AKP kurucularından olan ve 2008 yılında istifa ederek siyasete Halkların Demokratik Partisi’nde (HDP) devam eden Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, 2019 seçimleri öncesi siyasi partilerin ittifak arayışlarını, AKP-MHP ittifakını ve AKP’nin Kürt politikasını değerlendirdi. 

 

'AKP’NİN IRKÇI YÜZÜNÜ 2008’DE GÖRDÜM' 

 

AKP’den istifa ettiği dönemi hatırlatan Fırat, AKP'nin Kürt politikasının gerçek yüzünün Efrin’e yönelik operasyonla birlikte bir kez deha ortaya çıktığını ve bunu ilkin 2008'de gördüğünü söyledi. "2008’de yönetimden istifa ederek ayrıldım. O gün, bugünü görmüştüm” diyen Fırat, şöyle devam etti: “O gün toplantıda yapmış olduğumuz konuşmalarda ilk kez maskeyi çıkartmıştı. Irkçı yüzü gördüm. O günkü Türkiye şartlarında AB ve ABD’nin tam desteğini almadığı takdirde bir darbeyle kapatılacağı durumu vardı. Kaldı ki kapatma davası da açıldı. Dolayısıyla bu desteği alabilmesi için demokrat bir yapı ortaya koymak zorundaydı ve AKP bu yüzden takiye yaptı. Temelinde bugünkü otokratik yapısı vardı. Biz de aldandık işin açıkçası. Yoksa Türkiye’nin bugüne kadar özlemini duyduğu tam bir demokrasi dönemini yaşayacağız diye yola çıkmıştık. Şu anda bakıldığı zaman kuruluş döneminde etrafında olanlardan kimse yok, tamamını tasfiye etti. Dolayısıyla İttihat ve Terakki’den beri Türkiye’de azınlıklara uygulanan, bugün de devam ediyor. İttihat Terakki’nin düşünce tarzı çağa uygun olarak kendini yenileyerek AKP ve MHP ile devam ediyor. Kürtlerin haricinde diğer grupların hepsinde ırkçılık tarzında bir düşünce yapısı var." 

 

'BUNDAN SONRA AKP'NİN KÜRT OYLARINI ALMASI ÇOK ZOR' 

 

Fırat, Türkiye’de Kürtlerin desteğini alamayan hiçbir iktidarın, iktidarını sürdürme şansının olmadığını kaydetti. Fırat, AKP’nin 2004 yılında iktidara gelmesinde de Kürt oylarının büyük bir etkisinin olduğunu fakat sonraki yıllarda bu desteği kaybettiğini de vurguladı. 2019 seçimlerine işaret ederek, Efrin’e yönelik operasyonu hatırlatan Fırat, “Bundan sonra AKP’nin Kürt oylarını alması çok zor” dedi. 

 

Fırat, değerlendirmesini şöyle sürdürdü: "İstifa ettiğim toplantıda Recep Tayyip Erdoğan’a da söylemiştim: Kürtlerin oyunu alamayan hiçbir iktidar iktidarını sürdüremez. 2009’da yapılan mahalli seçimlerde AKP ilk kez Kürt oylarını kaybetti. Erdoğan’ın Kürt oyları hakkında temel bir düşüncesi vardır, o da şu: ‘Alabileceğim oyun maksimumunu geçmişte aldım. Dolayısıyla aradaki farkı ırkçı söylemlerle MHP’den alacağım oyla kapatırım.’ AKP’de Kürt oyları noktasında büyük oranda kayıp var; MHP ile işbirliği, Efrin operasyonu ve Kürtler hakkındaki günlük söylemleri... Bunlar, Kürtlerin her kesimini etkiledi. Çok az bir kesimi dışında Kürtlerden oy alabileceği kanaatinde değilim."

 

'YENİ SÜREÇ İDDİALARI GERÇEKÇİ DEĞİL' 

 

Fırat, 2019 seçimleri öncesi “AKP’nin Kürt oylarını almak için yeni bir çözüm süreci deneyeceği” yönündeki iddiaları gerçekçi olmadığına işaret etti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Kürtlere dönük şu an yürüttüğü politikadan artık vazgeçmeyeceğini belirten Fırat, "Yeni bir çözüm süreci iddiası iyimser bir yaklaşım. Bu tutmaz, gerçekçi de değil. Artık şu an izlediği politikayı bırakamaz. Rabia işareti yaparken, kurt işaretinin ortaya çıktığını söylüyor. Ama o işareti yaparken -isterseniz deneyin- hiçbir türlü kurt işareti ortaya çıkmıyor. Ben çok denedim. Zaten sonra da kurt işaretinin ortaya çıkmasının iyi olduğunu söyledi" diye konuştu. 

 

'SEÇİM GÜVENLİĞİ ORTADAN KALKTI’

 

2019 seçimleri öncesi siyasi partilerin izlediği stratejilere ve seçim güvenliği konusuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Fırat, "Siyasi partiler birinci oylamayı değil de ikinci turu esas alıyorlar ve ikinci turda nasıl bir strateji izleyeceklerini planlıyorlar. Ama eğer böyle devam ederse birinci oylamada AKP-MHP ittifakının şansı artar. Bir kere altyapı hazırlandı. ‘Bir yerde demokrasi var mı yok mu?’ sorusunun cevabı seçimle gelip seçimle gitmek esaslıdır. Türkiye son yapılan seçimlerle bundan ayrıldı. Sonra seçim kanunlarında yapılan değişikliklerle seçimin sağlıklı şekilde yürüme imkanı ortadan kalktı. Dolayısıyla çok ciddi bir çalışma yapılmazsa birinci turda seçilme ihtimali var. Eğer bu ortadan kalkarsa ikinci turda savaş ihtimali büyük. Yani Türkiye’nin Ortadoğu’da çok büyük bir savaşın içine girip dolayısıyla seçimin ertelenmesi seçeneği var. Maalesef durum böyle" dedi. 

 

'HDP'NİN MECLİS GRUBUNU DÜŞÜRMEYİ AMAÇLIYORLAR' 

 

HDP’ye yönelik baskılara da dikkat çeken Mersin Milletvekili Fırat, iktidarın bu baskılarla HDP’nin Meclis grubunu düşürmeyi planladığını vurgulayarak, "HDP'nin üzerinde büyük bir baskı var. Kanımca hedef şu: HDP’li milletvekillerinin vekilliklerini düşürüp, milletvekili sayısını 20'nin altına indirip, Meclis grubunu düşürmek. Bunun haricinde milletvekilleri siyaset yapamayacağı gibi Kürt siyasetinde siyaset yapmayı düşünenleri de yargılıyorlar. Bu baskılarla Kürt siyasetinde siyaset yapmayı planlayan birçok kişinin siyasi hakları katledilecek" dedi. 

 

MA / Yasin Kobulan - Çağdaş Kaplan