İSTANBUL- Kendisine sistematik şekilde şiddet uyguladığı eşi Kadir Ören’i öldüren Hülya Halaçkay, “kasten öldürme” iddiasıyla 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Heyet iyi hal indirimi uygulayarak, cezayı 15 yıla düşürdü.
İstanbul Güngören'de 25 Ağustos 2019 tarihinde sistematik şiddet gördüğü ve evli olduğu Kadir Ören'i öldüren Hülya Halaçkay'ın, 24 yıl hapis talebiyle yargılandığı davanın 4’üncü duruşması Bakırköy 20. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Halaçkay’nın avukatı Meriç Eyüboğlu’nun hazır bulunduğu duruşmaya, ailesinin yanı sıra Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt milletvekili Meral Danış Beştaş, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeleri ile birçok avukat ve çok sayıda kadın örgütü de izleyici olarak katıldı.
FİNCANCI’NIN DİNLENME TALEBİ REDDEDİLDİ
Katılımcılara yönelik kısıtlılık kararının damga vurduğu duruşmada ilk olarak Avukat Meriç Eyüboğlu söz aldı. Öncelikle Adli Tıp Profesörü ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın dinlenmesini talep ettiklerini belirten Eyüboğlu, “Kendisini hazır ettik huzurda dinlenmesini talep ediyoruz. Özellikle otopsi raporunun izahatı için. Kendisi hazırlık da yaptı" dedi. Eyüpoğlu’nun talebi mahkeme heyeti tarafından reddedilirken, heyet esas hakkında savunmasının verilmesini istedi. Eyüpoğlu, heyetin bu isteminin savunma haklarının kısıtlanması anlamına geldiğini ifade etti.
‘YARANIN ŞEKLİ BİLİMSEL OLARAK ANLATILMIŞTIR’
Halaçkay’ın öldürme kastı olmadan kendini savunduğunu söyleyen Eyüpoğlu, "Bunu mahkemeye sunmak istiyorum. Maktuldeki yaralanmaların ne anlama geldiği, insan bedeni üzerinden numara yapılarak anlatılmış Aslında öldürme kastı ile darbeler yapılmamıştır. Bu raporda yaranın şekli bilimsel olarak anlatılmıştır. Bir tanesi kola gelmiş, kendini savunmak için bıçak darbesini savurmuş. İşin uzmanı gelsin anlatsın demiştik. Şiddete maruz kaldığına dair belgeler var. İki kere karakola gittiği yönünde. Maktulün karakoldaki ifadeleri var. Karşı tarafın tanıkları da müvekkilimin yaşadıklarını, şiddeti anlatmışlardır. Maktulün çalışma arkadaşı Hülya Ören darp edildiği söylemişti. Karşı tarafın getirdiği komşusu tanık evde kadın sesi geldiğini, kadın bağırma seslerini söylemişti. Müvekkilimin kendine yönelik saldırıları savunması nedeniyle ortaya çıkan tesadüfü bir olaydır” diye konuştu.
‘ŞİDDETE VE CİNSEL SALDIRIYA MARUZ KALMIŞTIR’
Halaçkay’ın tamamen kendini kurtarmak için özsavunma kullandığını sözlerine ekleyen Eyüboğlu, “Yaralar yüzden sıyrık şeklindedir. Saldırıyı bertaraf edemediği için mecburen ölüme sebep olan bir darbeyi savurmuştur. Müvekkilim sistematik şiddete maruz kaldı. Boşanma aşamasına gelinmiş. Ama aynı evlerde kalınmış. Maktul içmeye başlamış, cinsel fantezilerini yerine getirmiş. Müvekkilim şiddete ve cinsel saldırıya maruz kalmıştır. Bununla ilgili birçok belge dosyaya sunulmuştur. Olay mahali vahameti ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı.
‘MEŞRU MÜDAFA ŞARTLARI OLUŞMUŞTUR’
Olayın gerçekleştiği yerde cam kırıkları, avuç avuç saçlar olduğunu dile getiren Eyüboğlu, Halaçkay’ın ayrıca yerlerde sürüklendiğini belirterek, “Müvekkilimin anlattıkları olay mahallinde olanlarla doğrulanıyor. O zaman müvekkilimin öldüğünü anlamamış. Ambulans çağırmış. Karakolda öğrenmiş. 25. maddenin karşılığı var. Haksız bir saldırı söz konusu. Vücut bütünlüğünü korumaya çalışmış. Savunma zorunlu. Ölmemek için öldürmek zorunda kalmak istemiyoruz. Bize mezar ya da cezaevi seçeneği sunan sisteme hayır diyoruz. Müvekkilimin durumu, sadece tek darbenin o da tesadüfü gerçekleşen bir yerde olması göz önünde bulundurulmalıdır. Meşru müdafaa şartları oluşmuştur” dedi.
Eyüboğlu, heyetin meşru müdafaadan karar vermesi gerektiğini ifade ederek müvekkilinin beraatını talep etti.
‘HEYET TALEPLERİMİZİ KABUL ETMEDİ’
Daha sonra söz alan Avukat Cansu Demir ise, Eyüboğlu’nun beyanlarına katıldığını belirterek, "Somut olayın koşulları burada en başından beri mevcut. Müvekkilimizin daha önce gördüğü şiddetin tarafının yapılan araştırmalarla neticelendirilmesini talep ettik. Ancak heyet, bu taleplerimizi kabul etmedi” ifadelerinde bulundu.
Verilen aranın ardından kararını açıklayan heyet Halaçkay’a 18 yıl hapis cezası verdi. Heyet, iyi hal indirimi uygulayarak cezayı 15 yıla düşürdü.