ŞIRNEX - Okulların "çocuklar için güvenli alanlar" olmaktan uzaklaştığını belirten Eğitim Sen Kadın Sekreteri Simge Yardım, cezasızlığın çocuğa yönelik suçları yaygınlaştıran bir hata dönüştüğünü söyledi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Şirnex Şubesi'nin Cizîr (Cizre) ilçesinde çok sayıda öğrenciye cinsel tacizden yargılanan Burak Ercan'a verilen hapis cezası kararının bozulmasına karşı başlattığı "Adalet Nöbeti" ikinci haftasında sürdü. Sanat Sokağı'nda devam eden nöbet, Burak Ercan'ın yargılanacağı davanın duruşmasının görüleceği 20 Kasım’a kadar her Cumartesi günü gerçekleştirilecek. Ayrıca yapılacak yürüyüş, basın açıklaması ve farklı eylem etkinliklerle kamuoyu oluşturulacak.
Eğitim Sen Merkez Kadın Sekreteri Simge Yardım, "özel savaş", cinsel taciz ve faillere dönük cezasızlık politikasını değerlendirerek, 20 Kasım’daki duruşmaya katılım çağrısında bulundu.
'CEZASIZLIK MAĞDUR EDİYOR'
Eğitim Sen olarak Cizîr’de gerçekleşen istismar davasını başından beri takip ettiklerini belirten Simge Yardım, 6 yıldır devam eden davadaki cezasızlığa dikkat çekerek, “Bu 6 yıl boyunca çocukların her gün, her davada, her kararda yeniden mağdur edilmesi anlamına geldi. Burada iktidarın kadınların haklarına, yaşamlarına, çocukları korumayan politikalarını değerlendirmek gerekiyor. Karşılaştığımız sadece Cizre istismar davasında bir cezasızlık durumu değil aslında istismar davalarının bir bütününden biz faillerin aklandığı ve korunduğu bir süreç ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu cezasızlık hali çocuk istismarını yaygınlaştıran bir hatta dönüşmüş durumda” dedi.
Okullarda yaşanan istismar ve taciz olaylarının yaygınlaşmasında Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğu olduğunun altını çizen Simge Yardım, “Okullar çocuklar açısından artık güvenli alanlar olmaktan uzaklaştı. Okullar istismara açık mekanlar haline geldi. Tüm bunları gören MEB buna karşı bir politika yürütmek yerine aksine özellikle kız çocuklarını eğitimim dışına çıkarmaya çalışan yeni politikalar uygulamaya çalışıyor. Yeni uygulamalar ile kız çocuklarını daha fazla şiddet ve istismara açık duruma getirmeye devam ediyor. Aslında burası bir bütün olarak okulundan adli tıpa, yargıya ve Sağlık Bakanlığı’na kadar bir iş birliği ile cezasızlık üretme hali var. İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararı alındı, 6284 neredeyse hiç uygulanmıyor” diye konuştu.
‘BUZ DAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ’
Kolluk güçlerinin istismar ve taciz faillerini koruyan uygulamalara devam ettiğini vurgulayan Simge Yardım, “Failler bu cezasızlık politikalarından güç alacak durumda. MEB sadece bir taciz failine (Burak Ercan) görev değişikliği vermiş olması bu süreçte faillerin eğitim ve öğretim süreci içerisinde olması birçok fail açısından meşrulaştıran bir sebep oluyor. Okullarda yaşanan taciz ve istismar olaylarında çok ciddi bir politika eksikliği var. Basına yansıyan, dava açılan, bir biçimi ile okul idaresine iletilen olay sayısı buz dağının görünen yüzü. Bunun ötesinden çok daha fazla olay olduğunu biz açık bir biçimi ile biliyoruz. Ancak çocukların mevcut eğitim sistemi, aile yapısı içerisinde bastırıldığını bunu açık bir şekilde ifade edemediğini ama ifade eden çocuklar açısından da bazı eğitim görevlileri ve idare tarafından olayların üstünün kapatıldığına şahit oluyoruz. Her kamu personeli, öğretmen açısından istismar olayı kendilerine bildirildiğinden yasalar gereği süreç işletme zorunluluğu var. Ancak bu sorumluluk kamu emekçileri tarafından yerine getirilmiyor. Süreci takip etmeye çalışan, psikolojik danışmanlara yönelik arkadaşlarımıza da baskı uygulanıyor. Olaylar kapatılmaya, görünür kılınmamaya çalışılıyor ancak öyle bir noktaya geldik ki artık gözükmemesi mümkün değil. Her ne kadar baskılar sürse de çocuklar istismarı anlatmaya devam ediyor. Pedagojik açıdan çocuklar hayatlarından karşılaştıkları her hangi bir şiddeti, istismarı sözlü olarak ifade etmeseler bile davranışları, tutumları ile bir şekilde açığa çıkarırlar” ifadelerini kullandı.
‘ÇOCUKLAR SUSMAZLAR’
“Çocuk susar sen susma” sözünün gerçeği yansıtmadığına dikkati çeken Simge Yardım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aslında çocuklar susmazlar. Öğretmenler çocuklardan yana bir tutum sergilese, gözlem doğru olsa çocukların yaşamlarından bir şeyler yaşadıkları açığa çıkar. Ancak gözlemlemiyoruz ve çoğu zaman bunun farkına bile varmıyoruz. Aslında pek çok çocuk bu yüzden istismara maruz bırakılmaya devam ediyor. Biz Eğitim Sen olarak okulların çocuklar için güvenli alanlar haline gelmesi, istismar vakalarının açığa çıkarılması, eğitim emekçilerinin sorumluluklarını yerine getirmesi, bunlar ile birlikte süreçte etkin soruşturma yürütülmesini temel talep olarak ifade ediyoruz.”
DURUŞMAYA ÇAĞRI
Cinsel tacizden yargılanan Burak Ercan hakkında görülen davanın 20 Kasım tarihinde görülecek duruşmaya bütün vicdanlı kamuoyunu davet eden Simge Yardım, “20 Kasım’da Eğitim Sen olarak burada olacağız. Gerçek adaletin sağlanması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Çocuk hakları toplumun temelini teşkil eder. Çocukların haklarına dönük bir mücadele tüm toplumun, demokratik kitle örgütlerinin güçlü bir mücadeleyi yürütmesini gerekli kılan bir noktadadır. Şırnak’ta çok daha fazla açığa çıkan bir özel savaş politikası gerçekliği de var. Diğer bölge illerinden olduğu gibi burada kadınlar ve çocuklar özelinde özel savaş politikası yürütülüyor. Bu asimilasyon politikası olarak da hayata geçiriliyor. İstismar durumuna karşı bir adaletin tesis edilmesi ile birlikte bugün Barış ve Demokratik Toplum inşasını konuştuğumuz bir yerde de özel savaş politikalarına karşı tüm toplumun güçlü bir itirazı örgütlemesi gerekiyor. 20 Kasım’da burada yapılacak duruşma ve sürdürülen Adalet Nöbeti tam da buraya denk gelen bir nöbet. Bizde buradan toplumun bütün kesimlerine eşit ve adil bir toplumun inşa edildiği, çocuk haklarının esas alındığı, özel savaş politikalara son verildiği bir toplumun inşası için herkesi duruşmaya çağırıyoruz. Sadece Cizre istismar davası açısından değil tüm davalar açısından sürdürülen Adalet Nöbetinin önemli olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
MA / Emrullah Acar
