Galataport işçileri işe dönmek için eylemde

img

İSTANBUL - Mola saatinde baret takmadıkları için İş Sağlığı ve Güvenliği kurallarına uymadıkları gerekçesiyle işten çıkarılan Galataport işçilerinin nöbet eylemi 6'ncı gününde sürüyor. 

İstanbul Karaköy’deki Galataport şantiyesinde çalışan 4 işçinin molada baretlerini çıkardıkları esnada gizlice çekilen bir fotoğraf gerekçe gösterilerek İş Sağlığı ve Güvenliği’ne aykırı davrandıkları öne sürülerek 29 Haziran’da iş akitlerini tek taraflı olarak feshedildi. Devrimci Yapı İnşaat ve Yol İşçileri Sendikası (Dev Yapı-İş) üyesi olan işçiler, 5 Temmuz günü şantiye önünde nöbet eylemine başladı.
 
İşten çıkarılmalarının asıl gerekçesinin sendikalı olmaları olduğunu dile getiren işçiler, 6 gündür devam eden eylemlerini işlerine geri dönene kadar sürdürme kararlılığında. 
 
KARTLARI İPTAL EDİLDİ 
 
Sendikalı oldukları için 5 ay boyunca iş yerinde mobinge maruz kaldıklarını ifade eden direnişteki işçilerden Veysel Çelik, 10 aydır bu iş yerinde çalıştığını, ancak bir ay bile maaşını tam alamadığını söyledi. Verilen paranın da sürekli gecikmeli olarak verildiğini belirten Çelik, “Bundan dolayı bizler de hakkımızı aradık. Hakkımızı aradığımız için de iş yerine giriş kartlarımızı iptal edip, bizi kapının önüne koydular. İşimizi ve içeride kalan haklarımızı almak için de burada eylem başlattık. İşimiz ve haklarımız verilene kadar mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
İÇME SUYU YOK 
 
Direnişteki işçilerden Sedat Kaya da, sendikaya üye olan bazı arkadaşlarının 5 ay önce iş yerine gelip maske dağıtmasının ardından işyeri yönetiminin kendilerini çağırdığını ve sendika ile ne bağları olduğunu sorduğunu aktardı. Sendikaya üye olduklarını ifade edince üzerlerindeki baskının arttığına söyleyen Kaya, sonrasında yaşadıklarını mobbingi şöyle anlattı: “Maaşlarımızı geç yatırmaya başladılar. Bizler de buna tepki gösterdik ve aile geçindirdiğimizi ifade ettik. ‘Bizde böyle, kabul ediyorsanız edin, etmiyorsanız kapı orada’ dediler. Biz bunu kabul etmediğimiz için gözlerine battık. Belli bir süre sonra içme suyumuzu kestiler ve mobbing uygulamaya başladılar. Biz sadece sabah kahvaltısı ve öğlen yemeğinde su içebiliyorduk. Onun dışında içme suyu yoktu. Tuvaletlerden su içmek zorunda kaldık. Bunu ifade ederken ‘su yok, gidin kendiniz alın’ dediler. Yırtılmış ayakkabılar vardı. 1 yıl önce verilmiş ayakkabılar. Yeni ayakkabıların verilmesini talep ettik. İşveren geldi bunu ona da söyledik. Ama en son bu hukuksuzlukları dile getirdik diye kartlarımızı iptal edip, işten atıldık.” 
 
'DİRENECEĞİZ’ 
 
Molada iken baretsiz çekilen bir fotoğrafları gerekçe gösterilerek işten çıkarılmaları üzerinde duran Kaya, “Bizler gidip ‘madem bu kadar çok kurallara uyuyorsunuz neden ayakkabı vermiyorsunuz?’ diye sorduk. Arkadaşımız gidip baret istedi. Verilen baretin kafasına olmadığını belirtti. İş yeri ‘bu bizimle dalga geçiyor’ diyerek işten çıkardı. ‘Kartlarını kapattık, gönderdik’ sanmasınlar. Bizler hakkımızı alana kadar direnişimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
 
NİYE SES ÇIKARIYORSUNUZ?
 
Direnişteki işçilerden Ömer Çelik ise, yaşanan haksızlıklara karşı çıktıkları için işten atıldıklarının altını çizdi. Yemek yedikleri yerin pislik içerisinde olduğunu ifade eden Çelik, 70 kişinin gireceği yemekhaneye bin kişinin girdiğini söyledi. Bundan dolayı çoğu işçinin ayakta yemek yemek zorunda kaldığını paylaşan Çelik, “Pandemiye rağmen herhangi bir önlem alınmıyordu. İlk zamanlarda Kovid-19 hastası olan işçileri bile çalıştırdılar. Bundan dolayı burada işçiler yaşamını yitirdi. Bunu dile getirdik. Dile getirdiğimiz için karşımıza dikildiler. Bize ‘Bu kadar insan var onlar ses çıkarmıyor, siz niye çıkarıyorsunuz. Sırf sendikalı olduğunuz için mi çıkarıyorsunuz?’ dediler. Bizde yaşananları kabul etmediğimizi söyledik” dedi.
 
‘HER ŞEY BENİM ELİMDE’ TEHDİDİ
 
Çelik, yaşananlara tepki gösterdikleri için iş yeri sahibinin gelip kendilerine ‘Ben istersem burada hakkınızda evraksız iddialar oluşturup, sizi buradan uzaklaştırırım. Burada her şey benim elimde’ diyerek tehditler savurduğunu da paylaştı. Çelik, “Burada raporlar hazırlayıp şirket sahibi Fatih Memiş’e gönderdik. Ondan sonra gelip bize ‘bu dilekçeyi geri çekin size karışmayacağız’ dediler. Biz de geri çekmeyeceğimizi sadece iş barışı sağlandığı şeklinde düzelteceğimizi ifade ettik. Dilekçeyi geri çekmediğimiz için molada iken çekilen fotoğraflarımızı gerekçe yaparak işten attılar. İşten atılma temel sebebimiz sendikalı olmamız ve yaşanan hukuksuzlara tepki göstermemizdir. Bugün içerideki arkadaşlarımızın üzerinde baskılar var. Burada kirli politikalarını işçilerin üzerinde uyguluyorlar. İşçilere çağrımdır. Bu kirli politikalara bu mobbinge ses çıkarmalarıdır. Bizler buradan direneceğiz. İşçiler örgütlendiği sürece işveren bir hiçtir. Güçlü olan bizleriz. Birleştikçe kazanacağız” diyerek seslendiği diğer işçilerden destek istedi.
 
MA / Ferhat Çelik