HABER MERKEZİ – The Jarusalem Post’a konuşan QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî, “Amerikalılar daha dengeli bir rol üstlenmelidir. QSD'ye alternatif yoktur; Ahmed el-Şara’dan sadece sözler değil, gerçek bir değişim görmemiz gerekiyor" dedi.
Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdî, The Jarusalem Post’a konuştu. Ebdî, ABD Başkanı Donald Trump’ın Uluslararası Kalkınma Ajansı’nı (USAID) ortadan azalttığı ya da ortadan kaldırdığı için DAİŞ’ten kaçan mülteciler ve DAİŞ’in Al-Hol kampını yönetmek için daha az insan gücü ve insani yardım desteği olduğunu belirterek, QSD’nin bu ihtiyaçları karşılamak için kendi bütçesinden harcadığını söyledi. Ebdî, Barzani’nin bu konudaki desteğine de teşekkür ederek daha fazla şeyin yapılabileceğini ifade etti.
‘ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASINDAYIZ’
Ebdî ayrıca Suriye’nin ademi merkeziyetçilik ihtiyacını yineleyerek, "Suriye Batı ile ilişkilerinde yeni bir aşamaya girerken, biz de yeni Suriye'de çok önemli bir dönüm noktasındayız" dedi. Ebdî, küresel koalisyon kurulmadan önce Suriye’nin Kuzeydoğusunda DAİŞ tehlikesi ile karşı karşıya olduklarını şimdi ise gözaltı merkezleri, DAİŞ aileleri ve hücrelerinin riskleri olduğunu kaydederek, “DAİŞ’in Reqqa, Dêrazor ve diğer bölgelerde QSD’ye yönelik saldırılarında hala askerlerimizi kaybediyoruz" dedi. 10 bin erkek DAİŞ’liyi tuttukları 26’dan fazla gözaltı merkezi ve üç ana hapishaneleri olduğunu ver her birinde binlerce mahkum olduğunu vurgulayan Ebdî, ABD ordusunun kendilerine destek olduklarını ancak ordunun kongrenin siyasi desteğe ihtiyacı olduğunu belirtti.
‘TRUMP’IN QSD’Yİ DESTEKLEMESİ GEREKİYOR’
Ebdî, "Başkan Trump, Suriye'yi yeniden büyük yapmak istiyor. Bunu yaparken QSD’yi desteklemesi gerekiyor. QSD, DAİŞ’e karşı küresel koalisyona dahil edilmeli ve QSD, Suriye'nin yeni hükümetine dahil edilmelidir. Suriye'de gücün ademi merkeziyetçileştirilmesi için ABD'nin yardımı büyük ölçüde gereklidir" diye belirtti. Ebdî, sivil yapıları devlete entegre edilmesi ve ateşkes için geçici hükümet ile QSD arasında imzalanan 10 Mart anlaşmasını da hatırlattı.
BARRACK GÖRÜŞMESİ
Ebdî, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile yaptığı görüşmeye dair detaylara da yer verdi. QSD’nin Suriye Savunma Bakanlığı, Suriye Ulusal Ordusu ve Suriye İçişleri Bakanlığı'na entegrasyonu hakkında konuştuklarını belirten Ebdî, 70 bin savaşçı ve 30 bin polis ve güvenlik görevlisi olmak üzere 100 bin askeri olduklarını ifade ederek şunları söyledi: “QSD’nin üç tümenini ve iki özel taburunu muhafaza etme konusunda anlaştık. Bunlardan biri sınır güvenliğine odaklanacak, diğeri ise kadın taburu olacak ve hepimiz Savunma Bakanlığı’nın bir parçası olacağız. ABD artık, ulusal orduyla işbirliği yaparken bütünlüğümüzü korumamızın bizim için önemli olduğunu anlıyor. Şam’ın iç istikrarı için ABD’nin Kuzeydoğu Suriye’de kalması gerekiyor" dedi.
ENTEGRASYON VE KADIN SAVAŞÇILAR
Ebdî, “ABD Kongresi, ABD ordusunu desteklemelidir. Sezar yaptırımları hakkında daha geniş bir tartışma yapmamız gerekiyor... Destek şartlı olmalıdır. ABD'nin desteği koşulsuz olmamalıdır. Şu anda Ahmed El-Şara’ya yönelik herhangi bir koşul bulunmamaktadır. El-Şara’yı Hay’at Tahrir al-Şam’ın lideri olduğu dönemden tanıyoruz, onunla daha önce birlikte çalıştık ve güçlerinin doğasını çok iyi biliyoruz" diye belirtti. Ebdî, Şara’nın Batı’yı Suriye’ye “yeni bir şans” vermeye ikna etmeye çalıştığını ancak batının gerçek endişeleri olduğunu söyledi. Lazkiye ve Süveyda'da yaşanan katliamları hatırlatan Ebdî, “Dürzi topluluğuna karşı bu zulümler işlenirken, videolar dolaşıyordu. Mesaj şuydu: 'Sırada Kürtler var'" dedi.
QSD’nin farklı etnik gruplardan oluşan bir koalisyon olduğunu ve çeşitlilik gösterdikleri için iç sorunlarının daha az olduğunu kaydeden Abdî, "Güçleri entegre etmekte büyük zorluklar var. Kadın taburunu nasıl entegre edebiliriz? Onların hiç kadın taburu yok ve biz kadın savaşçılarımızı ayıramayız" diye belirtti.
İRAN VE TÜRKİYE’NİN ETKİSİ
“İran ve Türkiye'nin etkisi ne olacak?” sorusunu yanıtlayan Ebdî şöyle konuştu: “ABD güçleri Erbil'de yeniden konumlanıyor. 2019'da Türkiye, Kürtler arasında bir barış anlaşması yaptı. İsrail ile savaş, Esad rejiminin düşüşü ve Hizbullah'ın çöküşünün ardından İran'ın etkisi azaldı. 2013'ten 2014'e kadar, ABD QSD ile işbirliğine girmeden önce Hizbullah, Suriye'nin kuzeydoğusunda ciddi bir savaş gücüydü. Kürt davasına zarar veriyorlardı. Ancak İran şu anda daha zayıf olsa da hala vekil gruplar oluşturmaya çalışıyor. QSD, Suriye'yi korumak için ABD ve diğer aktif güçlerle işbirliği yapmaya hazır. Bazı eski rejim subaylarının yurtdışında olduğunu ve muhtemelen vekil gruplar oluşturmak amacıyla onlarla temasa geçildiğini biliyoruz”
‘ŞARA’DAN GERÇEK BİR DEĞİŞİM GÖRMEMİZ GEREKİYOR’
Şara’nın rasyonel davranarak Suriye halklarının ihtiyaçlarını karşılamak isterse başarılı olabileceğini söyleyen Ebdî, 2026 yılının belirleyici olacağını kaydetti. Ebdî, Aleviler ve Dürziler, seküler Suriyeli Arapların QSD’yi desteklediğini belirtti.
Ebdî şunları söyledi: “Amerikalılar daha dengeli bir rol üstlenmelidir. QSD'ye alternatif yoktur; Ahmed el-Şara’dan sadece sözler değil, gerçek bir değişim görmemiz gerekiyor."
