RIHA - Qerejdax'da çiftçiler, DEDAŞ ve tüccarlara tepkili. Tarlada çalışanlar ise, sıcak hava ve iş koşullarının zorluğundan şikayetçi.
Riha’nın Sêwereg (Siverek) ilçesinin Qerejdax bölgesinde çiftçilerin aktardığına göre, yaklaşık 50 bin dönüm araziye domates ekildi. Bölgede sık sık elektriklerin kesilmesi nedeniyle yeterli sulama yapamayan çiftçiler, hedefledikleri hasada erişemediklerini söyledi. Dönüm başı 10 bin ton ürün elde etmeyi bekleyen çiftçiler, yeterli sulama yapamadıkları için 3-4 bin ton ürün elde ettiklerini dile getirdi. Kimi ürünleri toplandıktan sonra yemeklik olarak piyasaya sunduklarını belirten çiftçiler, kalanını kurutularak Türkiye illeri ve Avrupa ülkelerine ihraç etiklerini aktardı. Çocukların da aralarında yer aldığı mevsimlik işçiler ise, yazın kavurucu sıcağında 45-50 derecenin altında domates tarlalarında çalışıyor. Toplanan domatesler kavurucu güneşin altında bez örtülere seriliyor.
İlçenin kırsal Sofice Mahallesi’nde 500 dönüm arazide ekilen domatesler, kavurucu sıcaklar altında toplandıktan sonra, çocuklar tarafından bıçakla ikiye ayrılarak tuzlanıyor. 3 gün yaklaşık 45 derece sıcaklık altında güneşe bırakılıyor. Domatesler kurutulup kıvamına geldikten sonra, toplanarak torbalara konularak depoya kaldırılıyor. Kurutmalık domatesler daha sonra TIR’larla İzmir ve Ege bölgesine gönderilip, buradan da Avrupa’ya ihraç ediliyor.
ÇALIŞTIRILAN ÇOCUKLAR
Tarlalarda çalıştırılanlar ise çoğunlukla 9-17 yaş grubunda yer alan çocuk işçilerden oluşuyor. Bu çocuklardan 12 yaşındaki A.İ., çalışma koşullarının son derece zorlu olduğunu belirterek, “Benim yaşıtımda olan arkadaşlarım oyun oynuyorlar ama ben tarlada sıcakların altında bıçak ile domates kesiyorum. Sadece domates değil, bazen elimizi de kesiyoruz. Büyük bıçaklar ile domatesleri kestiğimiz için bazen elimize de geliyor. Elimizi kessek de buralarda hastane olmadığı için kendi kendimize yaramızı sarıyoruz. Elimize geçen bezler ile yarayı sarıyoruz. Hastaneye gitme şartlarımız yok. Kendi kendine iyileşmesini bekliyoruz. Ben bugüne kadar 7-8 defa elimi kestim” dedi.
KASA BAŞI 5 TL KAZANÇ
Bölgede DEDAŞ tarafından sık sık yapılan elektrik kesintileri nedeniyle soğuk su temin etmenin mümkün olmadığını belirten A.İ., “Sıcak havalarda sıcak su içiyoruz. Bu bizim çalışma koşullarımızı daha da zorlaştırıyor. Günde kaç kasa domates doğrarsak, o kadar para kazanıyoruz. Günde 40 kasa domates doğrayabiliyorum. Karşılığında ise kasa başı 5 TL alıyorum. Günde ortalama 200 TL kazanıyoruz. Ben 10 yaşımdan beri çalışıyorum bu işte. Kazandığım parayı aileme veriyorum, bana elbise alsınlar diye” ifadelerini kullandı.
‘EMEK VEREN BİZ, KAZANAN TÜCCAR’
Tarla sahibi Maruf Kaçmaz (32), 45 derece sıcakların altında günde 13 saat çalıştıklarını, DEDAŞ’ın uygulamalarının zorlu olan koşulları daha da zorlaştırdığını kaydetti. Elektrik kesintileri nedeniyle ürünlerin tarlada çürüdüğünü belirten Kaçmaz, şunları söyledi: “Birçok masraf yaptık, ancak karşılığında çürümüş ürünler elde ettik. Tarlalarda çoğunlukla çocukla çalışıyor. Domatesleri kurutup tüccarlara satıyoruz. Tüccarlar bizden kilosunu 60 TL’den alıyor ama İzmir’de 90 TL’ye satıyorlar. Emek veren bizleriz, kazanan tüccarlar. Kilosunu 60 TL’den değil, 75-80 TL’den satmamız gerekir ki emeğimizin karşılığını az da olsa alalım. Biz kazanamadığımız için yanımızda çalışan çocuklara da hak ettikleri ücreti veremiyoruz. Böyle devam ederse, bu işi sürdüremeyiz. Bugüne kadar ailemiz hep bu işi yaptı diye bizde bu işi yapıyoruz. Başka iş bilmiyoruz. Bu işi bıraksak, ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Elimizden başka iş gelmiyor ama her yıl zarar etmek yerine hiç ekmemek daha iyi. Böyle devam ederse, artık ekmeyip, batıya mevsimlik işçi oluruz.”
‘SOĞUK BİR BARDAK SUYA HASRETİZ’
Domateslerin üretiminde herhangi bir kimyasal madde kullanmadıklarını aktaran Şeyhali Kaçmaz (39), 10 yıldır domates işinde çalıştığını belirtti. Son 10 yılda domateste en kötü sezonlarını yaşadıklarını dile getiren Kaçmaz, nedeninin DEDAŞ’ın sık sık uyguladığı elektrik kesintileri olduğunu sözlerine ekledi. Domatesin tarlada 3 TL, pazar ve marketlerde ise 15 TL olduğuna dikkat çeken Kaçmaz, “Biz değil, aracılar kazanıyor. Bu işin kaymağını yiyenler onlar ama bütün zahmetini de biz çekiyoruz. Çok zorlu süreçlerden geçiyor. Kesiminden kurutmasına ve tuzlanmasına kadar her işlem 45 derece sıcakların altında yapılıyor. Tuz fiyatları bir yılda ikiye katlandı. Geçen sene tuzun tonu bin TL iken, şuan 2 bin 500 TL. Tek talebimiz DEDAŞ’a bir çözüm bulunsun. Buzdolaplarında bulunan bütün gıda ürünlerimiz bozuldu, soğuk bir bardak suya hasretiz. En büyük sorunumuz DEDAŞ” diye belirtti.
MA / Emrullah Acar