İZMİR - HDP, Yeşil Sol Parti ve kentteki sivil toplum örgütleri doğa talanına karşı yaptıkları açıklamada, “Cudî ve Lîcê köylüleri ile İkizköy halkının bu haklı mücadelesini sahipleniyoruz. Gelin hep birlikte bu katliama sessiz kalmayalım” çağrısında bulundu.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ile Halkların Demokratik Partisi (HDP), Kurdistan ve Türkiye kentlerindeki doğa talanına karşı açıklama yaptı. Alsancak Gar önünde yapılan açıklamaya Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, Milletvekili Burcugül Çubuk, önceki dönem HDP İstanbul milletvekili Musa Piroğlu’nun yanı sıra çok sayıda sivil toplum örgütü, siyasi parti temsilcisi ve yurttaş katıldı.
CUDÎ VE AKBELEN İÇİN BİRARAYA GELDİLER
“Cudî’ye ses ver yanıyor”, “Orman katliamına sessiz kalma”, “Akbelen Cudî Dikmece’de kıyıma son” dövizlerinin taşındığı açıklamada, “Akbelen’den Cudî’ye işte rant, talan, savaş düzeni” yazılı pankart taşındı. Eylemde sık sık “Akbelen Cudî yalnız değildir”, “Ranta savaşa inat yaşasın hayat”, “İklimi değil sistemi değiştir”, “Rantta savaşa hayır” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.
Açıklamada konuşan HDP Ekoloji Komisyonu üyesi Mehtap Alişan, 6 gündür Akbelen’de ağaçların kesildiğini ve bu sabaha kolluk ordusunun saldırısının yine başladığını söyledi. Alişan, “Buradan bir kez daha şu anda Akbelen'de direnen ve yalnızca Akbelen için değil, onurlu bir gelecek için mücadele eden kardeşlerimize selamlarımızı gönderiyoruz. Bir selamı da aynı talan zihniyetinin gerçekleştiği Cudî ormanlarında, her türlü yasaklamaya karşı kendi imkânlarıyla ormanlarını koruyan halka gönderiyoruz” dedi.
‘İNSANSIZLAŞTIRMA POLİTKASI’
Kıyım pratiklerinin bizzat devlet güçlerinin yürütme ve koruması altında gerçekleştiğini vurgulayan Alişan, “Yaz döneminin başlamasıyla birlikte, Kürt coğrafyasında ardı ardına çıkan yangınların son örneği Cudî dağlarında yaşanıyor. Önce Lîcê'de ve şimdi de Cûdî’de hektarlarca alanın yok olmasına neden olan ateşin günlerdir söndürülmemesinin ardında, bölgeyi insansızlaştırma politikalarının yattığını bizler çok iyi biliyoruz. Keza, yaşam alanlarındaki yangına müdahale etmek için seferber olanların askerler tarafından engellenmesi, bölgenin tıpkı Akbelen'deki gibi yasaklı alan olarak ilan edilmesi, gözümüzün önünde sürmekte olan bu doğa katliamının hangi amaçla gerçekleştiğini açıkça gösterir niteliktedir” diye belirtti.
‘KATLİAMA SESİZ KALMAYALIM’
Cudî’den Akbelen'e kadar canlılığın sigortası olan ormanları korumaktan; rant, talan ve savaş düzenine karşı mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceklerini kaydeden Alişan, “Orman varlığını koruyan Cudî ve Lîcê köylüleri ile İkizköy halkının bu haklı mücadelesini sahipleniyor ve her zaman yanlarında olacağımızı buradan bir kez daha bildiriyoruz. Gelin bu katliama sessiz kalmayalım” ifadelerinde bulundu.
EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ’NDEN AÇIKLAMA
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri de, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada konuşan Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven, orman katliamlarına karşı direnenlerin engellendiğini ifade ederek, gözaltılara tepki gösterdi. Güven, “Cudî yangınına müdahale edin ve halkın yangına müdahalelerine engel olmayın. Doğa katliamlarına karşı mücadele ederken gözaltına alınanları derhal serbest bırakın. Akbelen’ de asker jop sallıyor, TOMA tazyikli su sıkıyor. Yaşlı köylüler dövülüyor, yerde sürükleniyor. Gözünün içine gaz sıkılıyor, gerçeği görüntüleyen gazeteciler engelleniyor” dedi.