McLaren: Marx'ın dili Kürdistan dağlarında yeni bir umut grameri buldu

  • dünya
  • 09:54 1 Kasım 2025
  • |
img
ANKARA - Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün sürecin nefes alması için gerekli bir koşul olduğunu belirten akademisyen Peter McLaren, “Uluslararası solun, Kürtlerden öğreneceği çok şey var. Kürdistan dağlarında, Marx’ın dili ve direniş şiiri yeni bir umut grameri buldu” dedi. 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ile başlayan süreçte PKK birçok adım attı. Abdullah Öcalan’ın perspektifleri doğrultusunda yürütülen çalışmalar kapsamında 26 Ekim’de Qendîl’de yapılan açıklamayla gerillaların geri çekilmeye başladığını duyurdu. Atılan bu adım hem Türkiye hem de dünya kamuoyunda geniş bir yankı uyandırdı. 
 
Kanadalı eleştirel pedagog ve akademisyen Peter McLaren, Kürt meselesinin çözümüne dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu. McLaren, Kürt Özgürlük Hareketi'nin attığı son adımı “anıtsal bir jest” olarak nitelendirerek, “Ankara sessiz kalmaya devam ederse tarih, kaybedilen bir barışı değil, onu kavrayamayan hayal gücünü de kaydedecek” dedi.
 
'BARIŞ BİR GRAMERDİR’
 
Barış ve Demokratik Toplum çağrısıyla birlikte Kürt Özgürlük Hareketi’nin attığı adımların önemine vurgu yapan McLaren, “Bu, onlarca yılın yıkıntıları arasında yazılmış bir barış şiiridir. Ancak barış, tıpkı demokrasi gibi, bir armağan değil, bir gramerdir; öğrenilmeli, uygulanmalı, güvenilmelidir. Şimdi asıl mesele, ihanetin ağırlığı altında ezilmeden Kürtlerin siyasi, kültürel ve insani haklarını koruyabilecek hukuki ve ahlaki mimariyi oluşturmaktır” diye belirtti.
 
‘KÜRDİSTAN DAĞLARI AHLAKİ BİR PUSULADIR’
 
“On yıllardır Kürdistan dağları, dünyanın devrimci düşleri için ahlaki bir pusula oldu” diyen McLaren, barışın gerekliliğini vurgulayarak, “Kürdistan dağlarında, Marx’ın dili ve direniş şiiri yeni bir vurgu, yeni bir umut grameri buldu. Barış, orada kök salarsa, dünya sosyalizminin haritasını yeniden şekillendirebilir. Devrimlerin bir zamanlar vaat ettiği zaferle değil, aslında sessizce aydınlanarak; barışın kendisinin bir sınıf mücadelesi gelmesiyle ve demokrasinin devletten kurtulmasıyla en gerçek haline gelebilir” diye belirtti.
 
BARIŞIN İNŞASI
 
McLaren, sosyalizmin tarihsel olarak uluslar ve halklar sorununda tökezlediğini belirterek, “Sosyalizm, evrensel ile tikel, sınıf ile kültür arasında sıkıştı” yorumunda bulundu.  McLaren, “Kimileri özerkliği burjuva bir hayal olarak gördü; kimileri de kolektif onurun mihenk taşı olarak benimsedi. Kürt Hareketi ve özellikle Abdullah Öcalan’ın vizyonu üçüncü bir ufuk sundu, Demokratik Konfederalizm; yönetimselliğin komünlerden yukarı doğru ilerlediği, karar almanın nefes almak kadar yerel olduğu ve iktidar fikrinin katılım pratiği haline geldiği devletsiz bir demokrasi hayali. Türkiye’nin barış süreci başarılı olursa yani silahlar susar ve yerine meclisler gelirse, sonuç sosyalizm için yeni bir gramer olacaktır. Parti ya da parlamentodan değil, mahalleden, meclislerden, topraktan ve ortak özerklikten yana, merkezi olmayan bir sosyalizm. Sola, devlet iktidarının tükenmiş modelinden ziyade çeşitliliği çözümlenmesi gereken bir sorun olarak değil, demokrasinin can damarı olarak kabul edecek bir alternatif sunacaktır. Çok uzun zamandır, birçok sosyalist iç çatışmaları ‘gerçek sınıf mücadelesinden’ dikkat dağıtan şeyler olarak gördü.  Oysa Kürt örneği bu ortodoksluğun yanlışlığını ortaya koyuyor. Barış inşası, özellikle aşağıdan doğan, kadınlar, ekolojik düşünce ve toplumsal karar tarafından beslenen bir barış inşası mücadeleden kaçış değil, onun en ileri biçimidir" diye konuştu. 
 
TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDEKİ SEÇİM
 
Barış sürecinin başarılı olması halinde bu durumun tüm dünyaya yayılacağına işaret eden McLaren, Demokratik Konfederalizm’in canlı bir örneğinin dünyaya sosyalizmin hiçbir zaman bir iktidar yapısı değil, aslında bir özgürlük pratiği olduğunu hatırlatacağını belirtti. McLaren, “Eğer Türk hükümeti barış sürecini kasten sabote etmezse, böyle bir barışın yankıları Türkiye sınırlarının ötesine de yayılacaktır. Bunlar okyanuslar boyunca, Chiapas’ın ormanlarında ve Barselona’nın meydanlarında, Buenos Aires’in işçilerin el koyduğu fabrikalarında ve Napoli’nin belediye meclislerinde yankılanacaktır. Kürt hareketinin sunduğu ve kalıcı bir barışın üreteceği şey yalnızca yerel bir çözüm değil, kurtuluşun ve özgürleşmenin gramerinde teolojik bir değişimdir. Latin Amerika'da bu yankı hemen hissedilir. Uzun süredir Demokratik Konfederalizm'in manevi kuzeni olan Zapatizm, zaten benzer bir dil konuşuyor; egemenlik olmadan onur, yöneticiler olmadan yönetim. Zapatistalar da dünyalarını aşağıdan inşa ettiler.  Özerk belediyeleri ademi merkeziyetçiliğin ve emretmekten ziyade dinlemek ve öğrenmenin sembolü olarak dışa doğru şekillendi. Konfederalizme dayanan bir Kürt barışı, sosyalizmin proletarya diktatörlüğü değil, her biri özerk ama birbirine bağlı ezilenlerin federasyonu olduğu fikrini ve geleneğini pekiştirecektir. Bu barış, bütün yarımküreye, kurtuluşun sadece devleti ele geçirmek değil, aslında onun mantığını aşmak; gücü, konseyler, kooperatifler ve komünler aracılığıyla yatay olarak örmek olduğunu hatırlatacaktır" diye belirtti. 
 
'ULUSLARARASI SOL VE SOSYALİSTLER GÖZÜ ANKARA'DA’ 
 
Uluslararası sol ve sosyalist kesimler için bütün gözlerin Ankara’ya çevrildiğinin altını çizen McLaren, “Eğer hükümet bu fırsatı değerlendirebilirse ve Kürt Özgürlük Hareketi’ni demokrasinin inşasında meşru bir muhatap olarak tanımaya cesaret ederse, o zaman sosyalizmin anlamı da yenilenebilir. Çünkü böyle bir barış, adalet mücadelesinin iktidarı ele geçirmekle bitmediğini, farklılıkların barışmasıyla tamamlandığını kanıtlayacaktır. Dolayısıyla Türkiye’nin önünde duran seçim, aynı zamanda dünyanın da önünde duran bir seçimdir: 21’inci yüzyılda sosyalizm, bir başkaldırı ideolojisi olarak mı kalacak yoksa bir arada yaşama etiği olarak olgunlaşacak mı? Ancak Ankara’nın sessizliği bir politikaya dönüşür ve eski baskı refleksleri geri dönerse, bu zararın sınırları Türkiye ile kalmayacaktır. Bu durum, özgürlükçü siyaset hayali kuran her harekete dalga dalga yayılacak; bir zamanlar dayanışma olan yerde sinizmi, bir zamanlar inanç olan yerde ise umutsuzluğu öğretecektir. Zaten yorgunluk ve nostaljiyle parçalanmış olan küresel sol, bir başka olasılık ışığını daha kaybedecektir” ifadelerini kullandı.  
 
‘SOSYALİZM İÇİN PEDAGOJİ GÖREVİ GÖREBİLİR'
 
McLaren, bu barışın uluslararası sol içindeki “dayanışma hiyerarşisini” kıracağını vurgulayarak, "On yıllardır uluslararası sol, Kürtlere sadece sembolik sempati göstermiş ve mezhepsel rekabetler ile teorik tükenmişlikler nedeniyle büyük ölçüde hareketsiz kalmıştı. Konfederal ilkeler üzerine inşa edilecek bir barış, bu pasif dayanışmayı aktif öğrenmeye dönüştürebilir. Batılı hareketler, devrimi “Üçüncü Dünyaya” sadece romantik bir gösteri olarak yansıtmak yerine, nihayet onları dinleyebilir ve demokrasiyi soyut bir kavram olarak değil, günlük bir emek gibi aşağıdan yeniden inşa etmeyi öğrenebilirler. Bu anlamda, Kürt barışı küresel sosyalizm için bir “pedagoji” görevi görebilir; çoğulculuk içinde bir arada yaşama dersi ve silahsız mücadele müfredatı sunabilir. Bu, Marx ve Mariátegui’nin, Öcalan ve Subcomandante Marcos’un komün ve taban topluluğunun dağılmış geleneklerini bir araya getirebilir. Bu vizyonların birleşmesi, aslında aralarındaki farklılıkları ortadan kaldırmayacak aksine onları yeni bir özgürlük diyalektiğinde uyumlu hale getirecektir. Bu diyalektikte slogan artık ‘Dünyanın işçileri, birleşin’ değil, ‘Dünyanın toplulukları, konfederasyon kurun!’ olacaktır” diye kaydetti. 
 
‘BARIŞ FISILDAYARAK MÜZAKERE EDİLEMEZ’
 
Barış sürecinin “yavaş ve yaralı” adımlarla ilerlediğine ve hükümet kanadındaki sessizliğe dikkat çeken McLaren, “Sessizlik devam ederse, bu durum artık kasıtlı, alaycı ve yakışıksız görünür. Bu, kendi dönüşüm kapasitesine emin olmayan bir ulusun sessizliğidir. Hükümet, gerçekten pasifize edip yatıştırmaktan ziyade barışı istiyorsa artık tarihin akışına katılan bir aktör gibi hareket etmelidir. Kürtlerle olan ilişkisini uzun süredir belirleyen şüphe mekanizmasını ortadan kaldırmalı, ifadeyi suç sayan yasaları yürürlükten kaldırmalı, Kürtlerin kültürel ve dilsel haklarını tanımalı, cezaevlerini güneş ışığına açmalı ve Demokratik Konfederalizm'in mimarlarını ‘asiler’ olarak değil, demokrasinin muhatapları olarak masaya davet etmelidir. Barış, kulaktan kulağa fısıldayarak müzakere edilemez. Barış, hakikat komisyonlarıyla, kapsayıcı diyalogla ve tek suçu kendi kaderini tayin etmeyi hayal etmek olan siyasi tutukluların serbest bırakılmasıyla inşa edilen bir güven mimarisi gerektirir. Türk hükümetinin bugüne kadarki başarısızlığı sadece tereddütlerinden değil, aynı zamanda barışı bir tavizden ziyade siyasi bir güç olarak görememesinden kaynaklanıyor. Bu eksikliği gidermek için barışmanın bir ‘işlem’ değil, bir dönüşüm olduğunu anlamak gerekiyor. Devlet, tıpkı Kürt Hareketi’nin öğrendiği gibi, geleceğin korkuyla yönetilemeyeceğini öğrenmelidir” diye belirtti. 
 
'GERÇEK BİR BARIŞ...'
 
McLaren, ayrıca gerçek bir barış sürecinin cumhuriyetin dokusunu yeniden örmek anlamına geldiğini ifade ederek, "Eşitliliği bir kırılma değil, temel olarak kabul eden yeni bir anayasal sözleşme gerekiyor. Kürtlerin güçlerini geri çekmesi bir teklif, devletin cesaret kapasitesinin bir sınamasıdır. Ankara bu jesti sessizlikle karşılamaya devam ederse, tarih sadece kaybedilen bir barışı değil, onu kavrayamayan hayal gücünü de kaydedecektir” şeklinde konuştu. 
 
‘ABDULLAH ÖCALAN’IN SESİ KILAVUZDUR’
 
“Abdullah Öcalan, sadece Kürt Özgürlük Hareketi’nin lideri değil, aynı zamanda siyasi vizyonunun mimarı, Demokratik Konfederalizmin ahlaki pusulası ve onlarca yıllık savaş ve sürgüne dayanan bir mücadelenin vicdanıdır,” diyen McLaren, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün sürecin temel taşı ve kilidi olduğuna dikkat çekti. McLaren “Öcalan'ın özgürlüğünü inkar etmek, süreci sesinden mahrum bırakmak; kilit muhatabı zincire vururken müzakereden bahsetmek demektir. Eğer Öcalan özgürleşirse süreç tutarlılık ve meşruiyet kazanır. Onun varlığı, uyum jestlerini güvene çevirerek bir dizi kırılgan tavizi gerçek bir diyaloğa dönüştürecektir. Devlet, Öcalan’ı ve ortaklarını boyun eğdirilecek özneler olarak değil, siyasi bir sözleşmenin eşit tarafları olarak görüşmeye hazır olmalıdır. Öcalan’ın özgürlüğü aynı zamanda bölgeye ve uluslararası sola da bir mesaj gönderecektir. Diyalog, hesap verebilirlik ve ahlaki cesaret, kalıcı barışın gerçek araçlarıdır. Buna rağmen komisyonun onunla konuşmayı reddetmesi veya geciktirmesi kritik bir hata olup, müzakerenin merkezinde ahlaki ve stratejik bir boşluk yaratır” şeklinde konuştu. 
 
'KOMİSYONUN SESSİZLİĞİ'
 
McLaren, Meclis’te kurulan komisyonun süreç bağlamındaki sessizliğini eleştirerek, bunun Paulo Freire’nin eleştirdiği tahakküm anlayışını yansıttığını söyledi. McLaren, “Diyalog yerine otoritenin dayatılması, vicdan yerine prosedürün öncelikli tutulması ve çatışmanın yükünü taşıyanların yaşam bilgisinden ders almayı reddetmek, sürecin önündeki en büyük engellerdir. Komisyon, sadece Öcalan’la görüşmekle yetinmemeli; onu dinlemeli, süreci şekillendirmede bir ortak olarak sürece dahil etmeli ve vizyonunu barış için bir müfredat olarak görmelidir. Öcalan’ın özgürlüğü sürecin nefes alması için gerekli koşul; onsuz her adım boş bir jest olma riski taşıyor. Sesi, aşılması gereken bir engel değil, uzun bir şiddet tarihini barış, adalet ve demokratik birliktelikte yaşama olasılığına dönüştürebilecek bir kılavuzdur. Abdullah Öcalan bir kez daha ışığa adım atacak olursa, özgürlüğü sadece kendisine değil, tarihin tamamlanmamış pedagojisine de ait olacak. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü, Paulo Freire’in ‘farkındalık’ kavramının bir kanıtı olurdu; ezilenlerin dünyayı adlandırma güçlerinin farkına varması. Özgürlüğü, José Porfirio Miranda’nın kurtuluşun somut bir sevgi işi olduğu, güvenin ölçüsünün kanaat değil adalet olduğuna inancını yansıtacak. Öcalan’ın özgürlüğüyle, bu ahlaki geleneğin yeniden dirilişini görebiliriz. Özgürlük mücadelesinin sadece politik değil, ontolojik olduğunu, varlığın egemenlik mekanizmasından geri kazanılmasını hatırlatan bir diriliş" dedi.  
 
‘ANADİLDE EĞİTİMİN REDDİ SUÇTUR’
 
Eleştirel pedagojinin önde gelen isimlerinden biri olarak, Türkiye’deki okulların tek dilli olmasına da tepki gösteren McLaren, “Bir ulusun dili yalnızca bir iletişim aracı değildir; o ulusun ruhunun mimarisidir. Türkiye’de de okullar, ‘unutma atölyeleri’ haline gelmiştir. Coğrafyanın toprağında birçok dil yankılanıyor; Kürtçe, Arapça, Ermenice, Lazca, Çerkezce. Ama okullardaki sınıflar yalnızca birini kabul ediyor. Sadece Türkçe eğitim birlik değil, eğitim adı altında gizlenen sessiz bir şiddettir. Kürt çocukları için bu sadece dilsel bir haksızlık değil, günlük psikolojik bir mülkiyetsizleştirmedir. Anadilde eğitimin reddi hem politik hem de ontolojik bir suçtur.  Dil, bilincin görünür kılındığı ortamdır; dünyayı adlandırdığımız ve adlandırırken de dönüştürmeye başladığımız yerdir. Bir çocuğun dilinden koparılması, sözcük ile dünya arasındaki bağı koparmak, öğrenme eyleminin tam ortasında onu dilsiz kılmak demektir. Türkiye’nin sınıflarında faşizm sadece ders kitaplarında değil, cümlelerin arasındaki sessizlikte, Kürt alfabesindeki harflerin silinmesinde, kendi adını söyleyenin cezalandırılmasındadır" dedi. 
 
MA / Deniz Karabudak

Diğer başlıklar

13:57 ‘Barışın yolu Galatasaray ve Koşuyolu’ndan geçer’
13:53 7 gazeteciye verilen cezaya tepki: Basın özgürlüğüne saldırıdır
13:27 Güler'in taziyesinde süreci başarıya ulaştırma sözü
13:24 Cumartesi Anneleri Kerboran'da kaybedilenler için adalet istedi
12:30 DEM Parti süreç kapsamında muhtarlarla bir araya geldi
11:15 ‘Kontrollü yıkım’ yan binanın duvarını da aldı!
11:07 DEM Parti’den 25 Kasım programı: Eşitlik ve özgürlük için bir aradayız
10:34 1 Kasım: Kobanê direnişi halklar için yeni bir yaşam yarattı
10:21 QSD’den Reqa’da güvenlik operasyonu
10:13 DFG’den 7 gazeteciye verilen cezaya tepki
09:54 McLaren: Marx'ın dili Kürdistan dağlarında yeni bir umut grameri buldu
09:18 İş cinayetleri artıyor: Derinleşen yoksulluk Wan'a göç ve ölüm getiriyor
09:11 DEM Parti heyeti 3 Kasım’da İmralı’ya gidecek
09:03 Köln yürüyüş ve mitingine çağrı: Seferberlik ruhuyla katılalım
09:02 İstinaf 7 gazetecinin cezasını onadı
09:02 'Qers bir arada yaşamanın prototipidir'
09:00 01 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:37 Tahliye edilen eşbaşkanlar: Mücadelemiz sürecek
31/10/2025
23:59 Bakırhan: Kurtulmuş'a yönelik ifadeler kabul edilemez
23:08 Temel: Yasal çerçeve için Kasım ayı kritik
22:54 Yeşil Sol Parti’den ‘Sol Odak’ ve ‘Demokrasi Koalisyonu’ önerisi
22:50 Türkiye'deki 30 yıllık tutsaklıktan sonra Halep'te zılgıtlarla karşılandı
22:41 Tutuklanan lise öğrencisi tahliye edildi
22:08 Akdeniz belediye eşbaşkanları tahliye edildi
21:22 Kurtulmuş’un okuduğu Kürtçe şiir tutanaklara 'bilinmeyen dil' olarak geçti
21:12 Amed’de Rojhilatlı şair Celal Melekşa anması
20:21 Aynur Epli 30 yılın ardından tahliye edildi
20:17 Mêrdîn’de şüpheli çocuk ölümü
20:14 223 işçi 93 gündür direnişte
19:24 Mêrdîn’deki kazalarda 4 kişi hayatını kaybetti
19:09 Fransa’da 2024’te 107 kadın katledildi
18:53 KHK'liler İzmir'de bir araya geldi: Barış sadece partilere emanet edilemez
18:49 Ayşe Tokyaz'ın otopsi raporu tamamlandı
18:47 İstanbul’da 12 kişi tutuklandı
18:01 Komisyon üyeleri IRA deneyimini incelemek üzere İrlanda’ya gitti
17:45 5 HPG'linin taziyesine kitlesel ziyaret
17:20 Akdeniz Belediyesi davası: Demokrasiye sahip çıkacağız
16:41 Kurtulmuş'tan sürece karşı çıkan İYİ Parti'ye: Memlekete ihanet ediyorsunuz
16:37 Aslan’ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:36 DEM Parti'den Meclis'te Kürtçe tercüman bulundurma teklifi
16:36 Tülay Hatimoğulları: Bu süreç 86 milyonun kurtuluşudur
Meral Danış Beştaş: Yakın zamanda İmralı’ya gidebiliriz
16:30 Veliler baz istasyonuna karşı eylem gerçekleştirdi
16:28 Abdullah Öcalan ailesi ile görüştü
16:13 Kentsel dönüşüm çalıştayında Rezan'ın geleceği tartışıldı
16:07 Tülay Hatimoğulları YYÜ’den seslendi: Rojin için adalet
15:51 TFF'den Amedspor'a 'tezahürat' cezası
15:33 Gazeteci Aykol'a üçüncü farklı antibiyotik tedavisine geçildi
15:16 'Bin 348 ihlal yaşandı, 105 bin 287 cezaevlerinin kapasitesi aşıldı'
15:03 Amed’te ‘Kadın kentlerine doğru’ şiarıyla buluşma düzenlenecek
15:00 Kurtulmuş: Bölgesel ve küresel şartlar barışı zorunlu kılıyor
14:35 Adliyede polis şiddeti
13:56 'Kuyu tipi' cezaevi açıklaması: İşkence yasağı ihlal ediliyor
13:36 Koma Amed’in Wan konseri 22 Kasım’da
13:09 BM: İran’da İsrail savaşı sonrası baskılar tırmanıyor
12:55 Ege Üniversitesi'nde 5 öğrenci gözaltına alındı
12:54 Demokratik cumhuriyet ve demokratik toplum
12:41 Îdir'de Bakırhan'ın katılımıyla halk buluşması
12:09 Aykol'a cezaevlerinden mektup: Hepimizin çıkınca seni görme hayali var
11:52 KNK’den Köln yürüyüşüne katılım çağrısı
11:33 Sêrt’te 2 kişi katledildi, 3 kişi ağır yaralı
11:28 İtalyan tarihçiden Abdullah Öcalan'ın çağrısına destek
10:41 Kobanê 1 Kasım'a hazırlanıyor: 100 ressamdan sergi
10:33 Necla Özmen’in şüpheli ölümü: 10 dakika mesafedeki hastane yerine uzaktaki tercih edildi
10:24 Kapatılmayan ve temizlenmeyen DSİ kanalı sağlığı tehdit ediyor
10:22 Şirnex’taki ekokırımın boyutlarının araştırılması istendi
10:15 İranlı yazar eserlerinin Kürtçeye çevrilmesinden mutlu
10:14 Amed Barosu'nun 'süreç komisyonu' 11 başlıkla çalışma yürütecek
09:58 Kayyımın yapboz yolu esnafı mağdur ediyor
09:40 İzmir'de sürecin nabzı: Devletten adım bekliyoruz
09:39 Hiç gitmediği köyde kaçak elektrik kullanmaktan 850 bin TL ceza kesildi
09:12 Rojhilatlı çift, çocuklarıyla kukla tiyatrosuna Kürtçe hayat veriyor
09:10 'Okullarda anadilin değersiz olduğu algısı oluşturuluyor'
09:07 Yıllardır cezaevi yollarındalar: Yasalar çıksın, tutsaklar serbest bırakılsın
09:04 Geri çekilen HPG’li Ayhan: Özgür bir zeminde demokratik siyaset yapmak istiyoruz
09:00 31 EKİM 2025 GÜNDEMİ
30/10/2025
23:31 'GYO hakkında re'sen inceleme başlatılsın' çağrısı
23:19 Bütçeye tepki: Kadınların tank, top, İHA, SİHA'ya ihtiyacı yok
22:47 Bolu Cezaevi'nde iki tutsağın tahliyesine engel, birine tahliye
22:34 Yaşamını yitiren Necla Özmen için hastane önünde açıklama
22:01 Meral Danış Beştaş: Temel ihtiyaçlar karşılanamazken milyonlar savunmaya harcanıyor
20:58 İmralı Heyeti: Karşılıklı anlayış ve fikir birliği içindeyiz
20:48 Amed'de bir derneğe silahlı saldırı
20:31 Şam’da silahlı grup yurttaşlara saldırdı
20:02 İzmir Depremin'de yaşamını yitirenler anıldı
19:29 Nizamettin Kabaiş: Kızımın telefonu Portekiz'e gönderilecek
19:16 223 işçinin direnişi 92’nci gününde
19:03 İmralı Heyeti ile Erdoğan görüşmesi sona erdi
18:53 Tunç: Sürece dair yasal düzenlemeler Meclis'in takdirinde
18:19 İmralı Heyeti ve Erdoğan görüşmesi başladı
18:14 Komisyon üyeleri İrlanda’ya gidiyor
18:07 QSD bir videoyla Geçiş Hükümeti’nin iddialarını yalanladı
17:53 Fidan ve Tunç’un dinlendiği komisyon toplantısı bitti
17:37 İmralı Heyeti, Erdoğan görüşmesi için yola çıktı: Atılması gereken adımları konuşacağız
17:21 Amed'de çalıştay: Afetlere dayanıklı kentler yaratma hedefimiz var
17:13 İmralı Heyeti ile Erdoğan görüşmesinin saati değişti
17:09 Polisler, mezarlıkta kazı yaptı
16:18 İmralı Heyeti ile Erdoğan görüşmesine katılacak isimler netleşti
16:13 Alpargün Apartmanı davası yeniden görüldü: Sanığa 62 kez müebbet
15:53 Gazeteci Aykol'un hayati riski sürüyor
15:33 İstanbul’da şüpheli şekilde balkondan düşen kadın yaşamını yitirdi
15:30 Hesekê’de ‘Abdulah Öcalan’a özgürlük’ eylemi
15:27 Siyasetçi Osman Akdağ anıldı
14:47 ÇHD: İşkenceyi aklayan her karar yeni işkencelerin davetiyesidir
14:17 Arjen Arî mezarı başında anıldı
14:16 Wan'da ‘kuyu tipi’ cezaevi kapatılsın eylemi
13:41 'Barış ve Demokratik Toplum' şölenine çağrı
13:33 Maden yasasında değişiklik Resmi gazetede
13:29 Almanya Dışişleri Bakanı Şam’a gidiyor
12:42 Ayşegül Doğan: Barışa değil savaşa hazırlanan bir bütçe ile karşı karşıyayız
12:39 Parktaki banklar yakıldı
12:37 Menemen'de öğrencilerin tutuklanmasına tepki
12:36 Vietnam’da sel felaketi
12:18 İran’da gözaltına alınan kişiden haber alınamıyor
11:59 4 kişinin can verdiği binanın enkazı incelemeden sonra kaldırılacak
11:57 Kurtulmuş: Nihai rapor safhasına ilerliyoruz
11:40 CHP’den ‘Sandığa Karşı Yargı: Bir Darbenin Anatomisi’ raporu
11:31 İBB soruşturmasında 4 kişi hakkında gözaltı kararı
11:16 Özer soruşturmasında DEM Partili Aşan beraat etti
10:39 Bakırhan: Geçiş yasalarıyla özgürlükler ve haklar güvence altına alınmalı
10:27 Karasu: Özgürlük yasaları sürecin kritik noktasıdır
10:14 Bütçe görüşmeleri başladı
09:33 Çocuğunu Filistin askısında görmek ve bir damla su verememek
09:29 Aksoyoğlu: Meclis Abdullah Öcalan'ı Ankara'da dinlemeli
09:23 EHP Genel Başkanı: Atılan adıma karşı yasal adımlar atılmalı
09:06 Barış Anneleri'nden Erdoğan'a çağrı: Adım atın
09:05 ÖHD'li Köçeroğlu: Süreç cezaevlerine uğramamış
09:05 Siyaset Bilimci Köker: Komisyon yasa tekliflerini somutlaştırmalı
09:04 Wan çarpık kentleşmeyle kimliğini kaybediyor
09:02 Akdeniz eşbaşkanlarının yarın görülecek duruşmasına çağrı
09:02 HDK İstanbul Eşsözcüsü: Devlet demokratik yasal düzenlemeleri yapmalı
09:01 Saadet, Gelecek ve DEVA Amed il başkanları: Devlet gecikmeden adım atsın
09:00 'Birliğimizi sağlayamadığımız müddetçe statüye kavuşamayız'
09:00 Cezaevi idaresi Ceylan Önkol'un fotoğraflarını 'sakıncalı' buldu
09:00 30 EKİM 2025 GÜNDEMİ
00:20 Saldırıya uğrayan öğrenciler ve DEM Parti'li Özgül Saki hedef gösterildi
00:02 Kamyaran’da aktivist Zîlan Kemanger gözaltına alındı
29/10/2025
23:55 QSD: Tişrîn'deki patlama Geçiş Hükümeti mayınından kaynaklandı
23:52 Şerife Muhammed'inin idam kararı 30 yıl hapse çevrildi
23:15 Sındırgı'da 3.8 büyüklüğünde deprem
22:11 Dîlok'ta 18 saati aşan elektrik kesintisi
21:52 Dünya genelinde internet kesintisi
21:47 Türkiye'ye bağlı grupların işkence ettiği M.S. artık hareket edemiyor
21:24 Fed, politika faizini indirdi
21:19 Gebze’de çöken binanın enkazından bir kişi sağ çıkarıldı
20:05 Gazeteci Ezgi Soysal'a saldırı: Ölebilirdim
19:53 Kayyımın işsiz bıraktığı işçiler: Eve ekmek götüremiyoruz
19:04 İhraç edilen bin 700 emekçi mahkeme kararı bekliyor
17:41 Payizava’da üç kişinin katledildiği saldırıya dair bir gözaltı
17:39 25 Kasım’da gözaltına alınan 168 kadına dava
17:21 Entübe edilen Gazeteci Aykol'un kritik hali sürüyor