COLEMÊRG - Gazeteci Rabia Önver’le dayanışmak için yürüyüş düzenleyen Gever’deki siyasi parti ve STÖ’ler, Önver’in tüm Türkiye’de bilinen ama konuşmaktan çekinilen gerçekleri ifşa ettiğini vurguladı.
Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde Rabia Önver’in yaptığı fuhuş ve uyuşturucuyu yaygınlaştıran yapılanmalara ilişkin haberinin ardından evine düzenlenen polis baskınına ilişkin Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Gever ilçe örgütü basın açıklaması düzenledi. Gever’de çarşı merkezinde yapılan açıklamaya siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce kişi katıldı.
Açıklama öncesi kitle DEM Parti Gever ilçe örgütü binası önünden, açıklamanın yapılacağı çarşı merkezindeki Zagros İş Merkezi önüne kadar yürüdü. Yürüyüşte sık sık, “Özgür basın susturulamaz”, “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları atıldı.
Açıklama metnini okuyan DEM Parti Colemêrg İl Eşbaşkanı Hümeyra Armut, devletin bir kez daha gerçeği karartmaya çalıştığı politikalarla karşı karşıya olduklarını belirterek, JİNNEWS muhabiri Önver’in haberleri nedeniyle hedef alındığını belirtti.
Önver’in haberinde deşifre ettiği yapılanmaya işaret eden Armut, “Bu gerçekler, devletin derin yapıları tarafından gizlenmeye çalışılan bir savaşın parçasıdır. Özel savaş uyuşturucuyla, fuhuşla, Kürt gençlerini yozlaştırma politikalarıyla yürütülüyor. Rabia arkadaşımız, bu savaşın kirli yüzünü gözler önüne serdi. Ancak Rabia’nın bu cesur haberi, devleti rahatsız etti. Gerçekleri araştıran bir gazeteciye sahip çıkmak yerine, onun evini bastılar, dijital materyallerine el koymaya kalktılar, hakkında yakalama kararı çıkardılar. Devlet, bu çetelerin arkasında kimlerin olduğunu araştırmak yerine, bu çeteleri ifşa eden Rabia’yı susturmayı seçti” dedi.
ÖZEL SAVAŞIN PARÇASI
Söz konusu yapılanmanın devletin Kürt halkına karşı yürüttüğü özel savaşın bir parçası olduğunu ifade eden Armut, “Rabia’nın soruları, bu kirli savaşın yüzüne tutulmuş bir aynadır. Hakkari’deki uyuşturucu ve fuhuş çetelerini kimler koruyor? Devletin hangi kademeleri bu işin içinde? Bu sorulara cevap vermesi gerekenler, Rabia’ya yönelik baskı ve sindirme operasyonunu başlattı. Yapılan baskın, yalnızca Gazeteci Önver’e değil, halkın gerçekleri öğrenme hakkını da hedef alıyor. Çünkü Rabia'nın ortaya çıkardığı kirli ilişki ağları, sadece yerel bir mesele değil, Kürt halkının yıllardır maruz kaldığı baskıcı uygulamaların bir yansımasıdır. Özgür basına saldırılar, Kürt halkını sindirmeye yönelik bu politikanın bir uzantısıdır. Bugün Rabia’nın evine yapılan baskın, Kürt gençlerini yozlaştıran, fuhuş ve uyuşturucu bataklığına iten karanlık odakların üzerini örtme çabasıdır. Elbette, baskılarınız, tutuklamalarınız, işkenceyle yaptığınız gösteriler ve korkutma politikalarınız özgür basını susturamayacak” dedi.
‘HALKIN GÖZÜ KULAĞI OLMAYA DEVAM EDECEK’
Özgür basının kalemini kırmaya ve gazetecilik mesleğini suç gibi göstermeye çalışanların bir kez daha hüsrana uğrayacağını söyleyen Armut, “Bizler, bu saldırıların, gazetecilerin gözaltına alınmasının ve sansür girişimlerinin halkın haber alma hakkına doğrudan bir saldırı olduğunun farkındayız. Rabia Önver’in ortaya çıkardığı gerçekler, yalnızca Colemêrg’te değil, tüm Türkiye’de bilinen ama konuşulmaktan korkulan bir gerçeği ifşa etmiştir. Kürt gençlerini uyuşturucu ve fuhuş bataklığına sürükleyen karanlık güçlerin varlığı artık gizlenemez. Asıl yapılması gereken, gazetecileri değil, bu karanlık çeteleri koruyan, destekleyen yapıların üzerine gitmektir. Bu baskınlar, tutuklamalar, tehditler Özgür Basını susturamaz! Basın emekçileri, gerçekleri yazmaya devam edecek. Gazete binalarının bombalandığı, gazetecilerin katledildiği dönemleri unutmuyoruz. Ama tarih de gösterdi ki, hakikati yazanların sesi asla kesilemedi. Bugün de Rabia Önver gibi cesur gazeteciler, halkın gözü kulağı olmaya devam edecek” diye ifade etti.
‘HAKİKATİ YAZANLAR ASLA YALNIZ DEĞİLDİR’
Gazeteci Önver’in yanında olduklarını ifade eden Armut, “Rabia’nın kalemi yalnız değildir. Baskılarınız karşısında bir adım geri atmayacaktır. Bizler, bu topraklarda hakikati yazanların mirası büyüterek geleceğe taşıyan arkadaşlarımızı asla yalnız bırakmayacağız. Son olarak Apê Musa’yı, kalemini yerde bırakmayan, aramızda olmayan tüm özgür basın emekçilerini özlemle anıyoruz. Gazetecilik suç değildir, özgür basın susturulamaz” dedi.
‘MÜCADELEMİZ SÜRECEK’
DEM Parti Colemêrg milletvekili Onur Düşünmez de Gazeteci Önver’in evine yapılan baskına tepki göstererek, yapılan baskının temel nedeninin Colemêrg’te yer edinmek isteyen yapılanmaların kirli ilişkilerini ortaya çıkarması olduğunu vurguladı.
Baskılara rağmen Özgür Basın’ın geri adım atmadığını dile getiren Düşünmez, “Özgür basın mücadelesi Apê Musa’dan bu yana 32 yıldır büyük kararlılıkla sürüyor. Halkın haber alma yetkisini engellemek isteyenler, iyi bilmelidir ki 1990’lı yıllarda boyun eğmeyen özgür basın bu süreçte kimseye boyun eğmeyecektir. Son bir kişi kalsa bile özgür basın geleneğini sürdürecektir. Kirli savaş politikalarını ve faşizmi Colemêrg halkının iradesine sindirmek isteyenler, kaybedecekler ve yenilecekler. Mücadelemiz sonuna dek sürecek. Özgür basın emekçileri yalnız değildir. Onların mücadelesinin yanındayız. Hiç kimse özgür basını susturamayacaktır” dedi.
Açıklama, “Özgür basın susturulamaz” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganlarıyla son buldu.