İZMİR - İzmir’deki hukukçular, adalet çığlıkları altında adli yıl açılışının yapıldığını belirterek, İmralı’daki hukuksuzluğa “İnsan yaşamına aykırı bir sisten inşa edilmiştir” diyerek dikkat çekti.
İzmir’de, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) ile Adalet İçin Hukukçular, yeni adli yıla ilişkin adliye önünde açıklama gerçekleştirdi. Çok sayıda avukatın cübbesiyle katıldığı açıklamada, “Burada adalet yok” pankartı taşınarak, “Savunma susmadı susmayacak” sloganı atıldı.
Kurumlar adına ortak açıklamayı yapan ÖHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Şükran Öztürk, insanlık tarihi boyunca özlemi duyulan “adaletin” mumla arandığını belirterek, “Bu yıl da dövülen, sövülen, işkence edilen, katledilen ve sömürülen kadınların, işçilerin, LGBTİ’lerin, mültecilerin ve Kürtlerin duyulmayan adalet çığlıkları altında adli yıl açılışı yapıldı” diye belirtildi.
AYM'YE 109 BİN 779 BAŞVURU
2012 yılından bu yana hak ihlallerinin arttığına dikkat çeken Öztürk, “Sadece 2022 yılında Anayasa Mahkemesi’ne 109 bin 779 bireysel başvuru yapılmış, başvurucuların yüzde 64’ü ise davalarının ‘makul sürede sonuçlandırılamadığından şikayet etmişlerdir. Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı 2022 yılı istatistiklerine göre, yapılan kaba bir hesapla bir hakime yılda ortalama 829 dava, bir savcıya yılda ortalama bin 596 soruşturma dosyası düşmektedir. Bu rakamlar bizlere, halkın birbiriyle davalık olduğunu, adli sistemin tıkandığını, böyle bir tabloda adalet dağıtmanın mümkün olmadığını göstermektedir” dedi.
FAİLLERE YARGI ZIRHI
Ülkede yaşanan hak ihlallerinin doğurduğu şiddet ve ölümlere de değinen Öztürk, “En ufak toplantı ve gösteri özgürlüğünün önüne barikat olmak, işçi sınıfı ve ezilenlerin taleplerini boğmak için örgütlenmiş devlet, o çok övünülen kudretine rağmen 2023 yılında 177 kadın cinayetinin önüne geçememiştir. 2023 yılı hariç son 5 yılda 10 bin 99 işçi, iş cinayetlerinde yaşamını yitirmiştir. Son 15 yılda Kürt kentlerinde zırhlı araç ve kolluk hâkimiyetindeki araçların karıştığı 82 çarpma olayında 21’i çocuk 44 yurttaş yaşamını yitirmiş, 23’ü çocuk 94 yurttaş da yaralanmıştır. Ancak cinayet sayılacak bu olaylara karışan kolluk görevlileri yargı zırhına büründürülmüşlerdir” ifadelerini kullandı.
TECRİT VURGUSU
PKK Lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan tecrit politikasına dikkat çeken Öztürk, şöyle devam etti: “İmralı Ada Hapishanesi’nde tutulan Sn. Abdullah Öcalan'a uygulanan ağırlaştırılmış tecrit rejimi, avukat ve aile görüşünün engellenmesi 15 Şubat 1999 tarihinden bu yana bilfiil uygulana gelmiş ve 24 yılını geride bırakmıştır. Bu 24 yıl boyunca insan yaşamına aykırı bir sistem inşa edilmiştir. Gazeteci Merdan Yanardağ, sadece tecridin yasal olmadığını söylediği için siyasi iktidarın talimatıyla bu adliyelerde verilen kararlarla tutuklanarak hapse gönderilmiştir. Yeni adli yıla girerken adaleti arama mücadelesine ömürlerini vermiş meslektaşlarımız avukat Tahir Elçi ve avukat Ebru Timtik şahsında özgürlüğü elinden almış tüm meslektaşlarımız için adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. Gerçek adalet, sınıfsız, sınırsız ve sömürüsüz bir dünya ile geleceğine inanan bizler ifade etmek isteriz ki; kral çıplak.”