DİYARBAKIR – KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, yaptıkları açıklama ile darbecilere karşı çıkarılıp, muhaliflere karşı kullanılan KHK’lerle işinden edilen üyeleri görevlerine iade edilene kadar mücadele edeceklerini duyurdu.
KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, 2016’dan itibaren Türkiye’de yürürlüğe giren Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) yol açtığı hak ihlallerine ilişkin Sanat Sokağı’nda basın açıklaması yaptı.
“KHK’lar gidecek, biz kalacağız” yazılı pankartın açıldığı açıklamada konuşan Büro Emekçileri Sendikası (BES) Diyarbakır Şube Başkanı Suphi İzol, 2016 yılında yapılan darbe girişimi nedeniyle çıkarılan KHK’lerin muhaliflere yönelik bir baskı aracı olarak kullanıldığını ifade etti.
İzol, “anti-demokratik” olarak tanımladığı 1982 Anayasası’nın bile bugün rafa kaldırıldığını ifade etti.
‘KHK’LAR MUHALİFLERE UYGULANDI’
Ülkede bugün “tek parti rejimi”ne dönüştüğünü, seçimlerde milyonların seçim hakkının ortadan kaldırıldığını vurgulayan İzol, savaşın suç olarak görüldüğü bir dünyada, ülkede barış talebinde bulunan insanların gözaltına alınıp tutuklandığını söyledi. İzol, “16 yıllık AKP iktidarı boyunca ülkeyi beraber yönettikleri cemaatle iktidar çatışmasında kaynaklı 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişimi ve sonrasında 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL ile bir kez daha ülke karanlığa gömüldü. İlan edilen OHAL’in kapsamı darbe olması gerekirken, bir anda muhalif ve demokrasi savunucularına yönelmiştir. Ülke KHK’lerle yönetilmeye başlanmış, parlamento saf dışı edilmiş, demokrasi ve hukuk askıya alınmıştır. Üç yıl önce bugün birbirini ardınca çıkarılan KHK’lardan biri olan 675 sayılı KHK ile binlerce kamu emekçi işinden edildi” ifadelerini kullandı.
OHAL KOMİSYONU
İzol, OHAL Komisyonu’nun ise bir oyalama komisyonu olduğunu, iktidarın bu komisyonu kendi rejimini oluşturmak için zaman kazanma aracı olarak kullandığını vurguladı.
İzol, “OHAL Komisyonu kendini yargı yerine koyarak yüzbinlerce kamu emekçisinin haklarını gasp ederek, hem demokrasinin hem de hukukun ciddi yara almasına sebep oldu. İncelenen dosyalara bakıldığını nasıl bir hukuk ve demokrasi katliamının yapıldığı gözler önüne serildi. Hiçbir hukuki gerekçe olmadan 126 bin 200 başvurudan 92 binini karara bağlandı. 25 Ekim 2019 tarihi itibariyle verilen karar sayısı (8.100 kabul, 83900 ret olmak üzere) toplam 92 bindir. Bu kararların yüzde 90’ı civarında kamu emekçisinin dosyası reddedildi” dedi.
İzol’un bütün üyeleri görevlerine iade edilene kadar bu hukuksuzluklar karşısında mücadele kararlığı içinde olacaklarını belirttiği açıklama atılan “Direne direne kazanacağız” sloganı eşliğinde son buldu.