AMED - Rojava Devrimi’nin 11 yıldır yollarını aydınlattığını belirten DTK ve DBP, “İnsanlık değerlerini savunanlar Rojava Devrimi’ne sahip çıkmalıdır” dedi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Rojava Devrimi’nin 11’inci yıldönümüne dair yazılı açıklama yayınladı. Ağır bedeller ve eşsiz bir mücadele ile gerçekleştirilen Rojava Devrimi’nin 11 yıldır yollarını aydınlattığına dikkat çekilen açıklamada, “Kürt kadınları ve Kürt halkının öncülüğünde verilen mücadele ile DAİŞ’in barbarlığına karşı insanlık değerlerini, iktidarların çıkarlarına karşı halkın çıkarlarını korumuştur. Bu yüzdendir ki Rojava Devrimi, dünyanın ilgisini çekiyor. Rojava Devrimi halkların eşit ortak yaşamını inşa etmenin mümkün olduğunu göstermiştir. Rojava Devrimi, Ortadoğu’da sorunların çözüm yolunun üçüncü yol olduğunu, eşit ve ortak bir yaşamın mümkün olduğunu gösterdi. Tekçiliğe karşı çoğulculuğu savunan Rojava Devrimi, bugün AKP-MHP faşist rejiminin saldırılarıyla karşı karşıyadır. Politikasını Kürt düşmanlığı üzerinden oluşturan bu rejim, Kürt kazanımlarına her yerde saldırmaktadır” denildi.
‘MÜCADELEMİZ SÜRECEK’
Kurdistan’ın Lozan Antlaşması’yla parçalandığının ve Kürt halkı arasına sınırlar çizildiğinin altı çizilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Ancak Kürt halkı bu sınırları kaldırarak, Kobanê ruhuyla Rojava’ya sahip çıktı. Rojava Devrimi, ulusal birliğin de umududur. Bu yüzden Kürt halkı, yeni Lozan’ların önünü almak için Kobanê ruhuyla çıkarlarına sahip çıkmalı ve kazanımlarını korumalıdır. Rojava Devrimi insanlık değerlerini korudu. Bu yüzden dünya ve insanlık değerlerini savunanlar Rojava Devrimi’ne sahip çıkmalıdır. Devrimin kalıcılaşması için çalışmalı ve sorumluluk almalıdır. DTK olarak bir kez daha Rojava Devrimi’ni selamlıyor ve Kürt halkının kazanımlarını korumak için mücadelemiz sürecek.”
DBP: HERKES ROJAVA DEVRİMİNİ DESTEKLEMELİ
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) de Rojava Devrimi’ne dair sanal medya hesaplarından açıklama yaptı. DBP Genel Merkezi tarafından paylaşılan açıklamada, “Tüm devrimci ve demokratik güçleri bu devrimi desteklemeye çağırıyoruz.” denildi.
“Kuzey Suriye halkının DAİŞ vahşetine ve bu vahşete ortak olmuş zihniyetlere karşı var güçleriyle karşı karşıya kaldığı Rojava Devrimi bugün 11. yılını geride bırakıyor” diye belirtilen açıklamada, “Rojava Devrimi, sadece Kürt halkı için değil, Arap, Türkmen, Suriye, Ermeni ve tüm inançlar için siyasi birlik ve ortak yaşam oluşturmuştur. Dünyada alternatif bir sistem olarak kabul edilen ve kadınların öncülüğünde yaygınlaştırılan bu devrim, tüm halklar için onurlu bir yaşam umudu olmuştur” denildi.
‘TÜM HALKLARIN DEVRİMİDİR’
AKP-MHP iktidarının Rojava Devrimi’ne yönelik saldırılar gerçekleştirdiği vurgulanan açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “Kürt topraklarındaki savaşın bitmesini istemeyen güçler, tüm engellemelere ve saldırılara rağmen bu direnişi durduramıyor. Kürt halkının kazanımlarını hedef alan bu saldırılara karşı Kürt halkı ortak bir tavır sergilemeli, özellikle Lozan Antlaşması'nın yüzüncü yılında Kürt halkı birliğini yeniden kurmalıdır ki Kürt halkı arasında yeniden sınırlar oluşmasın. Bugün halklar bir arada barış içinde yaşamak istiyor. Savaşın bitmesini ve tüm sorunların üçüncü yol siyasetiyle çözülmesini istiyor.
Rojava devrimi sadece Kürt halkının barış ve özgürlük mücadelesi değildir. Bu devrim, bölgede yaşayan tüm halkların devrimi, inanç özgürlüğü ve barış devrimidir. Ortadoğu'da bize farklı yaşamın mümkün olduğunu gösteren ve üçüncü yol siyasetini geliştirenleri selamlıyoruz. Demokrasi ve barış mücadelesiyle sorunların çözüleceğine inanıyoruz. Çözüm yolunu tıkayan savaş siyasetine karşı, çözüm inancıyla halk direnişini selamlıyor, tüm devrimci ve demokratik güçleri bu devrimi desteklemeye çağırıyoruz.”
HDP MYK: ROJAVA DEVRİMİNİ SAHİPLENMELİYİZ
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Rojava Devrimi’nin 11’inci yıldönümüne dair yazılı açıklama yaptı. HDP Basın Bürosu tarafından paylaşılan açıklamada, “Kadınların ve gençlerin öncülük ettiği Rojava Devrimi, bugün her türlü baskı, ambargo ve saldırılara rağmen Kuzey-Doğu Suriye halklarının özgürlük mücadelesinde yol gösterici olduğu gibi tüm dünya halklarına da ilham kaynağı olmaya devam ediyor” denildi.
DAİŞ gibi çeteci örgütler ile AKP’nin, Rojava Devrimi’ni boğmak için saldırılar düzenlediğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar yer aldı: “Bu saldırılara karşı evrensel temel insan haklarını kabul etmiş bütün devletlerin ve başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası kurumların sessiz kalması dünyanın daha özgür ve demokratik geleceği açısından bir tehdittir. Dünya halkları, bugün Kuzey-Doğu Suriye halklarının demokratik ve özgür geleceği için statü talebinde bulunurken, AKP rejimi ise sivillere yönelik aralıksız sürdürdüğü hava saldırıları ve suikastlerin yanı sıra su kaynaklarına sivillerin erişimini keyfi bir şekilde engelliyor. Kuzey-Doğu Suriye halklarını ölümle yüz yüze bırakıyor. Kuzey-Doğu Suriye halklarının kazanımını korumak ve statüye kavuşmasını sağlamak bu çerçevede herkesin görev ve sorumluluğudur.
Başta Ortadoğu olmak üzere, bütün dünyada başka bir yaşamın mümkün olduğunu her türlü saldırıya karşı gösteren Rojava Devrimi’ni selamlıyoruz. Bu devrim kazanımlarının kalıcılaşması için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğimizin sözünü veriyoruz. Bu vesileyle başta Türkiye ve Ortadoğu olmak üzere bütün dünya halklarını özgür ve demokratik bir Suriye için Rojava Devrimini sahiplenmeye çağırıyoruz.”