MANİSA - Ekonomideki dalgalanma nedeniyle isyanda olduklarını söyleyen Manisa esnafı, "Dükkanları kapatıp devletin eline vereceğiz, ‘alın siz işletin’ diyeceğiz” tepkisinde bulundu.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Gazetesi’nde yayımlanan açılış-kapanış ilanlarına göre, 2022 yılı boyunca 99 bin 706 esnaf kepenk kapatırken, 333 bin 235 yeni esnaf sicil kaydı yaptırıp işyeri açtı. Bu verilerle birlikte 2021 yılına göre yeni açılan işyeri sayısı yüzde 15,9, kapanan işyeri sayısı ise yüzde 22,9 artış gösterdi. Derinleşen ekonomik krizle birlikte halk temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanırken, esnaf ise biriken borçlar ve Türk Lirası’nın döviz kuru karşısında değer kaybetmesi ile iş yapamaz noktaya geldi. Temel gıda malzemeleri başta olmak üzere birçok sanayi ürününün ithal edilmesi ve üretime yeterli teşvik verilmemesi, halkın alım gücünün düşmesine neden oluyor. Ekonomik krizden en çok etkilenen kentlerin başında gelen Manisa’da, esnaf iş yapamaz noktaya geldiklerini ve kepenk kapatacaklarını söyledi.
HER GÜN ZAM
Yunus Emre İlçesi Horozköy Mahallesi'nde lokanta işleten Cevdet Işık, iş yerinin 400 kişilik olduğunu ancak yaşanan ekonomik krizden dolayı müşterilerinin olmadığını söyledi. Işık, “Kovid sürecinden sonra birçok şey değişti. Bu durum insanların cebine de yansıdı. Son dönemde her gün zam geliyor. Manava, kasaba gittiğimizde ürünleri her hafta yeni bir zamla alıyoruz, bizde bu fiyatı menülerimize yansıtmak zorunda kalıyoruz. Böyle olunca da halk bize tepki gösteriyor. Biz buna cevap da veremiyoruz. Burada ailece çalışmamıza rağmen yetiştiremiyoruz. Şu an dışarıdan birini çalıştıracak durumumuz yok” dedi.
‘SORUMLUSU İKTİDAR’
Her güne zam stresiyle başladıklarını dile getiren Işık, ekonomide kötü gidişata neden olan politikaları eleştirdi. Işık, “Bir çayın kilosu 150 liraya yaklaşmış. İnsanlar bir çay içemeyecek duruma geldi. Çay içemeyen insan, nasıl gelip burada yemek yiyecek. Bu durum bizi de perişan ediyor. Seçimden sonra işlerimiz yüzde 80 azaldı. Günlük 5-6 bin ciro yaptığım yerde, şu an 2 bin lira yapamıyorum. Bunun sorumlusu iktidar” diye belirtti.
ESNAF İSYANDA
Horozköy Mahallesi kıraathane işletmecisi Yalçın Karakuş, zamlar nedeniyle kepenk kapatma noktasına geldiklerini söyledi. Zamlar nedeniyle müşterilerin tepkisini aldıklarını belirten Karakuş, “Çaya, şekere her gün zamlar yapılıyor. Buraya soğuk içecek alıyorum, kimse alamıyor. Gelen müşteriler artan fiyatlara tepki gösteriyor. Her geçen ay hesaba bakıyorum, doğal gaz, su, elektrik, farklı oluyor. Artık dükkana malzeme alamıyorum. Kimse bize uğramıyor. Böyle giderse herkes dükkanı kapatacak. Normalde Pazar günü kahve dolu olur ama boş geçiyor. Çünkü insanlar çaya para ayırmıyor. Asgari ücret 8 bin 500 TL ama bir ev kirası 6 bin TL olmuş. Çocuğun bezi, maması, işin içinden nasıl çıkacağız. Biz esnaf olarak isyandayız. Geçen hafta bir koli çay aldım 800 TL, şimdi alıyorum bin 200 TL. Arada 400 TL fark var. Artık insanlar dükkanlarını kapatacak, devletin eline verecek, alın siz işletin diyecek” ifadelerini kullandı.
‘KRİZİN NEDENİ SAVAŞ’
Şehzadeler İlçesi Nurlupınar Mahallesi'nde giyim mağazası işleten Muhammed Mahfuz Okuyucu da, 50 yıllık esnaflık hayatında ekonomik krizin ilk kez bu kadar derinleştiğine tanık olduğunu söyledi. Okuyucu, “İnsanlar gelip bir şey almıyor. Ramazan Bayramı'ndan bu yana satış yapamayacak duruma geldik. Ben ürün almaya gidiyorum. Bir önceki ürünü, sattığım fiyattan alabiliyorum. Yani bir ürünü 5 liraya satıyorsam, gidip tekrar 5 liraya alıyorum. Bazen müşteriler geliyor, ‘Her şey çok pahalı’ diyor. Dolar artışını sebep olarak gösteriyoruz. Artan fiyatlar nedeni ile müşterilerimiz azaldı. Bizde artık kira, elektrik, su faturasını ödeyemiyoruz. Yaşanan bu ekonomik krizin nedeninin yaşanan savaşlar olduğunu düşünüyorum. Çözüm sürecinde rahatlama oldu. Belki yeni bir süreç olursa tekrar iyi olur” diye konuştu.
‘ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ’
Şehzadeler ilçesi Nurlupınar Mahallesi’nde giyim mağazası işleten Abdurrahim Arslan ise, yaşanan ekonomik krizin bütün ülkeyi etkilediğini ifade etti. Arslan, şunları söyledi: “Gıdadan kumaşa her şey yurt dışından dolarla geliyor. Ben İzmir’den mal almaya gittiğimde, bir hafta önce aldığım bir çocuk pantolonu 200 lira iken, bu hafta 230 lira oluyor. Yani dolarda 4 lira yükseliş olursa, her ürün için bizde 30-40 TL artıyor. İnsanların alım gücü düştüğü için satış yapamıyoruz. Asgari ücretli bir insan 8 bin 500 TL alıyor. Temel gıda malzemelerine gelen zamlarla beraber her gün artıyor. Geçtiğimiz yıl bu günlerde 20 tişört satarken, bugün ancak 8 tişört satabiliyorum. Ben 24 yıldır bu işi yapıyorum. Daha önce de ülkede krizler oldu. Ama ben bu kadar insanları etkileyen bir kriz görmedim” dedi.
MA / Delal Akyüz