‘Yargıya değil kadının örgütlü gücüne güveniyoruz’

  • kadın
  • 09:00 15 Nisan 2021
  • |
img

ANKARA - İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının ardından kaygılarının arttığını belirten Ankara’daki kadınlar, yasalara değil kadınların örgütlü gücü ve sosyal medyadaki dayanışmaya güvendiklerini söyledi.

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı tepkiler de eylemler de sürüyor. Bulundukları her alanda Sözleşme’ye sahip çıkan kadınların, kararın ardından kaygılarıyla birlikte mücadele kararlılıkları da arttı. Ankara’nın Çankaya ilçesindeki Sakarya Meydanı’nda mikrofon uzattığımız kadınlar, artık yasalara değil örgütlü mücadeleye güvendiklerini vurguladı. 
 
KORUYACAK YASA YOK
 
Nazmiye Kaya, kadınların her türlü tehlikeyle karşı karşıya bırakıldığını belirterek, “Yolda yürürken, işten eve dönerken tacize, tecavüze ya da saldırıya uğramayacağımın bir garantisi yok. Bunun karşısında beni koruyacak her hangi bir yasa da yok. Failler tutuklanıp belli bir süre sonra tekrar salıverilecekler ve suç her seferinde artarak devam edecek. Hiç birimiz güvence altında değiliz. İstanbul Sözleşmesi uygulansın diye beklerken, kaldırılmasına çok üzüldük. Bu yüzden bu karardan bir an önce cayılıp tekrar yürürlüğe konulması taraftarıyım” dedi. 
 
SUÇ İKTİDARIN 
 
Çekilme kararını “kadın düşmanlığı” olarak değerlendiren Feriha Oray, “Sokağa çıktığımızda korkuyoruz. Güvencesiz hissediyoruz. Çocuklarımızın, torunlarımızın can güvenliğinden dahi korkuyoruz. Bu hükümet başta durduğu müddetçe bu böyle devam edecek. Hep sindirme politikası güdüyorlar. Kadınlara da muazzam bir düşmanlıkları var. Her şeye ‘eyvallah’ diyen insanlar istiyorlar” diyerek sitem etti.  
 
DEVLETE GÜVEN YOK 
 
Sözleşmeden çekilme kararının şiddet gören kadın ile empati kurulmadan verildiğini dile getiren Dilan Naz Akyüz, “Burada bir çok eylemde bulunduk. Bunların hiç biri umursanmadı. Hepsinin gözlerine perde inmiş” ifadelerini kullandı.  Seslerini duyurmaya çalıştıklarını ancak güvende hissetmediklerinin altını çizen Akyüz, “Sokağa çıktığımda başıma bir şey gelirse sadece kadınlar ve sosyal medya üzerinden hakkımın aranacağını biliyorum. Bunun dışında devlet tarafından pek bir güvencem yok. Her an her şey olabilir ve bir şey olduğunda kimsenin konuşma hakkı kalmadı. İşte bu yüzden el ele bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Protestolar yapıyoruz”  diye belirtti. 
 
SÖZLEŞMEDEN NEDEN ÇIKILDI?
 
Kararla birlikte şiddet faillerinin cezasız kalacağına dikkati çeken Yasemin Karayağız da, şöyle dedi: “Sözleşmesinin feshedilmesiyle korkumuz arttı. Yapılması gereken onca şey varken neden sözleşmeden çıkıldı? Sosyal medyada ‘12Nisan’ etiketiyle paylaşımlar yapılmıştı. Bu paylaşımlarla tecavüz ve taciz olayları meşrulaştırılmaya çalışıldı. Bunlara ‘şaka’ denildi ama biliyoruz ki her şakanın altında bir gerçeklik yatar.” 
 
Akşam çöp atmaya inerken, hatta evde otururken dahi başına bir şey gelecek korkusuyla yaşadığını söyleyen Büşra Yaşar ise, şiddeti önlemeye yönelik yasaların işletilmesini istedi.