İSTANBUL / ANKARA - İstanbul ve Ankara’da yapılan eylemlerde hasta tutsaklar Soydan Akay ve Emin Aladağ’ın durumuna dikkat çekildi. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, her hafta düzenledikleri “F Oturması” eyleminin 681'incisini İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan dernek binaları önünde düzenledi. Bu haftaki eylemde, Marmara 9 No’lu Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Soydan Akay’ın serbest bırakılması talebinde bulunuldu. “Tedavi haktır engellenemez” pankartının açıldığı açıklamada, hasta tutsakların fotoğrafları taşındı. Açıklamada, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganları atıldı. Açıklamaya çok sayıda tutsak yakınının yanı sıra insan hakları savunucuları katıldı. 

 

Açıklamada ilk olarak konuşan Akay’ın kardeşi Veysel Akay, İdare ve Gözlem Kurulları’nın yarattığı ihlallere dikkat çekerek, “Soydan gibi binlerce insan bu kurullarla ciddi şekilde mağdur ediliyorlar. Cezaevinde tedavi imkanları yeterli değil, dışarıdan doktor arkadaşlarla onun durumunu kontrol altında tutmaya çalışıyoruz. Ama 8 senedir tek kişilik yerde tutulması çok ciddi zorluklar yaratıyor. Çok teşekkür ediyorum ve Soydan selamlarını tüm dostlara iletiyorum” dedi.

 

YAŞAMI KASTEN TEHLİKEYE ATILIYOR

 

Ardından basın metnini İHD İstanbul Şubesi Sekreteri Oya Ersoy, Akay’ın birçok hastalığının olduğunu ve 2 yıldır cezasını tamamladığı halde serbest bırakılmadığını ifade etti. Akay’ın 8 yıldır tekli hücrede tutulduğunu ve avukat, arkadaş görüşmelerinin engellendiğini vurgulayan Oya Ersoy, Akay’ın avukatı Esra Bilen’in Mezopotamya Ajansı’na (MA) yaptığı açıklamaya değinerek, şöyle devam etti: “‘İnfaz hukukuna göre 36 yıllık hapis cezasının 30 yılını dolduran mahpuslar koşullu salıverilme hakkını kazanmaktadır.30 yıllık cezası 11 Ağustos 2023 tarihinde dolan Soydan Akay’ın, 2 yıl önce koşullu salıverilmesi gerekirken, keyfi ve hiçbir dayanağı olmayan idare ve gözlem kurulu kararlarıyla tahliyesi 4 kez ertelendi ve serbest bırakılmadı. Soydan Akay ayrıca, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü olmamasına ve kanser hastası olmasına rağmen 2018 yılının Nisan ayından beri tekli hücrede tutuluyor. Yine aynı tarihten bu yana, avukat görüşmeleri ‘avukatları ile görüşmesinin kaydedilmesi ve görüşme esnasında konuşmaları duyacak şekilde bir görevlinin hazır bulundurulması’ kararı ile kamera kaydına alınarak kısıtlanıyor. Yoğun kısıtlama ve hak ihlaline maruz kalan Soydan Akay, sadece Mart ayı içerisinde 7 kere hastaneye götürülmüş olup, bu sevklerin 3 tanesi acil kayıtlıdır. Son olarak geçtiğimiz hafta kalp krizi geçiren Soydan Akay, tek tutulma koşullarında baygınlık geçirmeden hemen önce acil butonuna basabilmiş ve hastaneye öyle kaldırılmıştır. Hastanede kendisine ‘tansiyonun düşmüş’ denilen Akay’ın ailesinin e nabız sisteminden raporları alıp hekimlere göstermesi üzerine, Soydan Akay’ın aslında kalp krizi geçirdiği öğrenilmiştir. Kendi sağlık durumu hakkında dahi doğru bilgi verilmeyen, infaz rejimine aykırı bir şekilde tekli hücrede tutulan Soydan Akay’ın derhal tahliye edilmesi gerekmektedir’ demiştir. Tüm bu sağlık sorunlarına ve cezasının infazını tamamlamış olmasına rağmen tahliyesi engellenerek, Soydan Akay’ın sağlığı ve yaşamı kasten tehlikeye atılmaktadır.”

 

Oya Ersoy son olarak hasta tutsaklar için duyarlılık çağrısında bulundu. 

 

ANKARA

 

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çektikleri eylemlerinin 553’üncü haftasında Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. Bu haftaki eylemde, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tutulan hasta tutsak Emin Aladağ’ın durumuna dikkat çekildi.

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı, Emin Aladağ’ın 1993 yılında gözaltına alındığı esnada gördüğü işkenceler sonucunda sağ kolu ve sol bacağında lif kopması meydana geldiğine işaret ederek, “1998 yılında tahliye edilmiş ancak müebbet cezasının onaylanmasıyla 2000 yılında tekrar tutuklanmış ve Van’da hapishaneye konulmuştur” dedi.

 

Yazmacı, Aladağ’ın cezaevinde kaldığı süreç içerisinde ameliyatlarının geç yapıldığına ve tedavisinin uzun süre boyunca ağrı kesici ilaçlarla geçiştirildiğine vurgu yaparak,  “Tedavilerinin dışarıda yapılabilmesi için avukatları tarafından yapılan başvurular da süreç içerisinde reddedilmiş ve durumun ağırlaşmasına neden olunmuştur. Çeşitli hapishanelerde bulunan Emin Aladağ en son Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesinde tutuluyor. 25 yıldır hapishanede olan Emin Aladağ’ın yaşamış olduğu sağlık sorunlarının üstüne ayrıca uzun süren hapislik koşullarının meydana getirmiş olduğu hastalıklar da eklenmiş durumdadır”  diye belirtti. 

 

ENGELLİ RAPORUNA RAĞMEN TAHLİYE EDİLMİYOR 

 

Aladağ’ın 13 Şubat tarihinde gönderdiği mektup yoluyla son durumunu aktardığını da belirten Yazmacı, devamla şunları kaydetti: “Kronik tansiyon ve şeker hastasıdır. Bunların yanı sıra astım, mide fıtığı, boyun fıtığı, bel fıtığı rahatsızlıkları kronik olarak devam etmektedir. Ayrıca sol kalçasındaki kireçlenmeden dolayı ameliyat olmuş ve platin takılmıştır. Ancak ameliyat başarılı olmadığı için şu an bastonla geziyor, diğer bir deyişle yürüyemiyor. Sağ kolundaki lif yırtılması ve kopması nedeniyle ameliyat olmuştur. Aynı şekilde sol kolundan da ameliyat olması gerekiyor. Fıtık nedeniyle sağ bacağı felç olmuş durumdadır. Her iki kolu ve her iki ayağı tutmuyor. Ailesi tarafından da verilen bilgiye göre 2024 yılı 8’ini veya 9’uncu ayında felç geçirmiş ve şu anda sağ tarafı kısmi felçlidir. Ayrıca bel fıtıkları var ve bel kayması da mevcuttur ve bundan dolayı da büyük bir ameliyat geçirmesi gerekmektedir. Yüzde 87 ağır engelli raporu bulunmaktadır. Durumu ağırlaşmış ve bundan dolayı günlük yaşamını arkadaşlarının desteğiyle sürdürmek zorundadır.”