WAN - Erdîş’te “çatışmada öldürüldü” denilen taksici Zafer Ceyhan'a dair soruşturma 6 yıldır “gizli” yürütülüyor. Tüm başvuruları reddedilen aile, olayın faili meçhul kalmasından endişe ediyor.
Wan'ın Erdîş ilçesine bağlı Sulû mahallesinde 28 Eylül 2017 tarihinde taranan araçta Önder Polat ile birlikte yaşamını yitiren taksici Zafer Ceyhan’a (45) dair başlatılan soruşturmada 6 yıldır bir ilerleme sağlanamadı. Gizlilik kararının kaldırılmadığı dosyada, ailenin suç duyurusu ve tanık anlatımlarına rağmen şu ana kadar tek bir adım atılmadı. Gizlilik kararı nedeniyle olayda yer alan özel harekat polislerinin ifadelerinin alınıp alınmadığı da bilinmiyor. Aile ve avukatların olayın soruşturulması ve aydınlatılması için sürekli yaptıkları başvurular reddedilirken, gerekçe olarak ise dosyaya konulan gizlilik kararı gösteriliyor. Dosyaya konulan gizlilik kararına ilişkin avukatların Sulh Ceza Hakimliği’ne yaptığı itiraz da reddedildi.
'BAŞVURULARIMIZ SONUÇSUZ KALDI’
Yıllardır yaptıkları başvurunun sonuçsuz kaldığını anlatan Ceyhan’ın kardeşi Nuri Mürsel Ceyhan, yıllardır bir adalet mücadelesi verdiklerini ama bunun bir türlü yerine gelmediğini belirterek, “Bu olayın artık aydınlatılmasını istiyoruz. İlk yıllarda annem, babam ve abimin eşi sürekli adliyeye giderek suç duyurusunda bulundular ama sonuç çıkmadı. Daha sonra biz de başvuru yaptık ama yine bir sonuç çıkmadı. Dosyanın savcısı sürekli değiştiği için de her gelen dosyayı bekletiyor. Bunca yıldır adalet bekliyoruz ama bu adalet yerine gelmiyor. Bize, bu durum ile ilgili cevap bile verilmiyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gitmek için bir sürecin olması gerekiyor ama bir türlü başlamıyor” dedi.
‘OTOPSİ RAPORU VERMEDİLER’
Soruşturmanın ne aşamada olduğunu dahi bilmediklerini belirten Ceyhan, “Bizim talebimiz soruşturmanın açılmasıdır. Abimiz suçsuzdur ve suçsuz yere ve yakın mesafeden öldürüldü. O bir taksiciydi. Söylendiği gibi orada ne çatışma ne de başka bir şey yaşandı. Olay yeri incelenirse zaten bu netlik kazanır. Abim arabadan sağ salim bir şekilde indirilmiş ve öldürülmüş. Bu durum herkesin gözleri önünde yaşanmış. Bu olay araştırılırsa gerçek ortaya çıkar. Çevrede bulunan çok sayıda insan bu duruma tanıklık etti. Görgü tanıkları yine yaşanan infazı anlatıyor. Aradan yıllar geçti bize otopsi sonuçları bile verilmedi. Çünkü otopside abimin yakın mesafede öldürüldüğü ortaya çıkar. Bu nedenle otopsi raporunu da bize vermiyorlar” diye konuştu.
‘FAİLİ MEÇHULE BIRAKILMASIN’
Yaşananların ortaya çıkması için insan hakları kurumlarından destek istediklerini ifade eden Ceyhan, “Abimin yaşadıkları faile meçhule kalmasın. Bu konuda herkesin üzerine düşeni yapmasını ve bu soruşturmanın başlaması için çaba göstermesini istiyoruz” dedi.
OLAY HAKKINDA
Wan'ın Erdîş ilçesi Yeşilova (Sulû) Mahallesi'nde 28 Eylül 2017 tarihinde taranan araçta Önder Polat ve taksici Zafer Ceyhan öldürülmüştü. Van Valiliği’nin olaya ilişkin ilk gün "İki terörist çatışmada öldürüldü" açıklamasını yapmıştı. Öldürülenlerden Zafer Ceyhan’ın taksici olduğu anlaşılınca da bu kez, "Kırsalla şehir merkezi arasında irtibat sağlayan kişi" olarak lanse edildi.
Olayın yaşandığı gece Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan bir görgü tanığı şunları aktarmıştı: "Taksinin ardından askeri araçların geldiğini gördüm. 200-300 metre ileride araç durdu ve içindekiler kaçtı. Araç sahibi polislere doğru gelmeye çalışırken polis aracı durdurdu. Gelen çok sayıda özel harekat timi ve polis, sarı renkli araç sahibini araçtan indirip yere uzattı. Birkaç silah sesi geldikten sonra, araç şoförüne bağıran polisler, 'Adın ne, babanın adı ne? Aç gözlerini cevap ver?' dedi. Yerde uzanan kişi cevap vermeden, birkaç silah sesi daha geldi. 2 dakika geçti aradan, hemen ardından yerdeki kişinin bağırma sesini duydum. Araçtan kaç kişinin indiğini görmedim; ama biri kaçıyordu. Araçtan 200 metre kadar uzaklaşan kişiyi de tuttular. Tuttukları kişiyi orada öldürdüler. Taksinin sarı olduğunu gördüm. Olaydan bir kaç saat sonra, bir vinç getirip sarı taksiyi çekerek askerlerle birlikte götürdüler. Sabah saat 05.00 sıralarında 2 cenazenin mahalleden götürüldüğüne şahitlik ettim.”