Diyarbakır’da kadınlar 8 Mart'ın startını verdi

img
DİYARBAKIR - DAKAP üyesi kadınlar, 8 Mart etkinlerinin startını Jiyan Kadın Semt Pazarı'ndaki kadınları ziyaret ederek verdi. Kadınlar daha sonra 114 gündür açlık grevinde bulunan Leyla Güven'i ziyaret etti.
 
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin startını Jiyan Kadın Semt Pazarı'ndaki kadınları ziyaret ederek verdi. Kadınlar, Bağlar ilçesi Bağcılara mahallesi Evrim Alataş Caddesinde kurulan Kadın Semt Pazarında bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Açıklamanın yapılacağı pazar girişine çok sayıda zırhlı araç ve polis konuşlandırıldı. Açıklama öncesi kadınların, “Kadınlar 8 Mart’ta tecride karşı grevde” yazılı pankart açmasına polisler izin vermedi. Kadınlar zılgıt çekerek ve “Jin Jiyan Azadî” sloganı atarak polis engelini protesto etti. 
 
Burada açıklama yapan DAKAP üyesi kadınlara, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Rosa Kadın Derneği Yöneticisi Ayla Akat Ata, HDP’nin Bağlar ve Sur eşbaşkan adayları destek verdi. 
  
‘8 MART’I AKP-MHP FAŞİZİMİYLE KAŞILIYORUZ’
 
Basın açıklamasını okuyan KESK Diyarbakır Şubeler Platformu Kadın Sözcüsü Bahar Yıldırım, AKP iktidarı süresince her sene 8 Martları giderek artan baskı ve faşizm koşullarında karşıladıklarını belirterek, “2019 8 Mart’ını da kadın emeğine, mücadelesine, kazanımlarına ve kadınların yaşam hakkına saldırı koşullarında ancak tüm bunlara karşı dinmeyen kadın direnişi ile karşılıyoruz. Kendi ifadeleri ile ‘profili düşük’ bürokratların biat ettiği ‘Tek Adam’ rejimi ve KHK’lerle ülkeyi yönetmek isteyen AKP-MHP Hükümeti, savaş politikalarıyla ülke ekonomisini iflasa sürüklemiştir. Seçim propagandasını ‘mermi fiyatı’ üzerinden yürüten ve ekonomik kriz her dile getirildiğinde ‘dış güçler, tuzak, mağdur’ safsatalarıyla gündemi geçiştiren hükümet, son üç yılda kadın istihdamını ve kadının ekonomideki varlığını yok etmeyi hedeflemiş, bu uğurda her türlü saldırıyı cezasız bırakmıştır” diye belirtti.
 
‘SUÇ SAHİBİDİR’
 
Bağlar Kadın Semt Pazarı’nda çalışan emekçi kadınlara dönük saldırılar ve pazar tezgâhlarının erkeklerce gasp edilmesi girişimlerinin topluma sirayet eden AKP eril zihniyetinin vücut bulmuş hali olduğunu vurgulayan Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti: “Kelimenin gerçek manasıyla artık evler, sokaklar ve iş alanları kadınlara karşı savaş alanlarına dönüşmüştür. Mobbing, taciz, tecavüz ve ölümle yüz yüze kalan kadınlar için yasaları işletmeyen; Göçmen kadınların hiçbir yaşam güvencelerini sağlamayan; Kadınları ihraç edip işini elinden alan, yeni istihdamda kadınları almamayı teşvik eden; Kürtaj, boşanma, nafaka gibi birçok hukuki hakkını tartıştırıp gasp eden; Ne yiyip ne içeceğine, kaç çocuk yapacağına, hamileyken dışarı çıkıp çıkamayacağına karışan; Nerede nasıl kahkaha atacağına karar verme hakkını kendinde bulan; Kadınların ve kız çocuklarının ölü bedenlerini gömmeye izin vermeyen, günlerce sokakta, derin dondurucularda beklettiren, çırılçıplak teşhir eden; Muhalif kadın politikacıları, akademisyenleri, gazetecileri, feminist ve aktiviteleri cezaevlerine mahkum eden; Ve daha sayabileceğimiz birçok sebepten faşizan politikaların sahibi bu hükümet, kadınlara yönelik saldırılarda sorumluluk ve suç sahibidir.” 
 
‘ONBİNLERCE İNSAN CEZAEVİNDE’
 
Yıldırım, “İktidarda kalmak için seçim propagandalarını ‘Açılım Paketlerinden, Avrupa Birliği Uyum Süreçlerinden, savaş ve çatışmaların bitirilmesini hedefleyen Müzakere Masasından’ milliyetçi, tekçi ve inkârcı söyleme kaydıran AKP-MHP ittifakı ülkede ne ifade özgürlüğü, ne hukuki zemin ne de yaşam hakkı bırakmamıştır. Bunlara karşı söyleyecek sözü olan herkes işinden olma, sürgün, cezaevi veya ölümle tehdit edilmektedir. On binlerce insan ifade ettikleri fikirleri yüzünden cezaevlerinde tutulmakta, giderek artan baskı, şiddet ve işkencelere maruz kalmaktadır. Sivil toplum kuruluşlarının konuyla ilgili raporları 90’ları aratmamaktadır” diye konuştu. 
 
‘AÇLIK GREVLERİ KRİTİK EŞİKTE’
 
Leyla Güven’in, tecrit politikalarına son verilmesi için 114 gündür açlık grevinde olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Leyla gibi demokrasi ve özgür birliktelikle yaşama umudu için mücadele eden, hayatını ortaya koyan yüzlerce kişi Türkiye’nin çeşitli cezaevlerinde ve yurt dışında açlık grevi eyleminde kritik eşiği aşmış durumdadır. Biz kadınlar dünyadan, demokrasiden, eşit ve özgür birliktelikten tecrit edilmeye çalışılan Türkiye toplumunun sesi olan cesur açlık grevi eylemcilerine ve karanlıktan çıkmamızı sağlayan öncülüklerine her daim layık olmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.  
 
Yaşamak için ölmek zorunda bırakılmayı kabul etmediklerini belirten Yıldırım, tüm kadınları eril, tekçi, milliyetçi ve militarist iktidarlara karşı alanlara çağırdı.
 
GÜVEN’E ZİYARET
 
Açıklamanın ardından kadınlar, “Bijî 8’ê Adarê”, “Bijî Berxedana Leyla”, “Jin jiyan Azadî” sloganları atarak pazardaki kadınlara karanfil dağıttı. Grup daha sonra 114 gündür açık grevinde bulunan DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i evinde ziyaret etti.