RIHA - QSD’nin Dêrezor’daki operasyonunu takip eden gazeteci Ehmed Mihemed, çatışmaların Türkiye medyasının lanse ettiği “Arap-Kürt çatışması” olmadığını belirterek, QSD’ye karşı savaşanların Türkiye’ye bağlı paramiliter yapılar olduğunu söyledi.
Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD), 27 Ağustos’ta Dêrezor ile Fırat'ın doğusunda DAİŞ’in gizli hücreleri ve uyuşturucu ağlarına karşı başlattığı "Güvenliği Güçlendirme Operasyonu” 10’uncu gününde devam ediyor.
Türkiye ve desteklediği paramiliter yapılar ise, operasyonun başlamasıyla birlikte Kuzey ve Doğu Suriye’nin Minbic ile Til Temir kentleri başta olmak üzere birçok kente yönelik saldırı başlattı. Bu saldırılar sonucunda Minbic’te aynı aileden 4 çocuk ve bir kadın yaşamını yitirdi. Bir haftayı geride bırakan çatışmalar, Türkiye’deki anaakım medya tarafından “Kürt güçlerle Arap aşiretler arasında çatışma” olarak kamuoyuna lanse edildi.
Sahada operasyonu takip eden gazeteci Ehmed Mihemed, operasyon sonrası bölgede yaşanan çatışmaların Kürt ve Araplar arasında yaşanmadığına dikkat çekerek, QSD’ye karşı savaşanların Türkiye’ye bağlı paramiliter yapılar olduğunu söyledi.
OPERASYON DİBAN’DA SÜRÜYOR
“Güvenliği Güçlendirme Operasyonu”nun hedeflendiği şekilde sürdüğünü belirten Mihemed, operasyonun 3 koldan devam ettiği bilgisini verdi. Operasyonun DAİŞ’in gizli hücreleri ve uyuşturucu ağlarına karşı başlatıldığını vurgulayan Mihemed, “Operasyon, Türkiye’ye bağlı bazı güçler ve QSD içinde yer alıp suç işleyen kimi kişilere karşı başlatıldı. Fırat’ın batısında Şam Hükümeti’nin kontrolünde olan bazı yerlere bazı çeteler yerleştirildi. Bu köylerin büyük çoğunluğu temizlendi. Şu an operasyon Fırat kıyısında yer alan Diban beldesinde devam ediyor. QSD bütün ağırlığını bu beldeye vermiş durumda. Beldede çeteleri silahlandıran İbrahim El Hefel adında biri. İbrahim El Hefel’in evi bu beldede, çeteler onun etrafında toplanmış. Konuştuğumuz kimi QSD yetkilileri, iki gün içerisinde bu beldede operasyonun bitmesini hedeflediklerini aktardı. Söz konusu bölgede birçok sivil yurttaş var. Çeteler sivillerin zarar görmesi için elinden geleni yapıyor. Buna karşı QSD, özel operasyonlarla çeteleri hedef alıyor. Bundan dolayı operasyon uzuyor” diye belirtti.
‘HAYAT NORMALE DÖNDÜ’
Operasyon kapsamında QSD’ye karşı çatışan 43 kişi ile uyuşturucu ticareti yapan 16 kişinin tutuklandığını aktaran Mihemed, “Öldürülen çetelerle ilgili resmi bir bilgi yok, ancak tespit ettiğimiz kadarıyla en az 18 kişi öldürüldü. Çatışmaların yaşandığı birçok yerde hayat normale döndü” dedi.
‘ŞAM DA TÜRKİYE’YE ALET OLUYOR’
“Dêrezor’da çatışan Arap aşiretleri değil, paramiliter güçler” diyen Mihemed, şöyle dedi: “Türkiye medyası ve kimi bölge medyaları, çatışmaların Arap aşiretlerle Kürtler arasında yaşandığı yönünde algı oluşturmaya çalışıyor. Ama bu doğru değil. Psikolojik bir savaş veriliyor. Operasyonun başlamasıyla Türkiye ve desteklediği paramiliter güçlerin 6 kentte eş zamanlı saldırmasının amacı açık ediyor. Amaç bölge halkının iradesini hiçleştirmek. Şam Hükümeti’ne karşı da ciddi gösteriler oluyor, bunun önünü açmak için de Şam Hükümeti de Türkiye’nin oyunlarına alet oluyor. QSD, kendi içinde yer alarak suç işleyen bazı kişiler ile DAİŞ karşı operasyon başlattı. Operasyonun talebi Arap aşiretlerden geldi.”
‘QSD’NİN YÜZDE 70’İ ARAP’
QSD’de yer alan güçlerin yüzde 70’inin Araplardan oluştuğunu vurgulayan Mihemed, “Dêrezor Askeri Konseyi’nde yer alanların büyük bir çoğunluğu Araplardan oluşuyor. Çatışmaların Arap-Kürt çatışması gibi lanse edilmesi doğru değildir. Sanal medyada aşiretler adı altında yapılan açıklamaların hepsi Türkiye ve desteklediği paramiliter güçlerin işgal ettiği bölgelerde çekilen videolar. Çetelere destek veren tek kişi İbrahim El Hefel adında bir kişi. İbrahim El Hefel kendisini bölgenin ileri gelenleri arasında görüyor ancak bölge halkı bunu kabul etmiyor. Kimi paramiliter güçleri etrafında toplayan biri. QSD’nin operasyonu bölgede terör estirenler ve kendi çıkarları için QSD’yi kullananlara karşıdır” dedi.
‘TÜRKİYE ÇETELERE NEFES OLUYOR’
Kuzey ve Doğu Suriye’de “Rojava Devrimi” ile birlikte Türkiye’nin bölgeye dönük saldırılarının başladığını hatırlatan Mihemed, “Saldırılar aradan geçen 11 yılda hiç bitmedi. Türkiye’nin amacı bölgede demografiyi değiştirmektir. Bunun için her fırsatı kolluyor. QSD’nin son operasyonuyla süre gelen saldırılarını arttırdı. Çetelere nefes olmak için birçok yerde saldırılar gerçekleştirdi. Ancak QSD birçok cephede hem DAİŞ hem de Türkiye’nin terörüne karşı mücadele ediyor. Çeteler köşeye sıkıştıkça Türkiye, saldırılarının dozunu arttırıyor” diye belirtti.
Mihemed, devamında ise şunları belirtti: “Operasyon ne zaman biter net bir bilgi elimizde yok, ancak sahada gözlemlerimize göre bir hafta daha sürebilir. Bölgede bulunan birçok aşiret ve ileri gelen aileler, QSD ile dayanışma mesajları yayınlıyor. Konuştuğumuz QSD yetkilileri, bir kez daha güvenlik sorunları çıkmaması için ciddi tedbirler alacaklarını aktardılar.”
MA / Emrullah Acar