İşten çıkarılan Koçlu: Tek yol örgütlenmek

img
İSTANBUL- Çalıştığı fabrikadan “kriz var” gerekçesiyle işten çıkarılan yüzde 54 engelli Burcu Koçlu, fabrika önünde eyleme başladı. Koçlu, “Köle koşullarını değiştirmenin tek yolu örgütlenmektir” dedi.
 
Başakşehir İkitelli’de bulunan Mutlusan Elektrik fabrikasında 5 buçuk aydır çalışan Burcu Koçlu, "kriz var" gerekçesiyle 21 Eylül’de işten çıkarıldı. Kas hastalığı nedeniyle yüzde 54 engeli bulunan Koçlu, fabrikada yaşanan hak ihlallerine ve işten çıkarılma nedenlerine ilişkin konuştu. 
 
‘KULLAN AT MANTIĞI VAR’
 
İŞKUR üzerinden engelli kadrosuyla 5 ay önce işe başladığını belirten Koçlu, işe ilk girdiğinden bu yana fabrikada sürekli işçilerin çıkarıldığını söyledi. Koçlu, “İşe ilk girdiğimde her ay işten çıkarılmalar oluyordu. Kriz söylemleri başladığından bu yana her Cuma 5-6 kişiyi atmaya başladılar. İşçiler ‘Bu Cuma kim işten çıkarılacak’ korkusuyla çalışıyor. Kimse göze batmamak için uğraşıyor. Çünkü kiralar arttı, faturalara zam geldi. İşini kaybederse geçinememekten korkuyor insanlar. Daha önceden verdikleri bayram paralarını bu sefer vermediler. Yavaş yavaş baskılar artmaya başladı. Patronlar herkese istediğini yaptırabileceği bir ortam yaratmaya çalışıyor” diye konuştu. Yönetimin işe alımlarda iki ay deneme süresi uyguladığına dikkat çeken Koçlu, deneme süresinin bitmesine bir kaç gün kala işçinin işten çıkarıldığını dile getirdi. 
 
‘2 BUÇUK SAAT PATRONUN CEBİNE GİDİYOR’
 
Fabrikada yaşanan hak ihlallerine değinen Koçlu, “Günde 10 buçuk saat fabrikadayız. Molalarımız toplamda bir saat. Yarım saat yemek molamız var. Onda da yemek kuyruğu bekliyoruz.  Günde 8 saat çalışmış gösteriyorlar. Ama günün 10 buçuk saati fabrikadayız. 2 buçuk saat patronun cebine gidiyor. Maaş bordrosu vermiyorlar. Bu nedenle ne kadar kesintiniz olduğunu göremiyorsunuz. Engelli olduğum için sık sık hastaneye gitmem gerekiyor. Rapor olsa da ücretimden de sigortam da kesiyorlar. Bin 600 TL değil bin 400 TL ancak alabiliyordum” diye belirtti. 
 
Engelli bir işçi olarak birçok sorun yaşadığını ifade eden Koçlu, “Son hafta hastanede damar yolu taktıkları için kollarım ağrıyordu. Bu yüzden yerimi değiştirmelerini istedim. Çünkü kasa, koli kaldırmam gerekecekti. ‘Bakarız’ dediler. Yerimi değiştirmediler. Bunun gibi pek çok sorun yaşadım” dedi.
 
‘EN ÇOK ETKİLENEN KADINLAR’
 
Kadın işçilerin erkeklerden daha çok zorluklar yaşadığının altını çizen Koçlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim tanımlı işimiz montaj. Fakat kadınların çalıştığı bölümde temizlik elemanı olmadığı için bölümün temizlik işlerini kadınlara yaptırıyorlar. Erkeklerin bölümünde temizlikten sorumlu bir kişi var. Kadınlara tanımlı olmayan bir iş yaptırdıkları için yasalara aykırı davranıyorlar. Bu işi yaparken bone, eldiven, maske verilmiyor. Bacağında protez olan bir arkadaşa bile süpürge işini yaptırıyorlar.”
 
İşten çıkarılmalarda öncelikle kadınların işten atıldığına vurgu yapan Koçlu, kadın çalışanların yarı yarıya düştüğünü söyledi.
 
‘PATRON KENDİ MASRAFINDAN KISMIYOR’
 
Krizin faturasının işçilere ödetilmeye çalışıldığına dikkat çeken Koçlu, “Patronların kriz döneminde villalarını, araçlarını sattıklarını duymadık. Kendi sayfalarından tanıtımlarını yapmaya devam ediyorlar. Fabrikaya misafirlerini getiriyorlar. Bizim masalarımızı gasp ediyorlar. Yemek saatlerimiz uzuyor. Bunları yaparken masraflarından kaçmayan patronlar, işçileri işten çıkararak masraflarını kısıyor” dedi.
 
‘SESSİZ SEDASIZ GİTMEK İSTEMEDİM’
 
İşten çıkarıldığında durumu protesto ettiğini anlatan Koçlu, işten çıkarılmaların sessiz sedasız olduğunu belirtti. Sessizce gitmek istemediğine vurgu yapan Koçlu, şunları dile getirdi: “İnsan Kaynakları işten çıkarıldığımı tebliğ ederken çok üzgün olduğunu, olası bir durumda ilk beni işe alacaklarını söyledi. Kapıdan çıkarken ‘ben işten atıldım bu durumu protesto ediyorum’ diye seslendiğimde aynı kişi üzerime yürüyerek, ağzımı kapatıp, susturmaya çalıştı. Bu bize patronun gerçek yüzünü gösteriyor. Ben de sessiz sedasız çıkmak yerine onların gerçek yüzünü su yüzüne çıkarmaya çalıştım. Daha önceden de arkadaşlara yapılan hak ihlallerini anlatıyordum. İşçilere alternatifimiz olduğunu sessiz kalmamamız gerektiğini göstermek istiyorum. Bir yandan da patronlara bir işçiyi bu kadar kolay kapının önüne koyamayacağını, bir insan yaşamının olduğunu göstermek istiyorum.” 
 
‘DÜZENİ KIRMANIN YOLU ÖRGÜTLÜ MÜCADELEDİR’
 
Çalıştığı fabrikadaki sorunların birçok yerde yaşandığının altını çizen Koçlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Köle gibi çalıştırılıyoruz. Sessiz kaldığımız için bunları yaşıyoruz ve işten çıkarılıyoruz. Bireysel kurtuluş, kurtuluş değildir. Ancak bir arada olabilirsek bu köle koşullarını değiştirebiliriz. Bu düzeni kırmanın tek yolu örgütlü mücadeledir. Çıkışta yaptığım sesleniş işçiler, tarafından olumlu karşılandı. Fabrika önünde olmaya bildiriler dağıtmaya devam edeceğim. Tüm işçilere çağrım örgütlenmektir.” 
 
MA / Melike Ceyhan