İSTANBUL - Nurcan Arslan’ın katil zanlısı Abdullah Barış’ın yeniden yargılandığı davada, mahkeme üçüncü kez “tasarlayarak öldürme” suçundan verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını “iyi hal” indirimi uygulayarak, müebbet hapis cezasına çevirdi.
İstanbul Küçükçekmece’de, 2016 yılında Nurcan Arslan’ı katleden Abdullah Melih Barış’a mahkemenin “tasarlayarak öldürme suçundan” verdiği cezanın Yargıtay tarafından 2’nci kez bozulması üzerine failin yeniden yargılandığı davanın duruşması, Bakırköy 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesi Nurcan Arslan’ın yakınları, avukatları, HDP Milletvekili Züleyha Gülüm ve çok sayıda kadın örgütünün katılımı ile adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, “Dün Özgecan Bugün Nurcan yarın hangi can?” pankartı açılırken, kadınlar sık sık “Jîn jiyan azadi” ve “ Nurcan için adalet herkes için adalet” sloganı attı. Açıklamayı kadınlar adına Nurcan Arslan’ın ablası Gülcan Arslan okudu.
'SESİMİZİ DUYURACAĞIZ'
Arslan, kardeşi için adalet aradıklarını belirtti. Yargılama sürecinin adaletsizliklerle dolu olduğunu vurgulayan Arslan, “Hiçbir şey bizi Nurcan Arslan’ın davasını sahiplenmekten alıkoyamayacak. Nurcan Arslan davasında cezanın müebbet hapis olarak kalması için sesimizi duyurmalıyız. Bu karar emsal olabilir unutmamalıyız” dedi.
GÜLÜM: KADINLARA GÖZDAĞI VERİLİYOR
Katillerin cezasız bırakılmaya çalışıldığını ve kadın katliamlarının önünün açıldığını bunu Nurcan’ın faili Abdullah Melih için Yargıtay’ın kararı bozmasında da gördüklerini ifade eden HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, “Bir kadın katilinin cezasız kalması sadece ona yönelik bir karar değildir, bütün kadınlara gözdağı vermek, susturmaktır. Patriyarkal sistem iktidar tarafından korunuyor. Katledilen kadınların sayısını tutamaz olduk. Balkondan düştü diye şüpheli kadın katliamları yaşanıyor ama bizler düşmediklerini biliyoruz. Davalara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Kazanan biz olacağız, kadın özgürlük mücadelemiz kazanacak” diye konuştu.
Açıklamanın ardından başlayan duruşmada Nurcan Arslan’ın ailesi, avukatları ve kadınlar hazır bulunurken, fail Abdullah Melih Barış tutuklu bulunduğu Tokat T Tipi Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Fail Barış savunma yaptı.
Daha sonra söz alan Nurcan Arslan’ın yakınları, mahkemenin müebbet hapis cezasında direnmesini ve failin en ağır ceza ile yargılanmasını talep etti.
'KARAR HUKUKTAN YOKSUN'
Yargıtay’ın bozma ilanındaki gerekçelerini ret ettiklerini, mahkemenin daha önce verdiği cezada direnmesi gerektiğini ifade eden avukat Sezin Uçar, Yargıtay’ın hukuki gerekçelerle kararı bozmadığını dile getirdi. Uçar, “Yargıtay hususların tekrardan değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Deliller tekrardan değerlendirildi ama kararda değişiklik yapılmamasına karar verildi. İkinci bozma kararında hukuki gerekçe gösterilmeden bozma kararı düzenlemiş, karar hukuktan yoksun. Suçun tasarlanarak işlendiği çok açıktır. Sanığın maktulün yanına silahla gitmesi, Nurcan’ı tehditleri ile oraya getirmesi dahi suçun tasarlandığına kanıttır” dedi.
Avukat Filiz Aydın da “İnsan arkadaşıyla buluşmaya ruhsatsız silah ile gitmez. Tanıkların ifadesine de bakıldığında tasarlama çok açık” diye konuştu.
'ÖLDÜRÜLMEYE DEVAM EDİLİYOR'
Failin daha önce muhtar olduğunu, yani ruhsatsız silahla yolculuk yapmanın cezaya tabi olduğunu bilmesine rağmen, Arslan’ı katletmek için bunu göze aldığına dikkat çeken avukat Gülhan Kaya, “Yargıtay her şey ortadayken tasarlama olmadığını iddia ediyor. Nerede kadın cinayeti varsa ‘iyi hal indirimi’ ve ‘Tasarlama’ tartışıyoruz. Bunları tartıştıkça kadınlar öldürülmeye devam ediyor. İyi hal indirimi yapılmamalı” diye belirtti.
'ERKEKLERİ CESARETLENDİRMEYİN'
Yargıtay’ın bozma kararının hukuki gerekçeden yoksun olduğunu mahkemenin kararında direnmesi gerektiğini ifade avukat Dilek Yılmaz, “Takdir indirimi söz konusu değildir. Erkeklerin ‘vururum 5 yıl yatar çıkarım bana bir şey olmaz’ mantığı var. Onun için mahkeme vereceği kararla erkekleri cesaretlendirmesin” ifadelerini kullandı.
'TASARLAYARAK ÖLDÜRME' SUÇUNDAN YARGILANACAK
Savunmaların ardından mütalaasını açıklayan iddia makamı failin “ tasarlayarak öldürme suçundan” cezalandırılmasını ve adli kontrol şartlarının yetersiz kalacağından dolayı tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi ancak kararda “iyi hal” hükümleri uygulayarak cezayı müebbet hapis cezasına çevirdi.
4 Aralık 2020’de görülen karar duruşmasında da faile “ağırlaştırılmış müebbet hapis” cezası verilmiş, kararda yine indirim uygulanarak ceza “müebbet hapis” cezasına çevrilmişti.