ANKARA – Ek bütçeden “kemer sıkmak çıktı” diyen Yeşil Sol Parti’li Tülay Hatimoğulları, “Vergi yükü yurttaşın sırtına yüklendi. Kaşıkla verdiğinizi kepçeyle aldığınız bir bütçe ortaya çıktı” dedi.
Ek bütçe görüşmeleri Meclis Genel Kurulu’nda devam ediyor. Genel Kurul’da konuşan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Adana Milletvekilli Tülay Hatimoğulları, “Türkiye yüzüncü yılla delik deşik bir ekonomiyle giriyor” dedi. Yoksulluğun arttığını vurgulayan Hatimoğulları, “Bıçağın sadece kemiğe dayandığı değil, kemiği kestiği, insanların açlıktan, yoksulluktan damaklarının kuruduğu bir dönemde biz cumhuriyetin 100’üncü yılına girmiş olacağız günler sonra” diye belirtti.
‘DEPREM BAHENE EDİLDİ’
Yurttaşların market alışverişi yapmakta zorlandığını belirten Hatimoğulları, “Siz bile bir milletvekili olarak zorlanmıyor musunuz? Zorlanıyorsunuz, zorlanırsınız. Çoluk çocuk büyüten, öğrencisi olan insanlar nasıl geçinsin? Hiçbir şey almadan bomboş bir çantayla bile eve döndüğünüzde bir yığın parayı orada harcayıp geliyorsunuz. Buna da ‘parlak bir ekonomik durum’ tanımı yapılıyor. Bakın, deprem bahane edildi, ek bütçe isteniyor. Depremin nasıl ve ne için bahane edildiğini burada uzun uzun konuştuk. Bu istenen bütçenin yarısından azı ancak deprem için, depremin yaralarının sarılması için kullanılacak ve biz hâlâ nasıl kullanılacağını bilmiyoruz. Ben herhangi bir milletvekiline soruyorum: Yapılacak deprem konutları yurttaşa nasıl verilecek, bir bilgiye sahip misiniz? Ben değilim. Zaten o konutu o insana parayla verdiğiniz zaman biz niye bütçe ayırmış oluyoruz ki?” diye konuştu.
RET EDİLEN TALEPLER
Çiftçilerin en az 100 milyar borcu olduğunu bu borcun “üstlenilmesi” talebinde bulunduklarını ancak bu isteklerinin reddedildiğini anımsatan Hatimoğulları, öğrencilerin de kredi borçlarının silinmesi gerektiğini dile getirdi. Ayrıca geri ödemeli burs yerine karşılıksız burs verilmesi için 50 milyar TL ödenek ayırılması teklifinde bulunduklarını ancak bu tekliflerinin de reddedildiğini aktaran Hatimoğulları, “Kamu yatırımlarının arttırılarak barınma sorununun çözülmesi ve yeterli beslenmenin ücretsiz sağlanabilmesi için ayrılması gereken bütçe 20 milyar; ret. ‘Ev eksenli çalışan kadınların sağlık sigortalarının yapılması için 20 milyar ayıralım’ dedik; buna da ret. ‘Ana dilde eğitim hakkı için 10 milyon TL ayıralım’ dedik; ret çünkü zaten bu ülkede ana dilde eğitim hakkı da yok. ‘1 milyon küçük esnafa hibe sağlanması için 50 milyar TL bütçe ayıralım’ dedik; yine iktidarın oylarıyla ret. ‘Dar gelirli yurttaşlara doğal gazın ücretsiz sağlanması için 100 milyar TL ayıralım’ dedik; yine iktidar tarafından ret. ‘En düşük emekli maaşının 8 bin TL olması için 300 milyar TL ayrılsın’ dedik; ret” şeklinde konuştu.
‘BOZUK DÜZENDE SAĞLAM ÇARK OLMAZ’
Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü: “ ‘Ataması yapılmayan 200 bin öğretmenin ataması için 50 milyarlık ödenek ayıralım’ dedik, buna da ret; ret, ret, ret; ret üstüne ret. Ve şimdi diyorlar ki: ‘Vallaha harika bir ekonomi, biz ücret zammı yaptık, insanlar gül gibi geçinip gidecek’ İnsanları açlığa ve yoksulluğa mahkûm ettik bu bütçeyle beraber bir kez daha. Peki, bütçe gerçekleştikten sonra, bütçeyi bu karara bağladıktan sonra biz bu kadar şeyi başaramamış olan bir iktidara, altı ayda bu bütçeyi delik deşik etmiş olan bu iktidara biz niye güvenip tekrar bir ek bütçe konusunda destek verelim? Tabii ki destek vermeyeceğiz bu konuda. Bakın, bütçe sadece soğuk rakamlardan ibaret bir şey değildir, bir politik tercihtir. Bozuk düzenden sağlam çark olmaz.”
SAVAŞA YATIRILAN PARA
Kürtlere dönük savaşın son bulmasını ve diyalog masasının kurulup, Kürt sorunun çözülmesini istediklerini belirten Hatimoğulları, “ ‘Bu savaş, çatışma bitsin; savaşa, silaha, abartılı güvenlik önlemlerine artık para ayırmaktan vazgeçin, yurttaşın ekmeğini alıp mermiye dönüştürmeyin’ diyoruz; ‘Yok’ diyorlar ‘Olur mu öyle şey? Biz yurttaşın ekmeğini mermiye dönüştürmeye devam edeceğiz’ diyorlar. Bakın, çok gündem olmuştu geçen dönemde bu parlamentoda, S-400’ler. 2,5 milyar dolar para ödendi, NATO üyesi olan bir ülkenin bir kere S-400’leri kullanma imkânı yok; nitekim hangarda duruyor. Çok sorduk ‘Ne yapacaksınız bu S-400’leri? Bu paraları, NATO savunma sisteminin tam tersi olan bu S-400’lere niye bu paraları yatırıyorsunuz?’ dedik, cevap yok” dedi.
‘HAKÇI BÜTÇE DEĞİL’
Hatimoğulları, demokratik ekonomi, adaletli vergi düzeni, adil gelir dağılımı, iç barışı ve toplumsal cinsiyete dayalı yanı sıra inanç özgürlüğü ve merkezinde adalet olmayan hiçbir bütçenin “halkçı bütçe” olmadığını vurguladı. Hatimoğulları, “İklim kriziyle mücadele etmeyi önüne koymayan, gençlerin geleceğini inşa etmeye çalışmayan bir bütçe yoksullukla mücadele etmek yerine lüksünden, şatafatından ödün vermeyen bir bütçe olmaz, böyle bir bütçe anlayışı olmaz; bunları savunduk biz. Savaşı, talanı, yandaşları değil işçilerin, emekçilerin istihdamından yana olduk, halkın bütçesini savunduk biz bugüne kadar” diye belirtti.
‘KEMER SIMA ÇIKTI BÜTÇEDEN’
İki asgari ücretin toplamının yoksulluk sınırının altında olduğuna dikkati çeken Hatimoğulları, “Günlerdir sokaklarda sesini duyurmaya çalışan, hepimizin odalarını tek tek arayan emeklilere ‘Sizleri ölüme mahkûm ediyoruz’ kararı çıktı bu bütçeden. Depremzedeyi, depremi rant kapısına çeviren bir anlayış çıktı bu bütçeden. IMF’den beter kemer sıkma çıktı bu bütçeden çünkü bir yandan ücret zammı yapılırken öte yandan vergi yükü yurttaşın sırtına yüklendi. Ne anladık bu zamdan? Kaşıkla verdiğinizi kepçeyle aldığınız bir bütçe ortaya çıktı” şeklinde konuştu.