İSTANBUL- Gezi Davası’ndan tutuklananlara ilişkin TMOOB’da gerçekleştirilen adalet nöbeti eylemine katılan Cumartesi Anneleri ve İHD, adalet mücadelesi için herkesi Gezi tutuklularıyla dayanışmaya çağırdı.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Gezi eylemleri nedeniyle tutuklanan Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay ve Yiğit Ali Emekçi’nin tutukluluk halini protesto etmek için başlattığı “Adalet Nöbeti” eylemini 491’inci gününde devam ederken, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Cumartesi Anneleri dayanışma ziyaretinde bulundu. Karaköy’de bulunan İstanbul Büyükkent Şubesi önünde düzenlenen nöbette, “Gezi davasında verilen hukuksuz kararı, tutuklamaları kabul etmiyoruz” pankartını asılırken, nöbette katılanlar “Gezi tutuklularına özgürlük”, “Gezi için adalet”, “Karanlık gider Gezi kalır” dövizlerini taşıdı.
Nöbette söz alan TMMOB İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Esin Köymen, Gezi davası nedeniyle tutuklanan arkadaşlarının tutuklanmasının hukuk dışı olduğunu belirterek, tutukluk hallerinin sona erdirilmediği sürece adalet nöbetini devam ettireceklerinin altını çizdi. Yargının iktidar eliyle baskı haline dönüştürüldüğünü söyleyen Köymen, Gezi Davası’nın bunun en büyük örnekleri arasında yer aldığını kaydetti.
‘ADALET ARAYIŞI YARGININ SİYASALLAŞMASIYLA BAĞLANTILI’
Geçmişten bu yana uzun süreli adalet arayışlarına tanık olmaya devam ettiklerini belirten İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, adalet arayışlarının öncelikli nedeninin yargının siyasallaşması ile doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Yoleri, “İHD olarak kurulduğumuz günden bu yana adaletsizliklere ve hukuksuzluklara karşı mücadele ediyoruz. Hak ve özgürlüklerin bir hukuk güvencesine haline getirilmesine dair mücadelemiz devam ediyor. Ancak bu noktada içinde bulunduğumuz tablo ülkeyi yönetenlerin tersine bir ısrarla meseleye yaklaştıklarını ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.
‘DAYANIŞMA HAYATİ ÖNEME SAHİP’
Var olan tablo karşısında dayanışmanın hayati bir öneme sahip olduğunu söyleyen Yoleri, “Bu haksız sistemden etkilenen herkesin yan yana gelmesiyle ancak güçlü bir hal alabilir. Bütün bu haksızların bu kadar yoğun yaşandığı ortamda özellikle dayanışma herşey olabiliyor. Bu yüzden dayanışma duygularımızı belirtmek için bir aradayız. Bu dayanışmayı tüm adalet arayışlarında genişletmek için topluma da çağrı yapıyoruz” diye belirtti.
‘KENDİME VE OĞLUMA SÖZ VERDİM’
Yoleri’nin ardından konuşan Cumartesi Anneleri’nden Hanife Yıldız da Gezi Davası’nda ortaya çıkan adaletsizliğe karşı fazlasıyla öfkeli olduklarını söyleyerek, “Ben kendime de oğluma da söz verdim. Nerede bir adaletsizlik, hak arayışı varsa ben orada olacağım” ifadelerini kullandı.