Bir kadının başarı öyküsü: Okuma yazma öğrendi, üniversiteye gitti ve kitap yazdı

  • kadın
  • 09:12 21 Kasım 2019
  • |
img

DİYARBAKIR – Doğduğu topraklardan göç ettirilen Payîz Tursun, kendi imkanlarıyla okuma yazma öğrendi, 52 yaşında üniversiteyi kazandı. Tursun, tüm ötekileştirici yaklaşımlara rağmen “Çocukluk ve gençlik hayalim” dediği ilk kitabını yazdı.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla bir taraftan şiddet bilançoları açıklansa da buna karşı mücadele eden kadınlar da tarihe adlarına yazdırmaya devam ediyor. Fırsat eşitsizliği nedeniyle okuma yazma öğrenemeyen Payîz Tursun (56), tüm engellere rağmen hayallerini gerçekleştiren kadınlardan sadece biri. 
 
Çocukken anne ve babasından dinlediği hikayeleri, masalları biriktirip ilk kitabını “Payîza emrê min bihara dilê min (Ömrümün sonbaharı, gönlümün baharı)” adıyla çıkaran bin bir emekle hazırladığı kitap için “Çocukluk ve gençlik hayalimi gerçekleştirdim” diyor. 
 
Hayalini gerçekleştirmek için okula gitmeden kendi imkanlarıyla okuma-yazma öğrenen, 30 yaşında Açık Öğretim orta, 53 yaşında ise üniversite eğitimini tamamlayan Tursun, hayallerini ve bu uğurda verdiği mücadeleyi anlattı.
 
İLK DİPLOMASINI 30 YAŞINDA ALIR
 
Diyarbakır’ın Lice ilçesi Xincis köyünde dünyaya gelen Tursun, okumaya olan ilgisinden dolayı, kendi imkanlarıyla alfabeyi öğrenir. 19 yaşında evlenen Tursun’un yaşadığı köy, 1993’te askerler tarafından yakılır. Köylerini terk etmek zorunda kalıp, Diyarbakır’a yerleşen Tursun, eğitim çağına gelen her çocuğuyla birlikte okuma yazmada biraz daha geliştirir kendini. Tursun, 30 yaşında ilk diplomasını alır.
 
52 ÜNİVERSİTEYE YERLEŞTİ
 
“Tek amacım kendi dilimde, çocukluğumda anne ve babamın bana ve kardeşlerime anlattığı masalları kitaplaştırmaktı. Ortaöğretimden sonra liseye hazırlandım. Liseyi bitirdikten sonra üniversiteye hazırlandım. Çocuklarımın üniversiteye hazırlanırken kullandıkları kitapları alır, siler yeniden çözerdim. Ya da onların çözmedikleri yerleri çözmeye çalışırdım. 2015 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü 210 puanla kazandım” diyen Tursun, bu süre içinde olumlu olumsuz birçok tepkiyle de karşılaşır. 
 
Okulda bazı eğitimcilerin kendisini takdir ettiğini, bazılarının ise “Eğitimin düştüğü hallere bak” diyerek tepki ile yaklaştığını ifade eden Tursun, hiçbir şeyin onu durdurmadığını, okuldan sonra ise kitap çalışmalarına koyulduğunu anlattı.
 
İLK KİTAP ÇOCUKLUK HAYALİ
 
Kürt kültürünü devam etmek için anne ve babasından dinlediği ve genelde Diyarbakır ve Lice çevresinde yaşanmış olaylar ya da abartılarak anlatılan hikayeleri derleyen Tursun, bu hikayeleri şiirsel bir dille kitaplaştırdı. Mayıs 2019’da “Payîza emrê min bihara dilê min” adlı ilk kitabını çıkaran Tursun’un kitabında 46 hikaye bulunuyor.
 
Kitabın içeriğine dair bilgi veren Tursun, “Hikaye ve masal var. Yine ilçede yaşanan bazı komik olayları yazdım. Bazı şiirler de bana ait. Annesini kaybeden bir çocuk, oğlunu kaybeden bir annenin acıları var. Bizim bölgede yaşayanlar çocukluklarını bulabilir kitapta” diye belirtti.
 
‘YAZMA VE BASIM AŞAMASI SANCILI OLDU’
 
Kitap yazma sürecinin sancılı geçtiğini kaydeden Tursun, “Kürt diline yönelik yasak ve baskılar devam ediyor. Bu baskılardan dolayı, yine bu toplumda kadın olduğum için kitap yazma ve basım aşaması sancılı oldu. Çocukların var, kadınsın, toplumun değer yargıları, baskılar, hem ev işi yapıyor, çocuk bakıyorsun. Misafiri oluyor, düğünü oluyor. Toplumun sizden bu yönde beklentisi oluyor. Ben gündelik işlerin yanında okumaya zaman ayırdım” diyerek zamanının çoğunu okumaya verdiğini söyledi.
 
KADINLAR ÖNCÜLÜK EDEBİLİR
 
Zaman zaman kendisiyle alay edenlerin olduğunu, ancak onları dikkate almadan yazmaya devam ettiğini kaydeden Tursun, şimdi ikinci kitap hazırlığında. “Ben çocuklarıma göre şanslı hissediyorum kendimi. Benim çocukluğumda televizyon yoktu. Hikaye, masal dinleme vaktimiz çoktu. Şimdi gündelik koşuşturmalar. Ekonomik sorunlar, TV ve başka uğraşlar… Ne bizim anlatmaya, ne onların dinlemeye vakti var” diyen Tursun, son olarak Kürt kültürünü geleceğe taşımak için, kadınların öncülük etmesi gerektiğini dile getirdi.
 
MA / Arjin Dilek Öncel