Y.O.’yu öldürmeye kalkan sanık Faruk A: Allah’ın izniyle yüzüm ak

  • kadın
  • 14:42 19 Kasım 2019
  • |
img

ANKARA - Y.O.’yu öldürme girişimiyle yeniden yargılanan Ömer Faruk A., savunma yaptığı duruşma salonunda kadın hakları savunucularını tehdit ederek, “Allah’ın izniyle yüzüm ak. Ben o işleri bıraktım. Kadın hakları savunucuları, hepiniz bundan sonra göreceksiniz” dedi. 

 
Hakkında Ömer Faruk A. hakkında,  Y.O.’yu öldürmeye çalışması ve sol gözünü kaybetmesi üzerine kardeşi Berkcan A. ve arkadaşı Yunus Emre T. hakkında "kasten öldürme", "kasten yaralamaya teşebbüs" ve "Tehdit, hakaret" suçlarından açılan dava yargılaması sonucunda yerel mahkeme verdiği kararın, Ankara Bölge Adliyesi Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından bozulması ardından ilk duruşma Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı, Y.O.’nun avukatları, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Ankara Barosu Kadın Komisyonu üyesi avukatları izledi. Sanık Ömer Faruk A. tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses Görüntü ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, avukatı Şevket Can Özbay ve ailesi de duruşmada hazır bulundu.
 
Mahkeme Başkanı, 1. Ceza Dairesi bozma kararında olay yeri keşfinin yapılması istemine dair yeni tarih belirlenerek, olay yeri keşfi yapılacağını belirtti. 
 
SANIK AVUKATINDAN TAHLİYE TALEBİ
 
Sanık avukatı Şevket Can Özbay, tarafların ve sanıkların telefonlarının HTS raporu kaydının istenilmesini talep etti. Özbay, müvekkilinin kaçma ihtimali olmadığı ve pişmanlığı göz önünde bulundurularak tahliye edilmesini istedi. 
 
Ardından ÖHD, ÇHD ve İHD avukatları dosyaya müdahil olma taleplerini yazılı ve sözlü olarak mahkemeye sundu. Avukatların dosyaya müdahil olma talebini önceden kabul eden sanık yakınları, bu kez itiraz etti. Mahkeme heyetinin "Başta kabul ettiniz, şimdi neden kabul etmiyorsunuz?" şeklindeki sorusuna karşılık sanık Ömer Faruk A.’nın yakını, sanığın haksızlığa uğradığını, kendisinin de aynı şekilde haksızlığa uğrayıp cezaevine girdiğini öne sürdü.
 
SANIK AVUKATINDAN AĞIR BAŞLI KADIN SAVUNMASI
 
Sanık avukatı Özbay, “Suçsuz ağır başlı kadına şiddet uygulanmış olsaydı, katılma talebi olamazdı. Bu dosya kadına yönelik şiddet dosyası ama biz erkeğe şiddet daha fazla. Bizim davamız kadına şiddet değil erkeğe şiddet. Tuzak kuran Y.O’nun arkadaşları. Katılma talebinde bulunanların bir mağduriyeti değildir. Bunların işleri güçleri şikayet etmek” diye konuştu. 
 
‘MÜVEKKİLİM HALEN TEHDİT EDİLİYOR’
 
Müşteki avukatı Kübra Ekmen, sanık Ömer Faruk A.’nın 3 yıldır cezaevinde olmasına rağmen müvekkiline karşı tehditlerin sürdüğünü kaydetti. Ekmen, “Kimi zaman evine kadar takip edilmekte, kimi zaman cezaevinde bazıları aracılığıyla bir mesaj göndermekte. Müvekkilimin yaşam hakkı tehdit altındandır. Olaydan sonra müvekkilim mağduriyetine tanık eden birinin dinlenilmesini istiyoruz. Sanığın tutukluk halinin devamını talep ediyoruz. İddianamede geçen deliler incelenmemiş, sanık pişman değildir. Bunu göz önünde bulundurulması gerekiyor. Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre bütün delilerin incelenmesi gerekiyor ve hiç bir delil incelenmemiş. Daha önce tanıklık eden Süleyman Orman’ında keşif mahallinde olmasını talep ediyoruz” dedi.
 
‘KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE DAVASI’
 
Müşteki avukatlarından Gizem Özden de, davanın kadına yönelik şiddetle mücadele davası olduğunu ifade ederek, “Bu yargılama bizce teknik bir cinayet olarak yürütülmüş. Bu bir kadına yönelik şiddetle mücadele davasıdır. Burada iri yarı erkek avukat olsaydı, sanık yakınlarının tavrı bize farklı olacaktır. Sanığın avukatı, müvekkilinin bir anlık öfkeyle ateş ettiğini söyledi ama av tüfeğiyle gezen birinden söz ediyoruz. Bu davadan haksız tahrik indirimi ve takdir indirimi uygulamasına gerek yoktur. Bugün burada sanığın tutukluluğuna yada tahliyesine karar verilecek. Sanık, müvekkilime yönelik, ‘Benim burada olduğum kadar, onun o kadar ömrü kalmıştır’ diye tehditler savuruyor. Sanığın delilleri kaybetme şartları ortadır. Suçun mahiyeti ağırlığı ve müvekkilimizin hayat tehlikesi ortada olduğunu düşünerek, sanıklardan Ömer Faruk A.’nın ve Berkcan A.’nın tutuklu halinin devamını talep ediyoruz” talebinde bulundu.
 
SANIKTAN AVUKATLARA TEHDİT!
 
Avukatların talepleri ardından söz alan sanık Ömer Faruk A., “Allah’ın izniyle yüzüm ak. Ben o işleri bıraktım. Y.O.’nun gözleri kör olduğunu söyledi ama ben tahliye olduğum zaman Y.O.’nun gözlerinin önceden kör olduğunu ispatlayacağım. Adli Tıp raporu yanlıştır. Ben kendimden eminim, bu kızın gözü önceden arızalıydı. Ben çıkarsam en yakın arkadaşında mağdurun nerede ameliyat olduğunu öğreneceğim, o kapasitede biriyim. Müşteki olan Y.O. isimli kadın iki insana iftira atan biri. Sizler sonra göreceksiniz, kadın hakları savunucuları, hepiniz bundan sonra göreceksiniz” şeklinde tehditler savurdu.
 
Duruşmaya beş dakika ara veren mahkeme heyeti, 14 Aralık’ı 15 Aralık’a bağlayan gece saatlerinde olay yeri keşfi yapılması, ÖHD, İHD ve ÇHD’nin katılma taleplerinin kabulüne ve sanık Ömer Faruk A.’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. 
 
Duruşma, 15 Ocak 2020’ye ertelendi. 
 
NE OLMUŞTU?
 
26 Nisan 2016’da gece saatlerinde Ömer Faruk A., kardeşi Berkcan A. ve arkadaşı Yunus Emre T. ile birlikte Y.O.’nun evinin önünde bekleyerek, Y.O.’ya saldırılarak yaraladı. Y.O., saldırıda sol gözünü kaybederken, ağabeyi de yaralı olarak kurtuldu. Ömer Faruk A., kardeşi Berkcan A. ve arkadaşı Yunus Emre T. hakkında "kasten öldürme", "kasten yaralamaya teşebbüs" ve "Tehdit, hakaret" suçlarından Ankara 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mahkeme, Ömer Faruk A.’ya, Y.O.’yu öldürmeye teşebbüs suçundan önce müebbet hapis cezası verdi. 
 
Suçun teşebbüs aşamasında kalması, mağdurdaki yara, kastın yoğunluğu dikkate alınarak verilen ceza 12 yıla indirildi. Mahkeme, genç kadının sanığa attığı hakaret ve tehdit iddialarını da "haksız tahrik” nedeni saydı. Ceza dörtte bir oranında daha düşürülerek, 9 yıla indirdi. Sanık için iyi hal indirimi de yapan mahkeme, sanığa 7 yıl 6 ay hapis cezası vermişti.
 
Ankara Cumhuriyet Savcısı, “Haksız tahrik koşulları olmadığı halde haksız tahrik hükümleri uygulanarak eksik ceza verildiği” gerekçesiyle, karara karşı İstinaf Mahkemesi’ne başvurdu. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, sanık Ömer Faruk A.’ya verilen cezadan yapılan tahrik indirimini yetersiz buldu. İstinaf mahkemesi, Y.O. ve Murat O.’dan “Sanığa yönelen haksız tahrikin ulaştığı boyut nazara alınarak cezadan 1/4 ila 3/4 oranında indirim öngören TCK’nın 29’uncu maddesi uyarınca makul oranda indirim yapılması yerine asgari oranda indirim yapıldığı” gerekçesiyle verilen kararı bozmuştu.