İSTANBUL - Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin Gezi Davası tutuklularına ilişkin verdiği kararın kabul edilemez olduğunu söyleyen Taksim Dayanışma Bileşenleri Platformu, kararla topluma gözdağı verilmeye çalışıldığını söyleyerek, mücadele vurgusu yaptı.
Taksim Dayanışma Bileşenleri Platformu, 28 Eylül’de Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin, iş insanı Osman Kavala’ya verilen müebbet hapis cezasının ve 18'er yıl hapis cezası verilen Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ile Çiğdem Mater Utku hakkındaki hapis cezalarını onamasına ilişkin, Taksim’de bulunan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makine Mühendisleri Odası’nda basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya,Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu, Yeşil Sol Parti ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul il yöneticileri, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Eşbaşkanı Gülseren Yoleri, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Emekçi Halk Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP) Milletvekili İskender Bayhan ve Kaldıraç’ın yanı sıra çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.
‘GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu, Gezi Davası’nda verilen cezaları DİSK olarak ret ettiklerini kaydetti. Türkiye’de muhalefet çevrelerine, ormanlarına, topraklarına demokrasisine sahip çıkan herkese “Susun, yerinize oturun, bizim yaptıklarımıza söyleyecek bir şey yok” mesajı verilmeye çalışıldığını söyleyen Arslanoğlu, bunu kabul etmediklerini altınız çizdi.
‘GEZİ ONURUMUZDUR’
Ardından söz alan TMMOB’ye bağlı Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Pınar Pelin Giritlioğlu, verilen karara tepki göstererek, “Biz bu hukuk ilkelerinden tamamen bağımsız verilen kararı reddediyoruz. Biz aynı umutla, kararlılıklar doğamızı korumaya devam edeceğiz. Gezi onurumuzdur” diye konuştu.
İstanbul Tabip Odası (İTO) adına Ali Çerkezoğlu söz alarak, “Ortada bir suç yoktur. Demokratik bir refleks vardır. Biber gazından boğulanların nefes alma çabasıdır. Umuyoruz ki bir yerde hukuk ve akıl adil gelecek” diyerek, demokratik hukuka sahip çıkacaklarını vurguladı.
DEMOKRASİ İÇİN ‘KARA LEKE’
Konuşmalar ardından Taksim Dayanışması Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu üyesi Akif Burak Atlar basın metnini okudu. Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin verdiği kararın hukukla hiçbir bağı olmadığını belirten Atlar, “Bu karar, bağımsız yargının siyasi talimatlara teslim edildiğinin kamuoyuna beyan edilmesidir. Yüzüncü yılını geride bırakmak üzere olan bir hukuk devleti için, tarih boyunca uğrunda sayısız bedellerin ödendiği demokrasi için kapkara bir leke, koskoca bir utançtır” dedi.
‘GÖZDAĞI VERİLMEK İSTENİYOR’
Gezi Davası kararı ile toplumsal muhalefetin en temel hak ve taleplerinin suç unsuru gibi gösterildiğine dikkat çeken Atlar, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliğinin çarpıtılmak, karalanmak istendiğini söyledi. Bu kararla toplumsal muhalefete “gözdağı” verilmeye çalışıldığını belirten Atlar, “22 Nisan 2022’den bu yana hayatlarından bir buçuk yılları çalınan Mücella Yapıcı ve Hakan Altınay tahliye edildi. Mücella Yapıcı ve Hakan Altınay için bulunamayan delil, beş arkadaşımız için de bulunamaz. Cezaları kesinleştiren yargı bize, ‘Bizim hukuk ile bir işimiz yok. Bizim hukuk ile bir bağımız yok. Biz sarayın yargısıyız, hukuku tanımıyoruz’ diyor. Bu karanlık anlayışa sesleniyoruz: Delilsiz, tanıksız, mesnetsiz yargılamalarla hapislere doldurduğunuz insanlara yaşattığınız hukuksuzluğun hiç kimseyi sindiremeyeceğini görecek, kendi hukuksuzluğunuzun karanlığında yol alamaz hale geleceksiniz” ifadelerini kullandı.
Atlar, doğasına sahip çıkan demokratik bir ülke mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini ve tarafsız yargılama yapan bir adalet sistemi kuruluncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.