İSTANBUL - Cumartesi Anneleri, İstanbul'da iki yıl arayla gözaltında kaybettirilen Ayhan ve Ali Efeoğlu’nun akıbetini sorarak, "Adaletin sağlanması talebinde ısrar ediyoruz” açıklaması yaptı.
Cumartesi Anneleri/İnsanları, gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle bugün 1032'nci kez Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Cumartesi Anneleri/İnsanları, karanfiller ve kayıpların fotoğraflarını taşıdı. Çok sayıda kayıp yakını ve insan hakları savunucusunun katıldığı eylemde, İstanbul’da gözaltında kaybettirilen kardeşler Ayhan ve Ali Efeoğlu’nun akıbeti soruldu.
İHD İstanbul Şube Sekreteri Oya Ersoy, Galatasaray Meydanı’ndaki sınırlama uygulamasına son verilmesi çağrısında bulundu. Oya Ersoy, "Türkiye’nin demokratik bir cumhuriyet hâline gelmesi ancak hukuk pratiğinin, hukuk devletine uygun şekilde işlemesiyle mümkündür. Bizim Galatasaray’daki varlığımız, Türkiye’de hukuk pratiğinin doğru işlemediğinin en önemli kanıtıdır” dedi.
GÖZALTINDA KAYBETTİRİLEN KARDEŞLER
Oya Ersoy, Ayhan Efeoğlu’nun 6 Ekim 1992 tarihinde öğrencisi olduğu Yıldız Teknik Üniversitesi'nin önünde sivil polisler tarafından gözaltına alındığını, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldükten sonra kendisinden bir daha haber alınmadığını söyledi. İlgili kurumların aileye Efeoğlu’nun gözaltında olmadığı cevabını verdiğini aktaran Oya Ersoy, olaydan iki yıl sonra kardeş Ali Efeoğlu’nun da 5 Ocak 1994 tarihinde İstanbul Pendik civarında gözaltına alındığını söyledi.
Oya Ersoy, “Ayhan’ı bulamayan aile, bu sefer Ali’nin akıbetini öğrenmek için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Ancak Ayhan ve Ali Efeoğlu’nun kaybedilmesi ile ilgili etkin soruşturma yürütülmedi. Soruşturmalar zamanaşımından takipsizlik kararı ile kapatıldı” dedi.
ÇARKIN’DAN İTİRAF: ELLERİMLE GÖMDÜM
2011 yılında eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın'ın Ayhan Efeoğlu'nun gözaltındayken işkenceyle öldürüldüğüne tanık olduğunu açıkladığını hatırlatan Oya Ersoy, şunları aktardı: "Ayhan Çarkın itirafında ‘Onu bizzat ellerimle gömdüm’ diyerek, Ayhan Efeoğlu’nu işkence ile sorgulayan ve bedenini kaybeden polislerin isimlerini verdi. Bu itiraflar sonrasında, savcılığa başvuran Efeoğlu Ailesi, dosyanın yeniden açılıp etkin ve bağımsız bir soruşturma yapılarak oğullarının gömüldüğü yerin tespit edilmesini talep etti. Ayrıca İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde görevli 8 polis hakkında suç duyurusunda bulundu. Ardından Bursa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak, Ayhan Çarkın’ın ifadelerinden sonra oğullarının kollukta öldürüldüğünün netlik kazandığını belirterek İçişleri Bakanlığı hakkında manevi tazminat davası açtı. Bakanlık mahkemeye gönderdiği cevapta; kayıp olduğu iddia edilen kişilerin kabirlerinin İstanbul’da olması ve soruşturmanın İstanbul’da yapılması nedeniyle dosyanın İstanbul’a gönderilmesi talebinde bulundu.”
‘ADALET SAĞLANMADI’
Delil ve tanık beyanlarına rağmen bugüne kadar adaleti sağlayacak bir soruşturma ve kovuşturmanın yapılmadığını dile getiren Oya Ersoy, "Ayhan ve Ali Efeoğlu kardeşlerin akıbetlerinin açıklanması ve adaletin sağlanması talebinde ısrar ediyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin, tüm kayıpları için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Eylem, Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakılmasının ardından son buldu.