İSTANBUL - Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın Galatasaray Meydanı’ndaki yürüyüşüne izin vermeyen polis, şiddet uygulayarak birçok kişiyi gözaltına aldı.
Gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle her hafta Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri/İnsanları, eylemlerinin 966’ncısını gerçekleştirdi. Bu haftaki eyleme çok sayıda kayıp yakını ile insan hakları savunucusunun yanı sıra İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Eren Keskin, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclis üyesi Musa Piroğlu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili Ahmet Şık da destek verdi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) verdiği “ihlal” kararına rağmen 26 haftadır Galatasaray Meydanı’na girmeleri engellenen Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın bu haftaki eylemi, yine Beyoğlu Kaymakamlığı’nın “yasak” kararı gerekçe gösterilerek engellendi. Kararı gerekçe göstererek eyleme izin vermeyen polis, meydan ve meydana çıkan tüm ara sokakları saatler öncesinden bariyerlerle kapattı.
GÖZALTINA ALINDILAR
Cumartesi Anneleri/İnsanları ve hak savunucuları İstiklal Caddesi’nde kırmızı karanfillerle iki koldan meydana yürümeye başladı ancak yürüyüşleri engellenen Cumartesi Anneleri ile hak savunucuları polisler tarafından ablukaya alındı. İHD Genel Başkanı Eren Keskin’in de aralarında olduğu birçok kişiyi kişi darp edilip, kelepçeleyerek gözaltına alındı.
ANNELERE DESTEK
Darp ve gözaltı işlemlerini görüntülemek isteyen gazeteciler de her hafta olduğu gibi bu hafta da abluka dışına itildi. Çevredeki yurttaşlar Cumartesi Anneleri’nin eylemini uzun süre alkışlayarak destek verdi.
‘ÇOCUĞUM KAYIP BENİM’
Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız, abluka içerisinde yaşananlara karşı, “Bırakın gidelim” şeklinde tepki verdi. Polis Yıldız’ın bu tepkisine karşı ise “Şov yapma” diyerek karşılık verdi. Yıldız ise “Şov değil, çocuğum kayıp benim” diye yanıt verdi.
MORSÜMBÜL’ÜN AKIBETİ SORULDU
Cumartesi Anneleri/İnsanları daha sonra İHD dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantı salonuna “Galatasaray bizim, Galatasaray Hepimizin. Vazgeçmiyoruz” pankartı asıldı. Kayıp yakınlarının bu haftaki açıklamasında, 18 Eylül 1980’de Çewlîk’te gözaltına alınan ve kendisinden bir daha haber alınmayan Hüseyin Morsümbül’ün durumuna dikkat çekildi.
İHD Kayıplara Karşı Komisyonu üyesi Sebla Arcan, Morsümbül’ün henüz lise öğrencisi olduğu dönemde ev baskınıyla gözaltına alındığını belirterek, “Morsümbül gözaltına alındığı esnada, ‘Oğlumu nereye götürüyorsunuz’ diyen annesine, ‘İfadesi alınacak, kısa bir süre sonra gelir’ denildi. Hüseyin gelmeyince ailesi Bingöl Askeri Tugay Komutanlığına gitti. Ancak kendilerine ‘Bizde yok’ cevabı verildi. Aile arayışını sürdürünce Hüseyin’in yüksek güvenlik önlemleri ile korunan taburdan kaçtığı söylendi. Hüseyin’den bir daha haber alınamadı” dedi.
‘ADALET İSTEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Arcan, eylemlerinin 966’ncı haftasında, Morsümbül’ün akıbetinin açığa çıkartılması ve suçlular hakkında etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmesi taleplerini yineleyerek, “Kaç yıl geçerse geçsin Hüseyin Morsümbül ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan ve kayıplarımızla buluşma mekanımız olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz” dedi.