Toğrul: AKP'nin Kürt hesabı tutmayacak

img

ANTEP – HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırı girişimlerini AKP'nin yerel seçim hazırlığı olarak tanımladı. AKP'nin "andımız" tartışması ile de Kürt seçmene göz kırptığını söyleyen Toğrul, "AKP’nin Kürt hesabı tutmayacak” dedi.  

İstanbul'da yapılan Dörtlü Zirve ardından TSK tarafından Kuzey ve Doğu Suriye'nin Kobanê ve Girê Spi kentlerinin sınır hattına top atışları yapılmaya başlanmıştı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 30 Ekim'de partisinin grup toplantısında Kuzey ve Doğu Suriye'ye ilişkin operasyon hazırlıklarını tamamladıklarını açıklamıştı. Gelişmeleri değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırı girişimlerini yerel seçim hamlesi olarak nitelendirdi. İktidarın Demokratik Suriye Güçleri'ne (QSD) yönelik saldırılarla batıda ki milliyetçi kesimi motive etmeye çalıştığını söyleyen Toğrul, ant tartışmaları üzerinden Kürt seçmene göz kırptığını dile getirdi. 
 
İKTİDAR KÜRTLERE KARŞI İKİYÜZLÜ
 
Hükümetin Suriye'yi ülke içindeki iç politikasını dizayn etmek için kullandığını ifade eden Toğrul, savaşın başladığı ilk günden bu yana Türkiye’nin en temel hedefinin Kürt statüsünün oluşmasını engellemek olduğunu söyledi. Türkiye’nin geçmişten bugüne tekçi bir yaklaşıma sahip olduğunu belirten Toğrul, şöyle devam etti: “Bu tekçi yaklaşım, Kürtlerin ve diğer halkların Suriye’de statü sahibi olmasının beka sorunu olarak algılanmasını getiriyor. Suriye’de ki Kürtlere düşmanca yaklaşıyor. Önümüzdeki yerel seçimler için batıda ki destekleyicilerini Kürtlere karşı düşmanca söylemler kullanarak motive ederken, diğer yandan ‘Benim sorunum Kürtlerle değil ‘Terör’ gruplarıyla’ diyerek Kürtleri kazanmaya çalışıyor. Ancak Kürt halkı AKP’nin Kürtlere yönelik hiçbir barışçıl politikası olmadığını iyi biliyor.”
 
'BU HESAPLARI TUTMAYACAK'
 
Kürtlerin Suriye’de statü sahibi olması önündeki en büyük engelin AKP olduğunu söyleyen Toğrul, AKP’nin Kürtleri büyük bir oranda kaybettiğini vurguladı. İktidarın özellikle Federe Kürdistan Bölgesi referandumuna yaklaşım ve Efrîn’e yönelik operasyon ile Kürtlere karşı bakış açısını gösterdiğini söyleyen Toğrul, “Şimdi kaybettiği Kürtleri tekrar kazanmanın hesaplarını yapıyor. Gündemde olan andımız tartışmaları üzerinden Kürtlere karşı hamleler yapmaya çalışıyor. Ancak AKP’nin Kürtlere karşı düşüncesini en güzel kayyum icraatlarından görebiliyoruz. Kayyumlar bölgedeki Kürt değerlerinin anıtlarını yıkarak ve onların isimlerini bölgeden silerek AKP’nin iç dünyasını bizlere gösterdi. İktidar Kürtlere yönelik bu kadar hesap yapsa da hesapları tutmayacaktır. Çünkü halkımız iktidarın kendilerine karşı bakış açılarını çok iyi kavramış durumdadır. AKP’nin Kürt hesabı tutmayacak” diye konuştu. 
 
'HALK KARARINI VERDİ'
 
AKP’nin gözünde iyi Kürdün; kendisine oy veren ve asimile olan Kürt olduğunu sözlerine ekleyen Toğrul, şöyle konuştu: “Önümüzdeki yerel seçimlerde özellikle kayyum uygulamaları bölgede belirleyici olacaktır. Bölge halkı kayyumlardan öcünü sandıkta alacaktır. Halkımız bölgeden Kürtlerin izini silmeye çalışanların yerine kendilerinden olan HDP’lileri belediyelerin başına getirecektir. AKP’den büyük kopuş başladı. Ana akım medyada iktidarın silahşorluğunu yapan yazar kılığındakilerin öfkelerinden de bunu anlıyoruz. ‘Bu kadar proje yapıyoruz ama yine Kürtler HDP’yi destekliyor’ gibi söylemleriyle bölgede halkın HDP’den vazgeçmeyişinden yakınıyorlar. Bu da açık bir şekilde gösteriyor ki halk kararını şimdiden netleştirmiş.”
 
'DAİŞ'İN HORTLAMASI ORTADOĞU'YA TEHDİTTİR'
 
Kuzey-Doğu Suriye sınır hattına yönelik top atışlarının DAİŞ'e yaradığını söyleyen Toğrul, “Türkiye sınırda ki QSD unsurlarına saldırdığı anda Derazor’da sıkışan DAİŞ’li teröristlerde karşı saldırıya geçti. Bunun tesadüf olmadığını düşünüyorum. Suriye’de DAİŞ’e karşı en aktif savaşan QSD’dir. Ancak Türkiye DAİŞ’e karşı savaşan QSD’ye saldırı düzenlediği an uluslararası güçlerin ses çıkarmaması yanlış bir tutumdur. Uluslararası koalisyon bir yandan Suriye sahasında QSD ile ortaklık kuruyor. Diğer yandan ortakları olan QSD’ye saldırıldığında sessiz kalıyorlar. QSD’nin Türkiye sınırına karşı savunma mekanizmasına geçmesi en tabii hakkıdır. Türkiye’nin bu tarz saldırıları QSD’nin DAİŞ’le süren mücadelesini zayıflatmaya yöneliktir. Birileri tekrardan DAİŞ’i hortlatmaya çalışıyor. Bu belanın hortlaması bütün Ortadoğu için tehdittir. Uluslararası koalisyon bunu görerek hareket etmelidir” ifadelerini kullandı.