Mor Dayanışma: Kadın Dayanışma ağlarımızı kuruyoruz

  • kadın
  • 17:07 1 Kasım 2020
  • |
img

İSTANBUL - Mor Dayanışma, "Hayatımız, haklarımız, özgürlüğümüz saldırı altında. Güvende değiliz, birbirimizden güç alıyor, kadın dayanışma ağlarını kuruyoruz" forumunda kadınlarla bir araya geldi.

Mor Dayanışma, Şişli'de bulunan Teşvikiye Mahallesi'nde "Hayatımız, haklarımız, özgürlüğümüz saldırı altında. Güvende değiliz, birbirimizden güç alıyor kadın dayanışma ağlarını kuruyoruz" başlıklı forum düzenledi. Forumun yapıldığı alana, “Güvende değiliz birbirimizden güç alıyor kadın dayanışma ağını kuruyoruz “ pankartı asılırken kadınlar yoğun katılım gerçekleştirdi.

'KRİZİ GÖRMEMİZ GEREKİYOR’

İlk olarak sözü alan Mor Dayanışma Sözcüsü Cemile Baklacı, Türkiye’de gün geçtikçe baskı aygıtlarının çoğaldığı ve bunun kadınlar üzerinde ciddi kadın kıyımlarına ulaştığına dikkat çekti. Baklacı, “Sadece söylemsel kadın cinayetlerinden bahsetmiyoruz, bunun çok somut olarak örnekleri var. Politik hamleler sonucunda, kadın cinayetlerinin, şiddetin, çocuk istismarının, hayvan tecavüzlerinin, LGBT’ye karşı düşmanlığın inanılmaz arttığını biliyoruz. Bütün bunların sonuçlarını da hep beraber yaşıyoruz. Bunlara karşı bir araya geleceğiz” dedi.

‘İKTİDARIN ADIM ATMASI LAZIM’

Ardından söz alan Avukat Şükran Eroğlu, kadın hareketinin Türkiye’ye katkı sağlayacağı çok şey olduğunu belirterek, uluslararası anlaşmalara imza atıldığını fakat ülkenin bir kadın politikasına ihtiyacı olduğunun altını çizdi. Eroğlu konuşmasının devamında İstanbul Sözleşmesi’ne de değinerek, “Kadının şiddetten korunması ve şiddetsiz bir toplumun oluşması için yapılmış sözleşme var ortada. Fakat bu sözleşmeyi kabul etmemek için ‘aile düşmanı söylemler var ortada’ diyerek sözleşmeye karşı bir cephe oluşturdular. Biz de o cepheye karşı kadın kimliğimiz ile ve örgütlülüğümüz ile bugün buradayız” diye belirtti.

‘KIZ KARDEŞLERİMİZİN ÖZGÜRLÜĞE KANAT ÇIRPMASINI İSTİYORUZ’

İkinci oturumda söz alan Şişli Mor Dayanışma üyesi Rojda Aksoy, bugüne dek elde edilen kadın kazanımlarına karşı saldırılara dikkat çekerek bu durumun kadınları sindirmek üzerine gerçekleşen bir politika olduğunu söyledi. Aksoy devamla, “Fiilen bir hukuk devletinde yaşıyoruz ama devlet kendi iktidarını sürdürmek isteyen çıplak bir şiddet mekanizmasına döndü” dedi. Sosyal medya ve sokaklarda dayanışma ağı nedeniyle birçok kadınla tanıştıklarını ifade eden Aksoy, “Biz tanıştığımız kadınlarla ortak bir yaşam paylaşıyoruz. Kuruluş sürecimizden beri tüm kadınları kapsamaya çalışıyoruz. Daha fazla kız kardeşimizin özgürlüğe kanat çırpmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘GÜCÜMÜZÜ BUGÜNDEN ALIYORUZ’

Nurtepe Mor Dayanışma üyesi Ezgi Gürer ise 1 Kasım Dünya Kobane günü nedeniyle kadın kurtuluş mücadelesinde yaşamını yitiren kadınları anarak sözlerine başladı. Gürer, “Gücümüzü bugünün tarihi sebebinden alıyoruz, kadınlarla yan yana geliyoruz, yaşamın her yanında var olduğumuzu hatırlatıyoruz” dedi. Kovid-19’un kadınlar üzerinde yarattığı baskıya dikkat çeken Gürer,  “Salgına karşı ev içi isyanımızı sokaklara taşıyacağız, bunun için dayanışma ağlarımızı kurmaya başlıyoruz” dedi.

‘ÇALINAN TARİHİMİZİ HATIRLATACAĞIZ’

Şişli Mor Dayanışma üyesi Gamze Özkök de, kadınlara çaresizliğin dayatıldığına dikkat çekerek, “Salgın döneminde kadın dayanışma ağının elzemliğinin farkına vardık. Artık karar mekanizmalarında kadınlar olarak kendimizi var etmeliyiz. Çaresizliğe karşı kolektif bir kadın dayanışma ağı kurmak üzere hukukçulara çağrıda bulunuyoruz. Kadınların çalınan tarihinin yeniden hatırlatmak amacıyla kültür sanat komisyonları kurmaya çalışıyoruz. Bunların yanı sıra öz savunma ve bilinç atölyeleri yapıyoruz, tüm kadınlara da açık çağrımızdır” şeklinde konuştu.

Forum, söz alan kadınların konuşmalarının ardından zılgıt ve sloganlarla sona erdi.