4 duvar arasındaki 'işkenceyi' anlattı

img
ANKARA - Tutuklu olduğu cezaevinin mimarisi ve yaşanan ihlalleri anlatan tutsak Aziz Aktaş, idarecilerin cezaevlerini bir "ülke", kendilerini ise bu "ülke"nin başkanı olarak gördüklerini söyledi.
 
Hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası nedeniyle Sincan 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde 2016 yılından bu yana tutuklu bulunan Aziz Aktaş, avukatları aracılığıyla gönderdiği mektubunda, cezaevlerindeki durum ve yaşanan hak ihlallerini anlattı. Yüksek Güvenlikli, S ve Y tipi cezaevlerinin son yıllarda ülkenin her tarafına "bakteri" gibi çoğalarak yayıldığını belirten Aktaş, "Bu cezaevleri yapısı ve işlevselliği açısından mahkumu son derece ağır bir tecritte tutup izolasyona maruz bırakarak, adeta ölüme davetiye çıkarmaktadır. Sözünü ettiğim bu iddiamın doğrulduğunu kanıtlamak amacıyla şu an bulunduğum Yüksek Güvenlikli Cezaevi Tipi cezaevinin hem mimari yapıdan kaynaklı hem de idari (yöntemsel) işlevselliği açısından yaşadığımız ve maruz kaldığımız sorun ve sıkıntıları sizlerle paylaşmak istiyorum" diye kaydetti. 
 
CEZAEVİ YAPISI 
 
Aktaş, mimari olarak cezaevinin yapısının tutsakları mutlak tecrit altında tutmak amacıyla inşa edildiğine ve bu yapıların tutsaklar üzerinde sağlık başta olmak üzere psikolojik ve sosyal hususlarda ciddi etkiler bıraktığını aktardı. Aktaş, cezaevi mimarisine dair şunları kaydetti: 
 
"* Neredeyse bütün odalar tekli hücreler statüsünde olup, her mahkum yaşamının tamamını bu tekli hücrelerde geçirmektedir. Diğer cezaevlerinde (F, M, T, L tipi) bir mahkum ağır disiplin ihlalinden dolayı hücre cezası aldığı zaman doktor onayı dahilinde ve yirmi günü aşmayacak (en fazla) bu tip odalarda tutulup, cezası bitince eski yerine götürülür. Fakat biz üstelik doktor onayı bile olmadan yıllardır bu odalarda tutuluyoruz. Yani diğer cezaevlerinde yaşanan en ağır disiplin suçunun cezasını biz burada yıllardır her gün, her saat ve her an çekiyoruz.
 
* Bu tekli odaların büyük kısmı yılın 8-9 ayı hiç güneş görmüyor. Hatta bazıları hiçbir şekilde güneş görmüyor. Yani bu mimari yapı güneş görmemizi bile çok gören bir cezaevinden başka bir şey değildir.
 
* Oda pencerelerinin önüne güvenlik için demir parmaklıklar yetmezmiş gibi onların üzerine de ince sıklıkta bir tel çekilmiş. Bu tel ile oda adeta bir kafes görüntüsünü almıştır. Hatta bazı odalarda telin inceliği o kadar sık ki neredeyse dışarısı görünmüyor. Zaten bu haliyle dışarıya bakmak bile gözü ağrıtıyor. Adeta kafese sıkıştırılmış vahşi hayvan muamelesi yaşanıyor.
 
* Bu tekli odaların kendine özgü bir bahçesi veya havalandırması yok. Her gün havalandırmaya çıkmak için başka bir yere götürülüyoruz. Her modülde farklı farklı davalardan mahkumlar yerleştirildiği için havalandırma diye tabir ettiğimiz bu mekanı sırayla ve ortak kullanıyoruz. Dolayısıyla modül içinde hastalık kapan kişi veya kişiler olursa hepimiz aynı havayı soluduğumuzdan dolayı hastalanıyoruz." 
 
Aktaş, söz konusu cezaevlerinin kapatılması gerektiğini vurgulayarak, "İnsan olduğumuzu haykırmakla beraber bu mimari yapının sağlık, psikolojik ve sosyallik açısından ciddi sorunlar meydana getirdiğini bunun da ölüme davetiye çıkarmaktan başka hiçbir işe yaramadığını ve sorumluların bu yapıyı acilen kapatmalarını öneriyoruz" diye kaydetti. 
 
'YETKİLER SOPA OLARAK KULLANILIYOR' 
 
Aktaş, cezaevi idarelerinin yarattığı sorunlara da işaret ederek, şunları belirtti: "Bilindiği gibi 2020’de çıkan yeni infaz düzenlemesi ile birlikte kurumun yönetimlerinin yetkileri artırılmış ve adeta hesap verilebilirlik ortadan kaldırılmıştır. Bu yetkinin altına sığınan kurum yönetimleri kurumu bir ülke, kendilerini de bu ülkenin başkanı ve başında olduğu İdare ve Gözlem Kurulu'nu da bir yargı sopası olarak son derece keyfi, egoistçe ve ideolojik düşmanca bir yaklaşımla kullanmaktadırlar. Bu cüreti de mevcut iktidar ve sergiledikleri ‘sözde’ güvenlikçi politikalardan almaktadır. Nasıl ki mevcut iktidar anayasayı sözüm ona güvenlikçi politikalar için bir ceza sopası olarak kullanıp tüm kişisel ve toplumsal hak ve özgürlükleri, insan hukukunu tali plana itiyorsa; bu tür kurumlarda da benzeri bir durumu görüyoruz. Tıpkı anayasa gibi infaz kanunun da amacı özce kişinin sağlık, sosyal ve güvenlik ihtiyacını sağlama alıp kişiyi toplumla uyumlu hale getirmektir. Fakat bahsini ettiğim sözde güvenlikçi politika amacın iki önemli sacayağı olan sağlık ve sosyal boyutlarını bastırmaktadır. Her şeyde bir güvenlik gerekçesi aramak olmayan şeyi kanaat yoluyla olmuş ve kesin olacakmış gibi yorumlamak, sağlık ve sosyal boyutu bastırdığı gibi, buna karşı çıkabilecek ya da yasanın kişinin sağlık ve sosyal hakkını koruyan maddeleri savunmakla mükellef infaz birimleri ve genel yargı mensuplarına bir tehdit unsuru oluşturmaktadır."
 
'GÜVENLİK ZAAFİYETİNE DAVET ÇIKARTIYOR'
 
Aktaş, mektubunun devamında yaşanan ihlalleri şöyle sıraladı: 
 
"* Biz aynı davaya mensup PKK tutsakları, yıllarca bizimle savaşan FETÖ ve IŞİD gibi yapılar ile toplumun ahlaki yargılarını aşağıya çeken kimi adli çete uyuşturucu gibi baronlarıyla aynı koridora ve modüle yerleştirmişler. Kişisel düşünce, dini yargılarımız, inançsal yaklaşımlarımızı yaşama bakış açımızı nerdeyse her şeyimiz birbirinden farklı olan mahkumları yan yana aynı ortamda bulundurmak, bırakalım güvenliği, infaz sistemlerinin amacına terstir. Hatta güvenlik zafiyetine davetiye çıkarmaktadır.
 
* Sosyal faaliyetlerinden neredeyse hiç yararlanamıyoruz. Üç yıldır bu cezaevindeyiz fakat ne dil, ne kişisel gelişim ne de el becerileri gibi hiçbir kurs faaliyetinden yararlanamıyoruz.
 
* Haftalık 10 kişiyi ve 10 saati olmayacak düzeyde infaz kanunuyla güvence altına alınan sohbet hakkımızdan sadece 6 altı saat ve yalnızca beraber havalandırmaya (günlük 1.5 saat) çıktığımız 6 arkadaşımla çıkıyoruz. Yani yasayı mahkumun yeterince sosyalleşebileceği bir kabul edilebilirlik ölçüsüyle kullanmak yerine bunu en alt seviyeye çekerek uygulamaktadır. Hem yer hem de personel açısından bu kurumda sıkıntı da yok. Yapmak isterlerse her halükarda yapabilirler ama bu talepler güvenlik adı altında keyfi bir şekilde reddedilmektedir.
 
* Havalandırma saatlerimiz 1 buçuk saatlik sınırlı ve günün 22 buçuk saatini maalesef o daracık hücrede geçiriyoruz. Ayrıca havalandırma da küçük olduğu için yeterince spor yapamıyoruz. Bunun yerine tüm modüllerin ön bahçeleri geniş, güneş görüyor ve güvenlik açısından da kameralarla denetlendiğinden hiçbir zaaf yok. Oralar yıllardır boş ve kullanılmıyor. O bahçelere çıkmak demek havalandırma haklarımızla ilgili çoğu sıkıntılarımızın giderilmesi anlamı taşır (saatlerinin süresi de artabilir) güneş görememe sıkıntımız kısmi olsa da çözülür ve spor alanlarımız genişler. Fakat bu bahçeyi de aynı sözde güvenlik gibi gerekçelerle aktifleştirmiyorlar.
 
* Bu kurumda bizleri, bencil-egoist ve kişisel odalarımızla sınırlı kalmamızı sağlamak için yoğun bir çaba sarf ediliyor. Aynı modül dışındaki hiç kimse ile görüştürülme imkanı sağlanmıyor. Sanki başka bir modülden birini görürsek birbirimizi yiyecekmişiz gibi bir algı var. Dava arkadaşı, akraba, dost vb. farklı modüllerde barındırılmış iseler bunların birbirlerini görme imkanlarını tamamen ortadan kaldırıyorlar. Aslında tecridin kendini en çok görünür kıldığı yer bu anlayıştır. Bu kurumda iletişime geçebileceğin, sosyalleşebileceğin sadece sen ve seninle aynı modülde bulunan diğer 5 oda. Bu 6 kişiyle havalandırmaya çıkacak bu 6 kişiyle hobi sohbet atölyelerine gidecek (oda ayda 6 saat), bu 6 kişiyle (şuan yok ama eğer açarlarsa) kurslara gidilecek, spora, revire, kargoya, aile görüşüne, vb. bu kurumda olabilecek her türlü aktiviteye sadece bu 6 kişiyle gidilecek. Diğer cezaevlerinde mahkumlar aynı davadan olması koşuluyla farklı koğuş ve odalarla 10 kişiyi aşmayacak şekilde karma gruplarla spor, atölye, kurs gibi faaliyetlerden beraber faydalanıyorlardı. Fakat burada bırakalım aynı davayı, akraba olsalar dahi aynı modülde olmadıklarından dolayı bunların tesadüfi dahi olsa birbirlerini görme şansları yok. Bizce bu art niyetli yaklaşımlarıyla hem yeterince sosyalleşme hakkımızı gasp ediyorlar, hem de bu yaklaşım uğraş gerektirdiğinden kurumda çalışan personellere ağır yük oluşturduğundan uğraş ve yük oluyor.
 
* Spor sahaları çok kirlidir.
 
* Televizyon kanalları da genellikle iktidarın dalkavukluğuna soyunmuş kanallardan oluşuyor ve bu konuda mahkumların istemlerine başvurulmuyor.
 
* Bizlere hediye yoluyla gelen sırf üzerinde 'hediyemdir', 'armağandır' gibi kısa notlar var diyerek bize verilmiyor. Gerekçe olarak ise bahsini ettiğim güvenlik mevzusunu öne sürüyorlar. Bunun bir şifre olabilme ihtimali doğurabileceğini ifade ediyorlar.
 
* Bulaşık eldiveni, sıcak su matarası, kulplu bardak gibi sağlık ve hijyen hususunda kullanılabilecek eşyalarımız doktor tarafından raporlanmasına rağmen, amaç dışı kullanılabilir gibi gerekçelerle bizlere verilmiyor.
 
* Takım formaları yasaklandı. Olan da toplanıyor. Diğer uygulamalarda zorlansalar da bir güvenlik gerekçesi ihtimalinin olabileceğinden yola çıkılıyor. Fakat bu formayı ne yaptığımız konusunda kendilerince yarattıkları güvenlik gerekçesi bile az kalıyor. Neye dayanarak bu yapıldı halen kimse bilmiyor. Kanaatimizce Amedspor formaları cezaevlerinde çok fazla talep görmeye başlayınca bunun önü kesilsin diye bir art niyetli uygulama olabilir.
 
* Kurumda keyfi soruşturmalar açılıyor. Yine bu soruşturmalara dönük savunmalarımızı anadilimizde (Kurdî) yapma talebimiz keyfi gerekçelerle reddediliyor.
 
* Hastane sevklerimiz bilmediğimiz nedenlerle sık sık iptal ediliyor. Bunlar ve hemen her teknik konuda kurum idaresinin yaklaşımı sürekli mahkum aleyhine sorunlar meydana getirmektedir. Tüm bu art niyetli ideolojik keyfi yaklaşım reddediyor güvenlik adı altında sorgulanan bu yaklaşımı kınıyoruz."
 
Aktaş, devamla şunları kaydetti: "Bu tip cezaevlerinden sevk olan mahkumların istatistiğine bakmakta fayda vardır. Bulunduğum cezaevinde eğer ki çeşitli gerekçelerle hastane sevkleri iptal olmaz ise günlük en az 10-15 hasta, haftalık ise 80-90’a varan hastane sevkleri görülecektir. 350-400 kişilik bir kurumda böylesi sayılar ciddi ve vahim boyutlardadır. Bu durum da var olan mimari yapıyı ve keyfi uygulamaların ne denli ölüme davetiye çıkardığının bir göstergesidir. Tüm bunlardan dolayı hem bu mimari yapıların kapatılması hem de genel cezaevlerinde idari boyutta sergilenen keyfi ideolojik vb. yaklaşımların son bulması için elimizden geleni yapacağımızı dışarıdan buna sessiz kalınmaması ve tüm bunlardan sorumluluğu olan başta Adalet Bakanlığı olmak üzere tüm devlet kurumlarının gereken işlemlerin yapmalarını istiyoruz.”

Diğer başlıklar

14:51 İHD'den ağır hasta tutsak için hayati risk uyarısı
14:44 Kobanê-Pirsûs sınırında nöbet sürüyor CANLI
14:25 HDK: Demokratik bir toplum kurma hedefimizi sürdüreceğiz
14:22 GÖÇİZDER’i kapatma kararına tepki: Hak arama mücadelesine darbedir
14:07 Amed ve Êlih'te 'Vergide adalet' talebi
14:02 Katliamlarla yüzleşme çağrısı
13:55 İmralı'daki tutsağın 'telefon' başvurusuna AYM’den ret
13:16 ‘Artık yeter birlikte ses olma zamanı’ mitingine çağrı
13:10 Asgari ücrete ironik tepki: Emekli maaşını da kaldırırsalar tam olur!
13:07 ‘Kürt dili eğitimi ve bugünkü imkanlar ile engeller’ forumu
12:52 Tutsak kadın gazeteciler: Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in mirasını sürdüreceğiz
12:50 Zaman aşımı riski taşıyan davaya çağrı
12:43 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
11:51 Özerk Yönetim’den çatışmalara karşı ‘demokratik ulus’ vurgusu
11:35 Özgür Gündem davasında ceza
10:37 Hak ihlallerini aktaran tutsak: Görüşme sonrası başıma neler geleceğini bilmiyorum
10:26 Uluslararası PEN Başkanı: Basın egemenlerin sesi olsun istiyorlar
10:08 Kadınlar adliyede: Narin ve Rojin’in davasının takipçisiyiz
09:51 Sanatçılardan çağrı: Rojava'ya sahip çıkalım
09:47 Gazeteciler: Hakikati yazmaktan vazgeçmeyeceğiz
09:46 PYD'li yönetici: Elimizdekileri savunabilecek güçteyiz
09:45 2 çocuğunu kaybetti, 1 çocuğu tutsak, kendisi direnişte
09:34 HDK 2025’te halklar ve inançları buluşturacak
09:28 İşkence dosyası '7 yıl geçti' gerekçesiyle kapatıldı
09:25 Bakanlık 3 ayda 175 taş ocağına onay verdi
09:22 Mobilya fiyatları katlandı
09:08 Zêbarî: Rojava'ya tehdit dört parçayı etkiler
Berwarî: Tek çözüm Türkiye'nin bölgeden çıkması
09:05 Katliamda kardeşini, adalet mücadelesinde annesini yitirdi
09:02 709 ölüm, 8 bin 521 tahliye engeli, sayısız ihlal
09:00 26 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:57 Narin Güran davası: Duruşmaya ara verildi GÜNCELLENİYOR
08:50 İsrail saldırısında 5 gazeteci hayatını kaybetti
08:21 Kar, sel ve fırtına uyarısı
07:44 Narin Güran davası: Sanıklar adliyeye getirildi
25/12/2024
23:28 Hewlêr’in bir köyüne saldırı
22:54 QSD’deden Minbic’teki son duruma ilişkin açıklama
22:20 Kazakistan'da yolcu uçağı düştü: 38 kişi hayatını kaybetti
21:31 Süveydalı kadınlar: Yeni Suriye inşasında aktif rol almalıyız
21:25 Suriye’deki Aleviler'den kitlesel protesto: Humus’ta sokağa çıkma yasağı
19:27 Gençlerden tutsaklara dayanışma mektupları
19:15 KHK eylemi 311’inci haftasında
19:05 Asgari ücret protestosu: Genel grev şart
18:05 DEM Parti’den asgari ücret için araştırma komisyonu talebi
17:47 DEM Partili kadın seçilmişlerden Berrin Sönmez’e tepki
17:08 Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Akören gözaltına alındı
17:05 Kürt siyasetçi Kurhan yaşamını yitirdi
15:52 MKG ve DFG'ye dayanışma ziyareti
15:48 11 kişinin öldüğü patlamayla ilgili 10 gözaltı
15:45 KESK: İktidar sermayeyi korudu, işçiyi yok saydı
15:40 Sınırdaki direniş 13'üncü gününde: Son muhteşem olacak
15:40 DFG ve MKG: Tutsak gazetecileri serbest bırakın
15:38 İHD'den 'katliamlarla yüzleşin' çağrısı
15:30 Gözaltında asker işkencesine 'düşerken oldu' kılıfı
15:13 Kobanê sınırında nöbet: Statüsüz bir yaşamı kabul etmiyoruz
14:47 Bakanlık önünde 'Nihadioğlu için adalet' eylemi
14:15 Emekçilerden asgari ücrete tepki
13:52 Balıkesir'de kaza: 28 yaralı
13:52 Erdoğan asgari ücret zam oranını övdü
13:46 Belediye çalışanlarından TİS eylemi
13:44 ‘Rojava Kadın Devrimi etrafında kenetlenelim’
13:24 İhraç edilen belediye eşbaşkanın istifası istendi
13:09 DEM Parti’den hasta tutsaklar için İHİK’e başvuru
12:53 Daştan’ın taziyesine katılanların araçlarına para cezası
12:52 DEM Parti Noel ve Yaldo Bayramı'nı kutladı
12:32 Gazeteci Akyüz ev hapsine karşı AİHM'e başvurdu
11:17 Xeznewî: İttifaka dair büyük bir umut var
10:50 Kazakistan Sağlık Bakanlığı: Düşen uçakta 28 kişi sağ kurtuldu
10:47 Tülay Hatimoğulları: Yapılması gereken şey İmralı kapılarının açılması
10:40 ‘Tüm çocukların güvenliği için Narin'in davasına sahip çıkalım’
10:17 Mahkeme GÖÇİZDER'in feshine karar verdi
10:09 Salih Müslim: Suriye’nin parçasıyız ve çözüme dahil olmak istiyoruz
09:55 Türkiye'nin işlediği savaş suçları
09:34 Giyadîn’de hayvan hastalığına karşı seferberlik başlatılıyor
09:32 Portekizli parlamenter Pinto: Öcalan’ın özgürlüğü Kürt sorunun çözümüne katkı sunacaktır
09:27 Suriye’de Aleviler tehlikede: Saldırılara karşı birleşmeliyiz
09:17 Evi tarandı, ifadesi değiştirilmek istendi ama davasından vazgeçmedi
09:11 Gazeteci Aykol: Rojava'ya saldırılar halka vergi olarak geri dönecek
09:08 MEDYA-DER yeni döneme hazırlanıyor
09:02 2024’te kadınların mesajı netti: Jin, jiyan, azadî
09:00 25 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:10 17 il için sarı ve turuncu kodlu uyarı
24/12/2024
23:58 İsrail, Kuneytire halkına silahlarını bırakmaları için 48 saat süre verdi
23:00 KESK ve DİSK'ten asgari ücret tepkisi: Tek kelimeyle rezalet
22:48 CHP 'asgari ücret' gündemiyle olağanüstü toplanacak
21:58 Özgür Özel’den grev çağrısı
21:05 AKP’lilere tepki: Gazetecileri katleden SİHA’larla övünüyorsunuz
20:57 Asgari ücret açıklandı: 22 bin 104 lira
20:34 Savaş kalıntılarından dolayı 64 kişi yaşamını yitirdi
20:27 Gazetecilerin katledilmesinin araştırılması önergesi reddedildi
20:11 Suriye’de 3 hakim öldürüldü
20:04 Minbic’te patlama: 2 kişi hayatını kaybetti
19:44 Yurttan uzaklaştırılan öğrenci açlık grevinde
19:24 Semsûr ve Kırşehir'de şüpheli kadın ölümleri
18:34 Paramiliter gruplardan 'silah' anlaşması
18:25 Sağanak yağış Muğla sokaklarını göle çevirdi
18:21 KESK’ten MA ve JINNEWS’e dayanışma ziyareti
18:19 Halk, JES toplantısını yaptırmadı
18:11 Katledilen gazetecilerin fotoğrafları Meclis’te: Hakikatin izindeyken katledildiler
18:03 Temelli: Kürtlerle sağlanacak barışla Ortadoğu’nun geleceği biçimlenecek
17:49 ‘Sağlıkta çeteleşmeye neden olan koşullar ortadan kaldırılmalı’
17:21 DİSK Genel-İş Genel Sekreteri Remzi Çalışkan tahliye edildi
17:15 Gar Katliamı Davası: 5 DAİŞ'li sanık Suriye’de, iade edilsin
17:00 Til Temir’de kamikaze İHA düşürüldü
16:52 İşçiler çoğunluğu aldı, patron TİS’ten kaçıyor
16:51 QSD’den Minbic açıklaması
16:50 ÖHD’den Özgür Basın’a dayanışma ziyareti
16:09 Şüpheli ölüm için kamuoyundan destek talebi
16:01 Hesekê’de binler QSD’ye destek için yürüdü
15:27 Qamişlo sınırından seslendiler: İmralı kapıları açılmalı
15:21 18 aylık Uytun’u katleden gaz fişeği bulunamıyor!
15:01 Pirsûs-Kobanê sınırında nöbet: Halk iradesine saygı duyulmalı
14:45 Girê Spî’de tahıl silosu bombalandı
14:24 Bakırhan: Oyalamadan vazgeçip görüşme sağlanmalı
14:14 Emekliler: Bize yüzyılın ayıbını yaşattılar
14:08 Eşme’de altın madeni içme sularını tehdit ediyor
13:10 IFJ: Gazetecileri serbest bırakın
12:50 Kazı çalışmasında patlatılan dinamit tedirginlik yaratıyor
12:44 Bakırhan: 205 ülkeden sadece Türkiye Kürtlerin haklarına karşı
12:32 Kurdistani İttifak partileri: Kürtler birlik olursa muhatap alınır
11:28 DEM Parti: Abdullah Öcalan'la görüşme için oyalama süreci yürütülüyor
11:23 Arkadaşları Nazım’ı anlattı: Nerede hak ihlali varsa oradaydı
11:18 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
11:17 Diyarbakır 2 No’lu Cezaevi’nde tutsaklar darp edildi
11:11 Ortak çağrı: Gün Rojava’nın statüsünü koruma günüdür
10:11 Balıkesir'de fabrikada patlama: 12 ölü, 3 yaralı
09:57 Yolcu otobüsü devrildi: 2 ölü, 16 yaralı
09:57 Temel: Çözüm perspektifine yanıt verebilecek bir devlet aklı var mı?
09:53 'Kobanê'yi 2014'te nasıl savunduysak yine savunuruz'
09:49 Çöken duvarın altında kalan işçi hayatını kaybetti
09:14 Kırşehir Cezaevi’ndeki 37 tutsağa verilen cezalar onandı
09:12 Şiddet arttı, hekimler göçtü, sağlıkta çürüme ortaya çıktı
09:11 Ağır hasta tutsaklar için duyarlılık çağrısı
09:08 Abdullah Öcalan 23 Ekim'deki görüşmede Suriye için ne dedi?
09:06 'Çok kimlikli Suriye için Özerk Yönetim bir modeldir'
09:01 Bakırköy Kadın Cezaevi’nde 7 tutsağın tahliyesi engellendi
09:00 24 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
07:58 Meteorolojiden yağış, don ve çığ uyarısı
23/12/2024
22:50 Paris'te katledilenler anıldı
22:15 Amedspor sahasında kazandı
21:36 Saldırılarda kullanılan askeri araçlar imha edildi
21:11 Cizîr’de şüpheli ölüm
20:43 Erdoğan, Kuzey ve Doğu Suriye'yi hedef aldı
20:32 Asgari ücretin açıklanacağı tarih belli oldu
20:05 Antalya'da eğitime 1 gün ara
20:01 Mazlum Ebdî, ENKS heyetiyle görüştü
19:51 HDK’den Yeni Yaşam'a dayanışma ziyareti
18:53 Almanya'dan Türkiye'ye uyarı: Kürtlerle çatışmayın
18:44 Yurttan uzaklaştırılan öğrenci eyleme başladı
18:22 HaberTürk ve Show TV satıldı
18:14 Celal Talabani mezarı ziyareti sonrası 'birlik' mesajları