Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gündeme dair açıklamalarda bulundu. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fransa’ya ziyaret gerçekleştireceğini belirten Kalın, “İkili ilişkiler ve bölgesel konular ele alınacak. Fransa Almanya’dan sonra en büyük ticaret ortaklarımızdan biridir. Sayın Macron dün basın ile bir araya geldiğinde Türkiye’de basın özgürlüğü konusunda bir değerlendirme yaptı. Açıklamasının bilgi eksikliğine dayandığını düşünüyoruz. Yargı ile ilgili konular yargı uhdesindedir. Zaman zaman Avrupalı dostlarımızın güvenlikle ilgili konuları tam kavrayamadığını görüyoruz. Türkiye PKK, DEAŞ ve FETÖ ile mücadele etmektedir” diye konuştu.

 

Kalın, ABD’de sona gelinen Reza Zarrab davası için de şu değerlendirmeyi yaptı: “Hakan Atilla davasında jüri karar verdi. Skandal davanın skandal kararıdır. Baştan beri kumpas olduğu açık ve netti. Hukuk adına utanç verici bir senaryo hayata geçirilmiştir şu anda. FETÖ’nün ABD hukuk sistemini kurduğu bağlantılar üzerinden ne kadar istismar edeceğini merak ediyoruz. Baştan düşmesi gereken bir mahkeme süreci söz konusu. Tanık olan kişi ‘her türlü yalanı söylemek zorundayım’ diyor.

 

Eski bir polis de bu sahte delilleri mahkeme salonuna getirdiğini söylüyor ama dava devam ediyor. Şu anda bu davaya bakan hakim 2 yıl önce FETÖ’cü kurum tarafından Türkiye’ye getiriliyor, ağırlanıyor. Bütün bunları alt alta koyduğunuzda, iddialara baktığınızda bunların Türkiye’nin iç işlerine müdahale olduğu ortadadır. Mahkeme süreci devam ediyor. 11 Nisan’da hakim kararını açıklayacak. Temyiz yolu açık. Biz de bu konuyu takip etmeye devam edeceğiz. Bunun utanç verici bir siyasi operasyon olduğunu ifade etmemiz gerekiyor. Milletimiz oynanan oyunu açık ve net görmektedir.”

 

‘BİRİLERİ İRAN’I KARIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORSA BU TERS TEPECEKTİR’

 

Kalın, İran’da devam eden protestolar için Erdoğan’ın İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile görüşme yaptığını belirterek, “Ruhani’nin de ifade ettiği gibi vatandaşların gösteri hakkı vardır. Ama vandalizme varacak eylemlerin kabul edilmesi mümkün değildir. Birileri İran’ı karıştırmaya çalışıyorsa bu ters tepecektir. Atılan tweetlerle İran toplumunun huzurunu bozmaya yönelik müdahaleleri kabul etmiyoruz. Meşru bir şekilde bu sorunun aşılacağını ümit ediyoruz. İran’ın barış ve huzuru bizim için büyük önem arz etmektedir” diye konuştu.

 

TARTIŞILAN KHK’LER

 

Kalın, çok tartışılan son iki KHK için gelen eleştirilere dair de, “OHAL'de çıkarılan KHK'lar devletin kendi işleyişiyle ilgilidir. KHK'ların öncelikli hedefleri budur. Neden? Süreç hızlı ilerlesin. Darbe girişimi sonrası ortaya çıkan Olağanüstü Hal’in bertaraf edilmesinden sonra bu kanunlar Meclis'e gelecek. Burada bir muğlaklık söz konusu değil. OHAL'in süreci ihtiyaçlara göre değerlendirilir. KHK'ların Meclis'e gelmesi kanuni bir zorunluktur” dedi.

 

ABDULLAH GÜL’ÜN AÇIKLAMALARI

 

Kalın, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün KHK’lere yönelik yaptığı açıklamalar için, “Gerekli açıklamaları Sayın Cumhurbaşkanımız yaptı. KHK'da bir muğlaklık olmadığı 15 Temmuz olayları ile sınırlı olduğunu ifade etti. 1.5 yıl önce resmi görevlilerle ilgili çıkarılan yasanın sivillerle ilgili çıkarılması neden mesele oldu buna bakmak lazım. Gerekli açıklamalar yapıldı. İstismara açık bir durum olmadığı ortaya çıkacaktır. Cumhurbaşkanımızın ve parti sözcümüzün çizdiği çerçeve bellidir, ilave edeceğim yeni bir şey yok” ifadelerini kullandı.

 

KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ

 

Kalın, gündemlerinde kabine değişikliği olmadığını belirterek, “Gece gündüz çalışan bir hükümet var. Gündemde böyle bir şey yok” dedi.

 

Kalın, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Konya ve Tokat’ta sivillerin silahlandırıldığı yönündeki iddialarını “Kaos yaratma yönünde iddialardır. Bunların kanıtı yok” şeklinde değerlendirdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “ayaklarını kırın suçu bana atın” açıklamalarına da Kalın, “Hukuk dışına çıkmamıştır. Kararlılık ifadesidir” diye savundu.