişi oldu ve emsal teşkil etmesine rağmen diğer failleri kapsamadı” dedi.
Saraç, İnsan hakları savunucuları olarak katliamın gerçek failleri ortaya çıkana kadar davanın takipçisi olacaklarını belirtti.
AMED
İHD Amed Şubesi, bu ayki nöbeti Kobanê olaylarında yaşananların aydınlatılması ve Kürt sorununun barışçıl bir şekilde çözülmesi için tuttu. Dernek binasındaki nöbete Yeşil Sol Parti Amed milletvekilleri Adalet Kaya, Serhat Eren, HDP, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), KESK, 78’liler Derneği, İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin katıldı. Nöbetin tutulduğu salona “Herkes İçin Adalet” pankartı asıldı.
Nöbet öncesi yapılan açıklamada basın metnini İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz okudu. Yılmaz, “Barış ve müzakere görüşmelerinin rafa kaldırılması akabinde uygulamaya konulan baskıcı politikalar ve tekrar başlayan çatışmalı süreç nedeniyle Türkiye, hiçbir yurttaşının kendini güvende hissetmediği bir ülke konumuna gelmiştir” dedi.
‘TMK KALDIRILSIN’
Yeni yasama döneminde taleplerini açıklayan Yılmaz, “Meclis’in ivedilikle çözüm üretmesi gereken bir diğer husus da Terörle Mücadele Kanunu ve İnfaz Kanununun eşitlik ilkesine aykırı maddeleri nedeniyle ortaya çıkan ayrımcı uygulamalardır. Kürt meselesinin demokratik yol ve yöntemlerle tartışılamaması nedeniyle Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin lehlerinde verdiği ihlal kararlarına rağmen yurttaşlar, Türkiye hapishanelerinde tutulmakta, yüzlerce mahpusun idare ve gözlem kurullarının hukuki olmayan soyut kararları ile infaz süreleri uzatılmaktadır. Yine yasama organının zaman zaman kısmi af olarak değerlendirilen yasa değişikliklerinde politik nedenlerle hapishanede tutulan mahpusları kapsam dışından tutma konusundaki tavrının toplumsal barışımızın önündeki engellerden biri olduğu belirtmek isteriz. Birçok maddesi evrensel hukuk kurallarına aykırı olan ve devletin aşırı güvenlikçi politikasının sonucunda oluşturulan Terörle Mücadele Kanunun kaldırılarak, bu kanuna dayanılarak yapılan yargılamalardan dolayı hapishanede tutulan mahpusların serbest bırakılmasının da barış meselesinin tartışılabilmesi açısından önemli olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
“6-8 Ekim Kobanê protestoları” olarak adlandırılan olayların yıl dönümü olduğunu söyleyen Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı: “Siyasi iktidarın söz konusu olaylarda yaşamını yitiren yurttaşlar arasında yapmış olduğu ayrımın tehlikeli ve Kürtlerin kendi iç barışlarının sağlanması önünde bir engel olduğunu belirtmek isteriz. 6-8 Ekim 2014 tarihinde meydana gelen toplumsal olaylarının 9’uncu yılında yaşanan hak ihlallerinin tüm yönleriyle araştırılarak hakikatlerin ortaya çıkarılmasını, olaylara ilişkin başlatılan soruşturmaların etkin ve şeffaf bir şekilde yapılmasını talep ediyoruz.”
KESKİN: HERKES BARIŞI GÜNDEMİNE ALMALI
Daha sonra konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “Bu coğrafya da siyaset yapan bütün siyasi partiler resmi ideolojiyi benimsemiş durumda o nedenle kime söz anlatacağımızı bilmiyoruz. Ama şu son Pazar gününden beri yaşadığımız olaylar barış talebinin, demokratikleşmenin ve sivilleşmenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. İnsan hakları savunucuları olarak bu nöbetimizde de şunu söylüyoruz; artık insanlar ölmesin. Barışçıl çözümler mümkün. Tüm siyasi partilerin artık barış politikalarını gündeme almaları gerekir” dedi.
Son olarak söz alan Yeşil Sol Parti Amed İl Eşsözcüsü Abbas Şahin, “Abdullah Öcalan’a uygulanan tecritle birlikte toplumsal barışın altına dinamitler sokuluyor. Eğer bu tecrit ortadan kalkarsa birçok şey yavaş yavaş çözülmeye başlayacaktır” diye belirtti.
İZMİR
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi'nin her ayın ilk Cuma günü yaptığı Barış Nöbeti eylemini İzmir Şube binasında gerçekleştirerek, hasta tutukluların durumuna dikkat çekti. Çok sayıda kişinin ziyaret ettiği nöbet eyleminin ardından Eski Sümer Bank önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamayı İHD İzmir Şubesi Eş Başkanı Ali Aydın Okudu.
Aydın, cezaevlerinde tutukluların yaşadıkları sorunlara ilişkin taleplerini sıralayarak, yasalara uyulması çağrısında bulundu.