CHP İstanbul İl Başkanlığına Pazar günü seçilen Canan Kaftancıoğlu, görevini Cemal Canpolat’tan devraldı. Devir - teslim töreninde konuşan Kaftancıoğlu, hakkındaki sosyal medya paylaşımları, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ve yakını medya organlarında çıkan paylaşım ve açıklamalara cevap verdi. Aydınlık ve Akşam gazetelerinin çağrısı üzerine hakkında "terör örgütü propagandası" iddiasıyla soruşturma açılan Kaftancıoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile fotoğraflarının dolaşıma sokulmasına “HDP çizgisine yakın olsam şu anda HDP’de siyaset yapıyor olurdum. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyaset yapıyorum ama memleketim için kim doğruları yapıyorsa ben ‘bu doğrudur’ derim. Savaş tezkeresi oylandığında ‘aslan CHP aslan BDP savaşa hayır’ demişim. Bugün olsa yine aynı paylaşımı yaparım" dedi. 

 

'DEMİRTAŞ'A SELAM GÖNDERİYORUM'

 

Kaftancıoğlu, Selahattin Demirtaş ile birlikte olduğu fotoğrafa ilişkin, "Hiçbir rahatsızlık duymuyorum. Buradan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a selam gönderiyorum. Başka siyasilerlerde çektiğim fotoğraflar var. Bunları paylaşırsam onlarda hedef alınır. Halkın oyları ile seçilmiş siyasetçilerle çekmiş olduğum fotoğrafların açıklamasını yapmak zorunda değilim" dedi.

 

KARALAMALARI KORKULARINDAN! 

 

Hükümet çevrelerinin yürüttüğü karalama kampanyalarına cevap veren Kaftancıoğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Büyük İstanbul yürüyüşümüzü başlatıyoruz. Bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden giden yurttaşları, yoldaşları neferleriyiz. 39 ilçeden ayağa kalkacağız. Bunu görüyorlar. Genel Başkanımızın başlattığı hak hukuk adalet yürüyüşünü başlatıyoruz. Bunun için korkuyorlar. Benim üzerimden CHP’yi dizayn etmeye çalışıyorlar. CHP emperyalizme karşı mücadelede kurulmuştur.

 

Farklılıkların zengin olduğu Ordu’nun Mesudiye ilçesinde doğmuş bir kardeşinizim. Eşitliğin kenti İstanbul’u yaşatacağız hep birlikte. Kente ihanet edenlerin maskelerini düşüreceğiz. Sosyal adaletten yana İstanbul’u hep birlikte inşa edeceğiz.”

 

İSTANBUL’DAN GELDİLER İSTANBULDAN GİDECEKLER 

 

Kadın kimliğimle erkek egemen siyasette var olmamdan korktular. Çünkü kadın sonuna kadar savunur, direnir. Bugün yaşadığımız örgütlü kötülüğe son verecek olan kadındır. Günün koşullarına göre değişmeyen ideolojik duruşumdan duyulan bir rahatsızlık var. İstanbul’dan geldiler, İstanbul’dan gidecekler. Korkuları budur.”

 

‘İLK VE SON KEZ AÇIKLAMA YAPACAĞIM’

  

Konuşmasına hazırlanan sunumlarla devam ettiren Kaftancıoğlu, “Bugün kendi özelimle ilgili basın açıklaması yapmaktan dolayı mahcubiyet duyuyorum. İlk ve son kez açıklama yapacağım” diye vurguladı. Aynı zamanda ailesinin AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan tarafından hedef gösterildiğini hatırlatan Kaftancıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gezi direnişi ile ilgili paylaştığım her şeyin sonuna kadar arkasındayım. Bir tanesi hariç. Gözümden kaçmış. Arkada Erdoğan’ın annesi ile ilgili bir hakaretin yer aldığı fotoğrafı da paylaşmışım. Bundan dolayı Erdoğan’dan samimi şekilde özür dilediğimi ifade etmek isterim. Sadece Sayın Erdoğan’ın annesine değil hiç bir anneye laf söyletmem. Tüm anneler benim için kutsaldır. Darbe gecesi demişim ki ‘Alın size nur topu gibi mağduriyet’ demişim. Yanlış mı söylemişim.” 

 

Kaftancıoğlu, devamla şunları söyledi: "Benim durduğum ve yaptığım siyasi mücadele kimlerin ne yediğine ne içtiğine neye inandığıyla değil insanların hak ve özgürlükleri çerçevesinde neyle mücadele ettiğidir. Sevgili eşimin paylaştığı fotoğraf var. Söylemeyi ayıp sayarak bir detaya dikkatinizi çekeceğim. Çatal ve bıçağın şeklinden karşıdakinin olduğu var. Yurt dışından bir arkadaşı. Bu görseli paylaşan eşimin babası öldürülmeden iki gün önce bir parti genel başkanı tarafından hedef gösterilmişti. Ve oğlunun da bu topraklarda gülüp geçeceğimiz bir paylaşım nedeniyle tüm kamuoyunda hedef gösterilmesinin takdirini sizlere bırakıyorum. 

 

SORUNLARI YOK SAYARAK ÇÖZEMEZSİNİZ 

 

Ben bu topraklarda bir hak savunucusu olarak, ‘Kimi sorunları vardır ya da yoktur diyerek kavramlar olarak çözemezsiniz’ diye düşünüyorum. İddia edildiği gibi ‘Soykırım vardır, yoktur’ diyerek çözülemez diye düşünüyorum. Benim katıldığım yürüyüşün adı Ermeni Soykırımı yürüyüşü. Ben de ondan dolayı o paylaşımı yaptım. Biz linç kültürünün bu kadar yaygın olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Bizim hep birlikte karşı çıkmamız gereken bu. Sahte tweetlerle bizi hedef gösterdiler.”

 

Kaftancıoğlu hakkında başlatılan soruşturmaya ilişkin, “Ahmet Şık nasıl terörist olarak içeride yatıyorsa. Benim için de gurur vericidir” diyerek konuşmasına son verdi.