SÊRT - İnfazı 9 kez yakılarak tahliyesi 2 yıl 7 ay engellendikten sonra cezaevinden çıkan Abdürrahim Çetinkaya, cezaevinde yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekerek, ağır hasta tutukluların ölümle burun buruna olduğunu belirtti.
İdare ve Gözlem Kurulları tarafından verilen kararlarla infazı yakılan tutukluların tahliyeleri engelleniyor. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) raporuna göre, 2021 yılından bu yana en az 313 tutuklunun tahliyesi, 6’şar ve 3’er aylık periyotlarla birden fazla kez engellendi. 2007 yılının Ekim ayında “Örgüt üyeliği”, “Örgüte yardım” ve “Patlayıcı madde bulundurma” iddiasıyla tutuklanan Çetinkaya’ya, 18 yıl hapis cezası verildi. İnfazı 1 Nisan 2021 tarihinde tamamlanan Çetinkaya’nın tahliyesi, Afyon 1 Nolu T Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu tarafından 3 ay süreyle 9 kez ertelendi. Kurul kararıyla, infazı 2 yıl 7 ay boyunca ertelenen Çetinkaya, 27 Ağustos’ta cezaevinden tahliye oldu.
Çetinkaya, kurul kararları ve Afyon Cezaevi’nde tutuklulara dönük uygulamalara dair ajansımıza konuştu.
5 KARDEŞ İŞKENCEYLE TUTUKLANDI
Açık tanık ifadesi üzerine Sêrt merkezdeki evlerinin basıldığını, yoğun bir şekilde işkenceye maruz kaldıktan sonra tutuklandığını kaydeden Çetinkaya, “Tanık ifadesi gerekçe gösterilerek benimle birlikte aileden 4 kişi daha gözaltına alındı. Gözaltında vahşeti yaşattılar. Büyük işkence gördük. Bu işkenceyi doktor raporuyla kanıtlamamıza rağmen kimse yargılanmadı. Copla tecavüz, yumurtalara zarar vermeden tutun tüm işkence yöntemlerini uyguladılar. İşkenceye dair tüm hukuki yollara başvurmamıza rağmen bu kişiler ceza almadı. 5 kardeştik, 5’imizide ceza verdiler. Ben ve bir kardeşim 18 yıl ceza aldık. Biri 7 yıl, diğeri 8, biri de 2 yıl ceza aldı. Yani 5 kardeşi tutukladılar. Annem ve babam tek başına kaldı” diye belirtti.
CEZAEVİNDE AYRI BİR ‘HUKUK’ İŞLİYOR
Sêrt, İzmir, Amed ve son olarak Afyon’da bulunan cezaevlerine sevk edildiğini söyleyen Çetinkaya, Afyon Cezaevi’nin hukuk içinde ayrı bir hukuk devreye koyduğunu belirtti. Cezaevi savcısının kendisini “Burada olduğum sürece, sen bu cezaevinden çıkamayacaksın” diye tehdit ettiğini aktaran Çetinkaya, şunları söyledi: “Her 3 ayda bir kurul toplanıp çağırıyordu. Pişmanlık dayatmasında bulunuyorlardı, PKK’ye ‘terör örgütü’ dememi istiyorlardı. Bende onlara üyelikten ceza yattığımı, bu dayatmayı kabul etmeyeceğimi söyledim. Onlara yaşadığım sürenin bana yettiğini, onurlu bir yaşam için yaşadığımı, bundan hiçbir şart ve koşulda ödün vermeyeceğimi söyledim. Aileme ve halkıma mahcup olmayayım, ne olursa olsun dedim. Onlarda daha sonra sormayı bıraktı.”
TAHLİYEYİ 2 YIL 7 AY ERTELEDİLER
Afyon Cezaevi’nin ayrı bir gezegen, ayrı bir cumhuriyet oluşturduğunu kaydeden Çetinkaya, “Cezam bitmesine rağmen 2 yıl 7 ay boyunca infazımı uzattılar. Afyon 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvuruyorduk. Mahkeme disiplin cezası olmadığını, hukuksuz bir şekilde tutulduğumu belirterek, tahliye kararı veriyordu. Ancak savcılık itiraz edince, tutukluluk devam ediyordu. Oradaki kurul, mahkemenin kararını hiçbir şekilde tanımıyordu. ‘Toplum için elverişli değil’ deyip, bırakmıyorlardı” diye belirtti.
İDARE VE GÖZLEM KURULLARI
İdare ve Gözlem Kurulları’nın oluşumuna değinen Çetinkaya, “AKP döneminde torpille psikolog olmuş biri, 1’inci ve 2’inci müdür, başgardiyan, 2 infaz memuru, başsavcı ve dışarıdan 3 kişi kurulu oluşturuyor. Hiçbir şekilde sesleri çıkmıyor. Sadece karar veriyorlar. Cezaevinde teknisyenlik görevini yapan kişi de kurulda yer alıyor. Savcı ile aynı oyu kullanabiliyor. Burada kimse tahliye edilmiyor. 9 kez infazımı yaktılar. Zaten bu kurul hukuksuz” ifadelerini kullandı.
HASTA TUTUKLULAR ÖLÜMLE KARŞI KARŞIYA
Cezaevlerinde işkenceye varan uygulamalar olduğuna dikkat çeken Çetinkaya, “29 yıllık tutuklu İzethan Aykut, kendisi ağır hasta ve her an ölüm haberi gelebilir. Durumu çok kötü. Yine cezaevinde kitap verilmiyor, top oynama hakkı zaten yok. Yazdığımız yazılara el konuluyor. Kaç defa burada yaşanan sorunları dile getirdik. Ancak burayla bir dayanışma, ilgilenme olmadı. Burada hasta tutuklular ölüm ile burun buruna, hastaneye götürülmüyor. Yapmamız gereken, orayla dayanışmayı büyütmek” dedi.
KAMUOYUNA SAĞDUYU ÇAĞRISI
Afyon Cezaevi’nin kendi yasalarına uymayan bir cezaevi olduğunu vurgulayan Çetinkaya, “Bu cezaevinde yaşanan baskı ve zulüm politikaları son bulsun. Kamuoyu buraya odaklanıp, kimin elinden ne geliyorsa yapsın” çağrısında bulundu.
MA / Fethi Balaman