Katledilen Demir için yürüyen kadınlar yargılandı

  • kadın
  • 16:58 8 Kasım 2023
  • |
img

MÊRDÎN - Kerboran'da "başındaki örtüyü açtığı" gerekçesiyle öldürülen Pakistan Demir için yürüyen kadınlara açılan davanın ilk duruşmasında kadınlar, erkeklerin kadınları katletmeye cesaret etmemesi için yürüdüklerini belirtti.

Mêrdîn'in Kerboran (Dargeçit) ilçesinde 16 Eylül 2022 tarihinde imam nikahlı olduğu ve hakkında defalarca uzaklaştırma kararı verilen Mehmet Emin Öner tarafından “başındaki örtüyü açtığı” gerekçesiyle katledilen Pakistan Demir için 19 Eylül 2022’de yürüyüş gerçekleştiren kadınlar hakkında açılan dava görülmesine başlandı. Aralarında Demir'in annesi, kardeşleri ve ablasının da yer aldığı 10’u kadın 12 kişi hakkında “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme yönetme ve bunların hareketlerine katılma” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Dargeçit Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 

Duruşmada yargılananlar ile avukatları hazır bulunurken, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri de duruşmayı izledi. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada ilk olarak katledilen Demir'in ablası Şafia Demir savunma yaptı. Demir, kardeşinin cenazesine katılmak için İstanbul’dan Kerboran’a geldiğini ve o sırada katliamın etkisinde olduğunu belirtti.  

Ardından savunma yapan Pakistan Demir’in annesi Naime Demir, kızının hesabının sorulmasını istedi. Başka kadınların katledilmemesi için mücadele yürütülmesi gerektiğini ifade eden anne Demir, “Yeter artık başka kadınlar ölmesin. Polisler bize yürüyebileceğimizi söyledi. Hatta bize eşlik edeceklerini söylediler. Valilik izni veya yasaktan bahsedilmedi” dedi.  

Demir'in kardeşi Berivan Demir ise yaptığı savunmasında, polislerin valilik yasağını bildirmediğini ve mezarlığa kadar polislerin de kendilerine eşlik ettiğini ifade etti. Demir, polislerin mezarlık çıkışında istenilen yoldan yürünmediği için kitleye direkt olarak biber gazıyla saldırdığını kaydetti.  

Daha sonra savunma yapan HDP Mêrdîn İl Eşbaşkanı Berivan Bahçeci, katledilen bir kadın olduğu için taziyesine katıldığını ifade etti. Bahçeci, “Bir kadın nerede öldürülürse onun taziyesine giderim” dedi.  

'ERKEKLER CESARET ETMESİN DİYE...'

Yargılanan Cemile Demir Korkmaz da, “Burada tüm taziyelere gideriz. Taziyede kadınlar vardı ve mezarlığa kadar yürümek istediler. Ben de orada onlara eşlik etmek istedim. Erkeklerin bizleri görmesini ve bir daha buna cesaret etmemelerini istedik. Devletin adamı cezalandırması için yürümek istedik. Polisler kadınlara biber gazıyla müdahale ettikten sonra yürüyüşün yasaklı olduğunu söyledi” dedi.

Pakistan’ın kardeşi Mehmet Selim Demir de, “Ablam eşi tarafından vahşice katledilmişti. Bu nedenle evimizde taziye vardı. Taziyeye gelen kişilerle birlikte annemin mezarlığa doğru gideceğini öğrenince onlarla birlikte yürümeye başladım. Polisler yürüyüşün yasak olduğunu söylemedi” şeklinde konuştu. 

Ardından savunma yapan kadınlar, mezarlık ziyaretinde bulunulduğunu ve polislerin müdahale ettiğini ifade etti. 

'KAMU OTORİTESİ KORUYAMADI, KATLEDİLDİ'

Ardından söz alan avukat Ahmet Arıkan, kamu otoritesinin Pakistan Demir'i koruyamadığı için vahşice katledildiğini ifade ederek, Pakistan’ın defalarca koruma kararı aldırmasına rağmen katledildiğini hatırlattı. “Suçta tipiklik” ilkesine değinen Arıkan, suç unsurlarının hangi eylemle, nasıl oluştuğunu sorarak toplantı ve gösteri yürüyüşü kanununu hatırlattı. 

Söz alan avukat Leyla Kaya da, “Pakistan, devletin korumakla mükellef olduğu ve koruyamadığı yaşam hakkı sebebiyle katledildi. Ailesi ve kadınlar mezarlığa gidip dua okuyup ağıtlar okuduğu için burada yargılanıyorlar. Ben bir savunman olarak dosyaya baktığımda utandım. Burada söylenmesi gereken çok şey var. Siz burada katledilen bir kadının ailesini yargılıyorsunuz. Mezarına, taziyeye gittikleri için ailesi ve kadınlar yargılanıyor. Hem ulusal anlamda hem de uluslararası tarafı olduğumuz sözleşmelerde toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüğü var” diye belirterek beraat talebinde bulundu. 

'KADINLARIN KATLEDİLMESİNE YOL AÇAR'

Avukat Gülbin Şahin Dağhan ise, aile nezdinde kadın örgütlerinin cezalandırılmak istendiğini belirterek, "Cezalandırılması gereken kişiler aile ve kadınlar değil, bir şeye dur demek isteyenlere karşı barikat kuranlardır. Onur kırıcı bir durum olmanın dışında bu dava kötü düşünceli insanların önünü açar. Bu dava daha fazla kadının şiddet görmesine ve katledilmesine yol açar. Bu iddianame bir hata ve kabul edilmemesi gerekiyordu. ‘Kadına kalkan eller kırılsın’ demek suç değildir" dedi. 

DURUŞMA ERTELENDİ

Ara kararını kuran mahkeme yargılananlardan Rihan Unay için yakalama kararı çıkarılmasına karar vererek, bir sonraki duruşmayı 21 Şubat’a erteledi.