ANKARA- İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yerel seçimlerde kendi kadroları ile gireceğini belirterek, ittifak sistemini “milli güvenlik açığı” olarak eleştirdi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Afyon’daki etkinliğinde konuştu. “Yeni bir yola” çıkacaklarını ifade eden Akşener, AKP’nin ekonomi politikalarını eleştirdi.
AKP’nin buna dair bir plan ve programının olmadığını söyleyen Akşener, “Yeni gelenlerle zaman kazanmaya çalışıyorlar. Daha dün AK Parti yönetiminin savunduğu KKM'den kurtulmanın yollarını arıyorlar. Ben de buradan sormak istiyorum. Sadece KKM sebebiyle milletimize ödetilen milyarlarca lira şimdi ne olacak? Nebati mi, Kavcıoğlu mu hesap verecek? Şimşek, ''2026'da rahatlayacağız" diyor. Kendisine saygım var ama kendisi de biliyor ki bu mümkün değil. Servet transferi devam ediyor çünkü. Körfez ülkelerine taviz vererek varlıklarımızı fütursuzca satarak günü kurtarmaya çalışıyorlar. Satacak bir şey kalmayınca ne yapacaklar?” diye sordu.
HEDEF GÖSTERDİ
Türkiye’de bulunan Suriyeli ve Afganlı yurttaşları hedef gösteren Akşener, Suriyeli ve Afganlıların Türkiye’de olmasının “Milli güvenlik sorunu” olduğuna yönelik ifadeler kullandı. Aynı zaman bu durumun, “beka” meselesi olduğunu ileri süren Akşener, “Sığınmacılar gettolar oluşturup etnik yaşam adacıkları, minyatür Suriyeler kuruyorlar” diyerek, hedef göstermeyi sürdürdü. Akşener, “Bizim Türk milli kimliğinin hayati tehdit altında kalmasına tahammülümüz yok. Kültürümüzün dejenere edilmesine, sınırların kevgire dönmesine tahammülümüz yok” dedi.
RAHATSIZLIĞINI DİLE GETİRDİ
Akşener, ittifaklara da değindi ve şöyle dedi: “Tüm bu yaşananlara rağmen herkesin bir şeyi çok iyi bilmesini istiyorum, biz bundan sonra da gerektiği yerde yeter ki milletimiz kazansın diye her türlü fedakarlığı yapacağız. Fakat bundan sonra bu fedakarlıktan yalnızca milletimizin faydalanacağından emin olacağız. Havadaki hiçbir söze inanmayacağız, milletimizin kazancını öne koyacağız. Milletimizin bu fedakarlıklarının boşa düşmesini engelleyeceğiz. Milletimizin fedakarlıklarından siyasi rant devşirmeye kalkan hesapçı zihniyetlere geçit vermeyeceğiz. Çünkü bu saatten sonra ne bizim ne de aziz milletimizin heba edecek oylarımız yok! Birilerinin ihtirasları uğruna boşa akıtacak terleri yok. Kendisine kariyer kovalayanlar için harcayacak mesailerimiz yok. İttifak sistemi esas olarak Türk siyasetinin dinamiklerine zarar veriyor. Partilerin kendilerine ait siyaset alanlarını gittikçe zayıflatıyor. Kutuplaşan siyaset, toplumsal ayrışmayı derinleştirip, iktidarın değirmenine su taşıyor.”
‘MİLİ GÜVENLİK AÇIĞI’
İttifak sistemi üzerinden sözlerini sürdüren Akşener, “İttifak sisteminde gördüğümüz en önemli sorun ve en büyük milli güvenlik açığı, ayrılıkçı yapıların sistemin içine sızma çabasıdır. Cumhuriyetimizle devletimiz ve milletimizle sorunu olan siyasi görünümlü odakların ittifakları kullanmaya çalışmasıdır. İttifak sisteminin bu yapısı içinde milli bir siyaset, sürdürülebilir bir başarı, milletin kazanması mümkün değildir. Şimdi de yerel seçimleri genel seçim havasında değerlendirmeye başladılar. Gündemi, ittifaklara çekmeye çalışıyorlar. Yerel seçim, genel seçim değildir. Her yörenin belli özellikleri vardır. Önümüzdeki yerel seçimlerde kendi kadrolarımızla, milletimizin huzuruna çıkacağız ve göreve talip olacağız” diye konuştu.
SEÇİME AYRI GİRME ÇAĞRISI
Seçime ayrı girme çağrısında bulunan Akşener, şöyle sürdürdü: “Gelin tüm siyasi partiler hep birlikte ayrı ayrı seçimlere girelim. Her birimiz ayrı ayrı seçimlere girelim. Erdoğan, Bahçeli, Kılıçdaroğlu'na hepinize sesleniyorum, hadi her birimiz ayrı ayrı girelim! Gizli gündemleri olan, kendi menfaatleri için bizim sırtımızda kurban kesen, kariyerlerini önceleyen, marjinal ve bölücü yapılarla yakınlaşan hiç kimse ile herhangi bir yerde iş birliği yapmayacağız! Hatay, Arap şehridir diyen ahlaksızlara kol kanat gerenlere de hayır diyoruz. Andımızdan rahatsız olanlara hayır diyoruz. Anayasamızın ilk 4 maddesi ile sorunu olanlara hayır diyoruz. Terörle ilişkisi olanlara hayır diyoruz. Terörün gölgesine iş birlikleri hayal edenlere hayır diyoruz.”