57'si tutuklu 138 kişinin yargılandığı Manisa Davasının 5. oturumu verilen aranın ardından savunmalarla devam etti. HDP'li Yusuf Çetin ve Orhan Boztaş'ın savunmasının ardından Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği İzmir Saymanı ve Menemen Devlet Hastanesi Radyoloji Teknikeri Evren Baykurt savunma yaptı.

 

Derneğin kuruluş sürecini anlatan Baykurt, "Biz insani değerlere sahip çıkmada örnek alınan bir derneğiz. Ben hakkımda açılan bu dava nedeniyle ihraç edildim. Saymanı olduğum dernek ise yüzlerce dernekle birlikte KHK'lerle kapatıldı. Faaliyetlerimizin hepsi İçişleri Bakanlığı denetiminde Dernekler Masası tarafından takip edilmektedir. Derneğimiz hakkında bu güne kadar yasadışı faaliyetler nedeniyle açılmış bir dava yoktur. Bu derneğin kuruluş amacı göç mağduru kişilere yardımda bulunmaktır. Bu dava Manisa'ya özgü bir davadır" dedi. 

 

‘İDDİANAMEDE İDDİA YOK'

 

Savunmasına Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin topladığı yardım malzemelerine el konulmasını anlatarak devam eden Baykurt, "El konulan malzemeleri istedik ancak alamadık. Avukatımız aracılığıyla Halep'ten o dönem gelen göçmenlere bağışlanmasını istedik. Ancak öğrendik ki o da yapılmadı. Bu yardım malzemeleri çürüdü. Bu bizim toplum olarak ayıbımızdır" ifadelerini kullandı. 

 

Tutuklanmadan önce yeni ev kiraladığını aktaran Baykurt, "Bu iddianamede bir iddia yok. Savcının değerlendirmesi dışında bir şey yok dosyada. Ben kendi evimde 4 ay kalamadım. Ama bu iddianame yüzünden 10 aydır cezaevinde yatıyorum" dedi. 

 

'SAVCI SUÇ İŞLEMİŞTİR'

 

Mahkeme Başkanı Baykurt'a dernekle ilgili genel merkez düzeyinde açılan bir soruşturma olup olmadığını sordu. Olmadığı yönünde cevap veren Baykurt'a Mahkeme Başkanı "Araştıracağız" diye cevap verdi. Bunun üzerine tepki gösteren avukat Aydın Erdoğan, "Bunu iddianameyi hazırlayan savcı araştırmalıydı. Ancak siz 'araştıracağız' diyorsunuz. Bu iddianameyle savcı suç tasnif etmiştir. Bu iddianameyle suç işlenmiştir. Savcı bu kadar kişiye karşı suç işlemiştir. 'araştıracağız' demekle olmaz. Araştırılmış olması gerekiyordu. 1kilogram gıdanın PKK'ye gittiğine dair tek bir delil yoktur. Savcı bunu araştırmamıştır. Bebek mamasından bahsediyoruz burada. Ne yani PKK çocuk kreşi mi açmış dağda" diye sordu.

 

Tutuksuz yargılanan HDP Manisa İl yöneticisi Yusuf Çetin savunmasında parti binasında bulunan PKK Lider Abdullah Öcalan'ın fotoğrafları ile suçlandığını belirterek, "2013-2015 yıllarında Abdullah Öcalan ile devletin hükümeti, MİT'i hepsi görüşüyordu. O zaman serbestti. Süreç değişince mi yasak oldu?” diye sordu. 

 

'ÖCALAN'DAN YARDIM İSTEMEK DEVLET İÇİN HAK VATANDAŞA SUÇ MU'

 

Bu sırada söz alan avukat Cihan Kırkazak, hukukun mevsimlik olmadığını ifade ederek, "Hukuk her zaman hukuktur. Mevsime göre sürece göre uygulanamaz. Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, PKK ve Abdullah Öcalan fotoğraflarının suç olmayacağını açıklamıştı. Öcalan alelade biri de değildir. Kendisi için özel yasa çıkarılmış bir isimdir. Bu devlet Öcalan'dan defalarca yardım talebinde bulundu. Türkiye'de işler ne zaman kötüye gitse devlet Öcalan'a koştu. Öcalan'a başvurup yardım istedi. Kamu Güvenliği Müsteşarlığı, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı’na sorulsun. Devlet Öcalan ile ne zamanlarda görüştü. Devlet çözemediği her toplumsal olayda Öcalan'dan yardım istedi. Yani Öcalan'dan yardım istemek devlet için hak iken, vatandaş için suç mu? Abdullah Öcalan'ın son fotoğrafları nasıl paylaşıldı" dedi.

 

'SAYIN ÖCALAN'DAN DEVLET YARDIM İSTEDİ'

 

Mahkeme başkanının sık sık sözünü kesmek istediği Kırkazak'a avukat İlahi Öz de katılarak, "En kötü dönemlerde Sayın Öcalan'dan devlet yardım istedi. Bu bir gerçekliktir" dedi.

 

DOSYA ORTADA KALMASIN DİYE...

 

Devamında tutuklu Arslan Tekin savunma yaparken, Tekin'in avukatı Nergis Tuba Aslan, müvekkili üzerine Çekdar Aksu isimli birinin ifade verdiğinin iddianamede yer almasına rağmen Çekdar Aksu'nun müvekkili üzerine bir beyanı olmadığını söyledi. Müvekkilinin dosyasının önce İzmir'e, ardından yetkisizlik nedeniyle Salihli'ye, oradan aynı gerekçe ile yeniden İzmir'e gönderildiğini belirten avukat Aslan, dosyanın en son ortada kalması nedeniyle Manisa dosyasına eklendiğini söyledi. Çekdar Aksu'nun ifadesi denilen ifadenin Burhan Demir'e ait olduğunu ve eski bir soruşturmadan alınıp Çekdar Aksu'nun ifadesine yapıştırıldığını söyledi. İfadede birbirini tutmaya iddiaların olduğunu aktaran avukat Aslan'ı mahkeme başkanı da dosyayı inceledikleri sırasında fark ettiklerini söyledi.

 

Ardından savunma yapan HDP Örgütlemeden Sorumlu Manisa İl Sekreteri Mehmet Şinasi Zorbay, iddianamede yeni ve eski il eşbaşkanlarının "örgüt yöneticisi" kendilerinin de "Örgüt üyesi" yapıldığını söyledi. HDP'li oldukları için yargılandıklarını belirten Zorbay, "Demokrasi sokakta aranır.  Biz de öyle yaptık. Sokağın etkisi kendisini her zaman göstermiştir.  Bu iddianamede suçun şahsiliği ilkesi çiğnenmiştir. HDP'nin içinden yasadışı bir örgüt çıkarılmaya çalışılmıştır. HDP'nin kılıf olduğu söylenip PKK adına eylem yapıldığı yorumu yapılarak HDP kriminalize edilmek istenmiştir. Bahsi geçen tüm eylemlere katıldım. Şu an tutukluyum ancak olmasaydım bu eylemlere katılmaya devam ederdim. Edeceğim de” diye savunma yaptı.

 

'NEDEN SAYIN ÖCALAN'IN POSTERLERİNİ ÇIKARALIM Kİ'

 

Tutuklu HDP'li Adnan Mankan, HDP'ye dönük operasyonun hukuk zemininde değil aksine Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile yapıldığını söyledi. İddianamenin de aynı talimata göre hazırlandığını belirten Mankan, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarına ilişkin ise, "Sayın Abdullah Öcalan'ın posterlerinin taşınmasının bu posterlerle eylem yapılmasının suç olmadığını bu ülkenin yetkili ağızları defalarca dile getirdi. Peki biz neden suç olmayan posterleri, fotoğrafları parti binamızdan çıkaralım ki" diye savunma yaptı. 

 

Duruşmaya Pazartesi saat 09.00 da devam edilmek üzere ara verildi.