AMED /ÊLIH - İHD ve kayıp yakınları, 30 yıl önce katledilen Muhyettin Taştekin ve 27 yıl önce Colomêrg’te kaybedilen 5 köylünün faillerinin bulunup, yargılanmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve Kayıp yakınları, “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” eyleminin 759’uncu haftasında Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Kayıpların fotoğraflarının yer aldığı pankartı açan aileler, kaybedilen ve katledilen yakınlarının fotoğraflarını taşıdı. Bu hafta 1993’te katledilen Muhyettin Taştekin’in failleri soruldu.
YILMAZ: KAYIP YAKINLARINA VERDİĞİNİZ SÖZÜ TUTUN
Açıklamada konuşan İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz, “Çok uzun bir süredir Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu ihlal kararına rağmen kayıp yakınlarının adalet arayışı engellenmek isteniyor. Bu uygulamadan vazgeçilmesini, siyasi iktidarın bir dönem kayıp yakınlarının acılarını paylaştığını, mücadelelerinin önemli olduğunu ve geçmişle yüzleşme konusunda hazır oldukları konusundaki söylemlerini kendilerine tekrardan hatırlatmak istiyoruz. Kayıp yakınlarına vermiş olduğunuz sözleri tutun” dedi.
EVİNİN ÖNÜNDE KATLEDİLDİ
Muhyettin Taştekin’in hikâyesini İHD Amed Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Berfin Elçi okudu.
Taştekin’in katledilmesi oğlu Nihat Taştekin’in aktarımlarına dayandırılarak şu şekilde anlatıldı: “5 Ağustos 1993’te akşam Saat 21.30’da, ellerinde uzun namlulu silahlarla köyümüze gelen 5-6 kişiden oluşan grup içerisinde bulunan bir kişi evimize girdi. Grup içerisindeki diğer kişiler bu sırada kapımızın önünde bekliyordu. Evimize giren bu kişi, 60 yaşındaki emekli imam babam Muhyettin Taştekin’i evden çıkarıp, evimizin bahçesine götürdü. Kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmedi. Babamın evden dışarı çıkarılmasından kısa bir süre sonra çok sayıda silah sesi geldi. Silah sesinin kesilmesinden sonra dışarı çıktığımızda babamın bahçede kanlar içinde yattığını, silahlı grubun ise Jandarma Alay Komutanlığı’na doğru kaçtıklarını gördüm.
POLİS TARAFINDAN TAKİP EDİLİYORDU
Alay Komutanlığı ile evimiz arasındaki mesafe yaklaşık 800 metre civarındaydı. Bu olaydan önce babam sivil polisler tarafından takip ediliyordu. Babam, yaşadığımız çevrede tanınan, sözü geçen Kürt şahsiyetlerden biriydi. 1990 yılında Avrupa’ya gitmişti ve orada demokratik Kürt siyasetinde aktif rol alan biriydi. Öldürülmeden kısa bir süre önce Almanya ve Fransa’ya gitmişti. Köye döndükten bir ay sonra babam infaz edildi. Babam sivil polisler tarafından izlendiğinde, babamla birlikteydik. Ve bir kez kendimde bu takibe tanık olmuştum. Babam öldürüldükten 2 gün sonra TRT’de, babamın PKK tarafından infaz edildiği haberini gördük. Daha sonra PKK açıklama yaptı ve olayla ilgilerinin olmadığını belirtti. Sağlıklı bir yargılama süreci yaşanmadı.”
Açıklama yapılan oturma eylemi ardından sona erdi.
ÊLIH
Êlih’te İHD ve kayıp yakınları, eylemlerinin 595’inci haftasında Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartının açıldığı eyleme, kayıp yakınları, insan hakları savunucuları, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Êlih Şubesi üyeleri, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma, Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Şubesi yöneticileri katıldı. Eylemde konuşan İHD Êlih Şubesi Başkanı Ahmet Şiray kayıpların akıbetinden sonuç alınıncaya dek mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Şiray, 27 yıl önce 26 Ağustos’ta Colemêrg’in Otluca köyüne yapılan askeri operasyonda gözaltına alınarak, kaybedilen Ahmet Bozkır, Süleyman Tekin, Selahattin Aşkan, Lokman Kaya, Halit Ertuş’u ve tüm kayıpların faillerinin yargılanmasını istedi.
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.