İSTANBUL - Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri için cezaevlerinde de başvuruların yapıldığını söyleyen gazeteci Ahmet Güneş, ödülün Özgür Basın geleneğinin sürdürülmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
Yeni Yaşam Gazetesi tarafından bu yıl 31’incisi düzenlenecek olan Musa Anter (Apê Musa) ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri için başvurular devam ediyor. Türkçe haber, video haber, Kürtçe haber, fotoğraf (haber fotoğrafı), karikatür ve Gurbetelli Ersöz anısına kadın haberciliği olmak üzere 6 ayrı dalda yapılacak başvuruların son tarihi ise 10 Eylül. Ödüle layık görülen eserler ve sahipleri ise, 18 Eylül’de açıklanacak. Ödüller, 22 Eylül 2024 tarihinde gazetenin düzenleyeceği bir törenle sahiplerine verilecek.
Özgür Basın geleneğinin sürdürücülerinden olan Yeni Yaşam gazetesi Editörü Ahmet Güneş, yarışmanın önemi ve başvurulara ilişkin konuştu.
Ahmet Güneş
CEZAEVLERİNDEN DE BAŞVURULAR YAPILIYOR
Özgür Basın çatısı altında çalışan birçok gazetecinin mesleğini sürdürürken, devletin hedef gösterilmesi sonucu katledildiğini anımsatan Güneş, bunlardan birinin de Kürt bilgesi Musa Anter olduğunu anımsattı. Hem gazetenin yazarı olması hem de dönemin katledilen aydınlardan biri olması nedeniyle yarışmaya Apê Musa’nın adının verildiğini kaydeden Güneş, Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri’nin bu anlamıyla önemli olduğunu dile getirdi.
90’lı yıllardan bugüne Özgür Basın’a dönük baskıların devam ettiğinin altını çizen Güneş, Yeni Yaşam gazetesinin cezaevlerine verilmediğini dile getirdi. Güneş, “Gazetemiz gayri hukuki bir şekilde cezaevlerine alınmıyor. Fakat bizi yoğun bir şekilde takip eden bir okur kitlemiz de cezaevlerindedir. Gazetemize cezaevlerinden de başvurular var. Bu anlamda cezaevlerindeki siyasi tutsakların ailelerinden, tutsakları yarışmadan haberdar etmelerini istiyoruz. Çünkü her sene oralardan da ciddi çalışma ve ürünler geliyor” dedi.
‘HALKIN HABER ALMA HAKKI SAVUNULUYOR’
İktidarın kadın karşıtı politikaları nedeniyle şiddetin artığını dile getiren Güneş, bu nedenle kadın haberciliği dalının önemsenmesi gerektiğini vurguladı. İktidarın özellikle basın üzerinde bir baskı ve sansür kurmaya çalıştığını belirten Güneş, “Özgür Basın’ın yanında durmak gazetecilik için elzemdir. Çünkü günümüzde medya, iktidarın baskısı altında ve sansürleniyor. Özgür Basın’ın geçmişte verdiği bedeller, söz verdiği halk gerçekliği gibi nedenlerle mücadelesine devam ediyor. Baskılara boyun eğmediği gibi bu tür etkinliklerle halkın haber alma hakkını hem savunuyor hem bu alanda çalışmak isteyen muhabirlere, gazetecilere de alan açmış oluyor” ifadelerini kullandı.
ÖDÜLÜN ÖNEMİ
Başvuruların devam ettiğini hatırlatan Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özgür Basın geleneği her zaman değerlerini savunmuş ve bu uğurda bedel veren insanların mirasını sahiplenerek, bugüne kadar gelmiştir. Musa Anter’in aynı zamanda hem mizahı hem düşünceleri ve devlete karşı direnme biçimi, bizim için önemli bir yerde duruyor. O yüzden O’nun şahsında bu ödülü verirken, aynı zamanda 90'lardan günümüze şehit verdiğimiz arkadaşlarımız, cezaevindeki arkadaşlarımız, sürgüne giden arkadaşlarımız için de bu ödül ayrı bir yerde duruyor.”