Uluslararası bir komployla 9 Ekim 1998’de Suriye’den çıkmak zorunda bırakılan ve 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye teslim edilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, 22 yıldır İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi’nde tecrit altında tutuluyor. Ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi engellenen Öcalan’dan, 25 Mart 2020’den bu yana ise haber alınamıyor. Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri haber alınamayan Öcalan’la bir an önce temasın sağlanması ve üzerindeki tecridin son bulması çağrısında bulundu. 

 

Öcalan’ın fikirlerinden korkulduğu için üzerinde tecridin uygulandığını belirten Urfa Barış Anneleri’nden Emine Yaşar, Öcalan’ın haklılığının her geçen gün daha iyi anlaşıldığını ifade etti. İnsanların bu haklılığı gördüğünü, iktidarın Öcalan’ın sesinin bu sebeple dışarıya çıkmaması için tecridi derinleştirildiğini ifade eden Yaşar, “Bu tecrit sadece Öcalan’a uygulanmıyor. Bizler de tecrit altındayız. Sürekli bir korku içerisindeyiz. Öcalan tecrit altında tutuluyor, ruhumuz da onunla orada tutuluyor. Bu tecrit son bulduğunda huzur buluruz ve özgür oluruz” dedi.  

 

'FİKİRLERİNDEN KORKUYORLAR'

 

Barış Annesi Garip Yeşil de Öcalan’ın fikirlerinden ve ideolojisinden korkulduğu için tecrit uygulandığını söyledi. Öcalan şahsında bütün Kürtlere tecridin uygulandığını dile getiren Yeşil, “Biz barış anneleri olarak bu tecridi kabul etmiyoruz. Bir an önce bu tecridin son bulmasını istiyoruz. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız ve bu tecridi kıracağız” ifadelerini kullandı. 

 

'BİZLER KAZANACAĞIZ'

 

Bütün dünyanın tecrit karşısında sessizliğe gömüldüğünü dile getiren Yeşil, şöyle devam etti: “Çünkü uluslararası güçler bir birinden menfaat bekliyorlar. Uluslararası güçlerin sessizliğine karşı Kürtler bu kirli tecrit karşısında birlik olmalı ve demokrasi mücadelesi vermeli. Benim çağrım dört parçada bulunan Kürtler ve Kürt kadınına; mücadelenin ağırlığı kadınların omzuna düşüyor. Mücadele etmeden hiçbir zaman tecrit sonlanmaz. Bunun için mücadele edeceğiz ve sonunda bizler kazanacağız.”

 

TECRİDİN NEDEN OLDUKLARI 

 

Tecridin sadece İmralı Cezaevi'nde uygulanmadığını, herkesin tecrit altında olduğunu dile getiren Barış Annesi Hadle Oğur, İmralı’daki tecrit son bulmadığı sürece halklar üzerindeki tecridin de sonlanmayacağını söyledi. Tecridin kalkması ile halkların da özgürleşeceğini belirten Oğur, “Türkiye’de yaşanan sorunların temelinde tecrit var. Ekonomik krizin olması, savaşın bu kadar derinleşmiş olması hep tecritten kaynaklı. Öcalan’la görüşme yapılmadığı için savaş derinleşiyor. Öcalan’la görüşülse savaş da biter. Bunun için tecrit bir an önce kalkmalıdır. Tecrit son bulduğunda bütün sıkıntılar da biter” dedi. 

 

'DERDİMİZ ÖZGÜRLÜK VE BARIŞ' 

 

AKP’nin iktidarını sürdürmek için İmralı’daki tecridi derinleştirip savaşı büyüttüğünü ifade eden Oğur, “Bunun üzerinden de onlarca kişiyi gözaltına alıp tutukluyorlar. Öcalan’ın ailesiyle, avukatlarıyla görüşme ve telefon etme hakkı var. Hani, neden bu hak kullandırılmıyor? Dünyanın hiçbir yerinde bu haksızlık yoktur. Biz Barış Anneleri olarak bu tecridin kaldırılmasını istiyoruz. Tecrit kırılıp Öcalan bırakılırsa bütün sıkıntılar biter. Bizim tek derdimiz özgürlük ve barış” diye konuştu.

 

MA / Ferhat Çelik