Salgında erkek şiddeti daha da arttı

img

MARDİN - Şahmaran Kadın Platformu üyesi Gülizar İpek, salgın döneminde erkek şiddetinin daha da arttığına işaret ederek, "Pandemiye dair geliştirilen politikalar acilen toplumsal cinsiyet eşitliği gözetilerek yeniden ele alınmalı” çağrısı yaptı.  

Türkiye'de hızla yayılan koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle sık sık "Eve kal" çağrıları yapılırken, bu durum beraberinde kadınlara dönük şiddet ve katliamları arttırdı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu geçtiğimiz günlerde yayınladığı Mart ayı raporunda, 29 kadının öldürüldüğünü açıkladı. Kadın ölümlerinin, 11-31 Mart tarihleri arasında yaşandığı belirtildi. 
 
Konuyu değerlendiren Mardin Şahmaran Kadın Platformu üyesi Gülizar İpek, kentte de son bir hafta içerisinde şiddete maruz kalan 4 kadının kendilerine ulaştığı bilgisini paylaştı. 
 
ŞİDDET ARTTI
 
Salgın döneminde kadınların birçok sorunla karşı karşıya kaldığına dikkati çeken İpek, salgın sonrasında birçok kadının işten çıkarıldığını ve ücretsiz izne çıkarıldıklarını anlattı. "Kadınlar, böylece şiddet gördükleri evlerde daha çok kalmaya mahkûm edildiler" diyen İpek, "Böylesi dönemlerde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden dolayı, özellikle kadınlar ciddi risk altındadır. ‘Evde kal’ çağrısıyla birlikte okulların ve kreşlerin kapatılmasıyla kadınların ev içindeki yükleri eşitsiz olarak artıyor. Bu duruma, hasta ve yaşlı kişilerin bakımı da eklenince ev içindeki kadın emeği acısından eşitsizlik yıkıcı bir hal alıyor. Erkeklerin kurduğu tahakküm ve bu bağlamda psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddet daha da artıyor. Nitekim 'evde kal' çağrılarının yapıldığı bu kısa süreçte 29 kadının katledilmiş olması kadına yönelik erkek şiddetinin boyutunu da gösteriyor. 'Evde kal' çağrılarıyla virüs durdurabilir ama ev içi şiddet daha da artıyor" değerlendirmesinde bulundu.  
 
ÖNLEMLER
 
Birçok ilde olduğu gibi Mardin'de de kadına yönelik şiddetin arttığına dikkati çeken  İpek, son bir hafta içerisinde şiddete maruz kalan 4 kadının kendilerine ulaştığını paylaştı. Sayının daha çok olduğunu vurgulayan İpek, açıklanan tedbirlerin kadınlar ve çocuklara dönük olmamasını eleştirdi. İpek, "Pandemiye dair geliştirilen politikalar acilen toplumsal cinsiyet eşitliği gözetilerek yeniden ele alınmalıdır. Devletin ve özellikle yerel yönetimlerin öncelikli gündemi kadına yönelik şiddeti önleme olmalı ve mücadele için acil önlem planları oluşturulmalıdır. Şiddet başvuru hatları etkin olarak kullanılabilir olmalı ve bu kapsamda gerekirse özel hatlar oluşturulmalıdır. Online başvuru olanakları yaratılmalıdır” dedi. 
 
KADIN YAŞAM EVİ  
 
Şiddete maruz kalan kadınların gidebilecekleri herhangi bir yerin bulunmadığına değinen İpek, "Bununla ilgili hızlıca çalışma yürütülmeli ve yaşam evi oluşturulana kadar konuk evleri, lojmanlar, kamuya ait tesisler ve özel sektöre ait konaklama alanları şiddete uğrayan kadınlar için yaşam evi olarak kullanıma açılmalıdır. Kadınların sağlık hizmetlerine ve adil hizmetlere erişimlerinin önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Tüm kadınların haklarını ve başvuracak yerleri öğrenmelerine yönelik çalışma yürütülmelidir. Şiddet uygulayan erkeği evden uzaklaştırma uygulaması devam etmelidir. Şiddete uğrayan kadınların salgın ve şiddet arasında seçim yapmalarına neden olacak düzenlemeler yerine tehlikeyi ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemeler esas alınmalıdır” şeklinde önerilerini sıraladı. 
 
MA / Ömer Akın