'Kardeşlerim, kadın cinayetlerinin önü alınamadığı için katledildi’

  • kadın
  • 22:17 27 Haziran 2019
  • |
img
İZMİR - Çiğli Kadın Platformu, cezaevinden izinle çıkan Göksel Sağlam’ın, eski eşi Habibe Çevik ve kardeşi Fatma Akdağ’ı öldürmesinde devletin ihmaline dikkat çekti. Ağabey  Ahmet Çevik, “Kardeşlerim, kadın cinayetlerinin önü alınamadığı için katledildi” dedi. 
 
Çiğli Kadın Platformu, Köyiçi mahallesinde eski eşi Göksel Sağlam tarafından öldürülen Habibe Çevik ve kardeşi Fatma Akdağ’a ilişkin bir araya geldi. 
 
Öldürülen iki kardeşin evine kadar bir yürüyüş yapan kadınlar, daha sonra açıklama yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı eylemde, Habibe ve Fatma kardeşlerin ağabeyi Ahmet Çevik, kısa bir konuşma yaptı. 
 
‘KADIN OLMAK SUÇ MU?’ 
 
Çevik, tek suçları çocukları için çabalamak olan kardeşlerinin öldürülmesinde devletin ihmali olduğunu kaydetti. Çevik, “Benim iki kardeşim, kadın cinayetlerinin önü alınamadığı için katledildi. Bu ülkede kadın olmak suç mu? Kardeşlerim, arkalarında yetim bıraktı. Diyecek bir söz bulamıyorum, sözün bittiği yerdeyiz” dedi. 
 
CEZAEVİNDEN ÇIKIP KIZ KARDEŞLERİ ÖLDÜRDÜ 
 
Daha sonra açıklama yapan platform üyesi Kızbes Seyhan Aydın, Menemen Açık Cezaevindeki Göksel Sağlam’ın izinle dışarı çıkıp iznin son gününde iki kız kardeşi öldürdüğünü ifade eden Aydın, “Habibe kız kardeşimiz Göksel Sağlam tarafından şiddete ve tehdide maruz kaldığı için şikayetçi olmuş, koruma kararı aldırmış ve en sonunda Denizli’de kadın sığınmaevinde kalıyordu. Ancak; sığınmaevinde kalan kadınların çocuklarına yönelik tedbirlerin yetersiz olması dolayısıyla, annesinde kalan çocuklarını görmek  ve onların eğitimiyle ilgili  tedbir için, resmi evraklarla uğraşmak için İzmir’e gelen Habibe, ertesi gün tekrar yola çıkmayı planlarken kız kardeşiyle birlikte  yaşamlarını yitirdiler” dedi. 
 
'İZİN ALDIĞI BİLDİRİLMİŞ  OLSAYDI HAYATTA OLURLARDI'
 
Koruma kararı olan Habibe Çevik’e, Göksel Sağlam’ın izinli olduğu bildirilmiş olsaydı, şu anda  hayatta olacaklarını belirten Aydın, "Daha önce de birçok kez ceza alan sanığın infaz rejiminde suçluları koruyan, kollayan denetimli serbestlikten yararlanmasının bu cinayete teşvik olduğunu düşünüyoruz. 
 
Kadına yönelik şiddetle ilgili hiçbir suçun uzlaştırmaya tabii suçlar kapsamına alınmasını kabul etmiyoruz. Eziyete, işkenceye ve cinayete yol açmaktan, erkeğin kadına eziyet etmesinden, işkence ve cinayet işlemesini kolaylaştırmaktan başka bir işe yaramıyor" dedi. 
 
'ZANLILAR  CEZASIZLIKLA ÖDÜLLENDİRİLİYOR’ 
 
Türkiye’de her gün kadınların erkek şiddetine maruz kaldığını dile getiren Aydın, şöyle devam etti: “Kadınlar tacizlere tecavüzlere uğruyor. Bedeni ve emeği zapturapt altına alınıyor. Yaşam alanlarımızı bize zindan etmeye çalışan erkek egemenliği hayatın her alanında namlularını üzerimize doğrultmuş vaziyette. İstismar eden, cinayet işleyen erkekler hukuki işleme tabi tutulduğunda dahi ya çok komik cezalarla yargılanıyor ya da cezasızlıkla adeta ödüllendiriliyorlar.”
 
‘MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK' 
 
"Bu eril zihniyeti  tanıyoruz ve kabul etmiyoruz" diyen Aydın, “Göksel Sağlam ve tüm kadın katilleri hak ettikleri en ağır cezaları alana kadar mücadele edeceğiz. Bir kadın daha eksilmeyene kadar mücadele edeceğiz. Bu dünyayı kazanana kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Habibe ve Fatma’yı, katledilen bütün kadınları isyanımıza katıp yaşanılabilir, eşit, özgür bir geleceği inşa edeceğiz" diye konuştu.