Aysel Tuğluk’a cezaevinde zorla dilekçe yazma dayatıldı!

img

ANKARA – Kobanê davasında söz alan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “demans” hastası Aysel Tuğluk’a cezaevi infaz memurlarının “mahkeme talimatı” gerekçesiyle dilekçe yazmaya zorlandığını belirterek, “Hiçbir insani tarafı olmadığı gibi hukuk dışıdır” dedi.

DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski eş genel başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 21’i tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 15'inci duruşması Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülüyor.

Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davanın duruşmasına çok sayıda avukat, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Dirayet Dilan Taşdemir, Züleyha Gülüm, Murat Sarısaç ve çok sayıda izleyici katıldı. Sincan Cezaevi'nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.

‘SAVUNMA YAPACAĞIZ’

Duruşma verilen aranın ardından Sebahat Tuncel’in söz almasıyla başladı. Tuncel, mahkeme heyetinin tavrı eleştirerek, “Eğer sabah bu tavrı takınsaydınız bu durumları yaşamayacaktık. Siz bizi bağırmak zorunda bırakıyorsunuz, mikrofonumuzu kapatıyorsunuz sonra bağırdı oluyor. Sesimizi kısmasaydınız, bağırmayacaktık. Sayın heyet sabah yaşananlardan siz sorumlusunuz. Biz milyonlarca insanların temsilcisiyiz, demokrasi için mücadele ediyoruz. Sizden adalet beklemiyoruz, defalarca sizi reddettik. Sabah müdahale etmeseydiniz, edeceğim iki sözü edip ayrılacaktım. İnsanlığın geldiği süreçten itibaren, her canlı kendini ifade etme hakkı vardır. Bizi bir sürü şeyle itham ediyorsunuz ama kabul etmiyoruz. Gizli tanıkları açık tanık yaparak, açık tanıkları gizli tanık yaparak, yargılama yapıyorsunuz. Bizi cezalandırmak için uğraşıyorsunuz ama bunun karşısında biz Kürdistan, Türkiye halklarına karşı sorumluluk hissettiğimiz için savunma yapacağız. Ben savunma hakkımdan feragat etmiyorum ama zaman sınırlaması içerik sınırlaması olmadan. Lideriniz çete üyesi çıktı, ‘kimseden para aldı mı’ bilmiyoruz ama ortaya çıkacaktır. Biz savunma yaparken gülüyorsunuz. Neye gülüyorsunuz bilmiyorum, halkın yoksullaşmasına mı Türkiye’nin mafya düzenine teslim edilmesine mi” diye konuştu. 

‘YAPTIKLARIMIZIN ARKASINDAYIZ’

Tuncel’in ardından Ayla Ata Akat söz aldı. Ata, “Siz bizim yargılanma tarafı olmamıza izin vermiyorsunuz, CMK’ya göre haklarımız var ama siz bunları kullanmamıza izin vermiyorsunuz. İki dakika konuşacağı belirten arkadaşımıza rağmen siz bütün ara kararları hızla okuyup devam ettiniz. Bu tavrı protesto ediyoruz, kınıyoruz. Biz onlarca ölen insanımızın hesabının sorulması için buradayız. Siz diyeceksiniz Tweet var attığınız ama buraya gelen emniyet mensupları bile söyledi. ‘Olağanüstü bir durum vardı, izinde olanlar bile geri çağrıldı’. O süreçte yaptıklarımının arkasındayım, hatta az bile yaptık. O zaman yeterince şey yapsaydık bugün bunlar yaşanmazdı” ifadelerini kullandı. 

‘ARA KARARLARI DUYMADIM’ 

Heyet başkanının protestolar arasında ara kararları okuduğunu hatırlatan Ata, “Benim hakkımda bir belge gelmiş ama ne olduğunu bilmiyorum. Arada avukata sordum. Hangi belgenin geldiğini ondan öğrendim” dedi. Ata, Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararını ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformuna açılan davayı hatırlatarak “Sözleşmeden çıkarılması Danıştay, Meclisin iradesini tanımadı, ‘Meclis’e gerek yok, Cumhurbaşkanı ister girer ister çıkar’ dedi, O zaman Cumhurbaşkanı istediği anlaşmadan ayrılabilir, yarın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden de çıkar. Cumhurbaşkanı karar alıyor, Danıştay bunu uyguluyor. Bugün bizim için ne dese burada ona uygun karar çıkacak. Mevcut sistem büyük bir ayıp yaşatıyor. Sizin mahkemeniz bizi yargılamak için yürütmeyi kullanıyor” ifadelerini kullandı. 

Ata, Ankara 25’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin DEVA Partisi’nin kurucu üyesi Metin Gürcan hakkında verdiği iki tahliye kararı hatırlatarak “Asıl durum hukukta ısrar etmektir. Komşunuz olan 25’inci Ağır’ın verdiği karar var. Mahkeme bu kararında ısrarcı olduğu için heyet sürgün edildi” dedi.

‘VEKİLLERİMİZ HEDEF GÖSTERİLDİ’ 

Ata, mahkemede yalan beyan verdiği ortaya çıkan gizli tanıktan açık tanık olan Merdan Rüştü Ovalıoğlu’nun ifadelerinin televizyonlarda yer aldığını hatırlatarak ekledi: “Medya, yalan söylediği ortaya çıktığı halde Merdan’ın sözlerine yer veriyor. Vekillerimizin fotoğraflarını göstererek hedef gösteriyor. Bizler sanığız hakkımda bir karar yok o arkadaşlarımız sanık bile değil” diyerek siyasetçilere yönelik yürütülen algı operasyonlarına dikkati çekti. Ata, Savcılığın, Merdan’ın yalan ifadelerini tutuk devam gerekçesi olarak gösterdiğini belirtti.

HAKİME ŞARKILI YANIT

Akşener’in 22 Temmuz’daki esnaf ziyaretinde bir esnafın “Diyarbakırlı annelerin çocuklarının gelmesi için aracı olun” sözlerine ilişkin Akşener’in “Biz bunu söylesek PKK’li oluruz” sözlerini hatırlatarak;  “İşte biz bunu yaptık. Nasıl bir taşın altına elimizi koyduğumuz ortadır. Biz bu işin sancılarını uygulamalarda yaşadık” diye konuştu.  

Dinlenme alanında siyasetçilerle düşündüklerini belirten Ata, “Bugün gergin bir ortamda başlattınız. Biz kendimizi nasıl anlatırız diye düşündük. Sanat yardımıza yetişti, umarım anlarsınız” diyerek, sanatçı Mehmet Erdem’in “Hakim Bey” şarkısını seslendirdi. 

 “Hakim Bey” şarkı sözleri şöyle: 

“Sussan olmuyor, susmasan olmaz

 Dil dursa hâkim bey tende can durmaz

Yazsan olmuyor, yazmasan olmaz

Kaleme tedbir koma, tek durmaz

Şikâyetim var cümle yasaktan

Dillerimi hâkim bey bağlasan durmaz

Gelsin jandarma, polis karakoldan

Fikrim firarda, mapusa sığmaz eyvah

Mapusa sığmaz eyvah”

Ata, mahkemenin kendilerini Jandarmayla karşı karşıya getirmeye çalıştığını söyleyerek “Jandarmayla fikirlerimiz için karşı karşıya gelmek istemiyoruz” diye konuştu. 

Ata’nın ardından mahkemeye SEGBİS’le Kocaeli Yüksek Güvenlikli Cezaevinde bulunan Gültan Kışanak konuştu. Kışanak, haklı olduklarını belirterek “Biz siyaset yaptık. Biz demokratik hukuk devletinin işlemesi için üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz ama izin vermiyorsunuz” diye konuştu.

Davanın iddianamedeki 500’den fazla suçtan ibaret olmadığını belirten Kışanak, “Bu siyasi bir yargılamadır” dedi. Sözün çözüm gücü olduğunu vurgulayan Kışanak, sabahki celsede Sebahat Tuncel’in sözünün kesilmesini eleştirdi. 

‘TANIK İFADELERİ ELİMİZE GEÇMİYOR’

Kışanak, duruşmaya hazırlanmak için mahkemeden gereken evraklarını talep ettiğini fakat mahkemenin kararı reddettiğini söyledi. Dinlenen tanıklarının ifadelerinin ve beyanlarının kendilerine ulaşmadığını söyleyen Kışanak, “ Benim üzerime biri 2015’te ifade veriyor. Aradan bunca zaman geçmiş 2020’de tekrar ifade vermiş. Bunca zaman benim kadro olduğum aklına gelmemiş sonra aklına gelmiş. Benim hakkımda ne demiş bilmiyorum. Ben hala tanıklarının beyanlarını bilmiyoruz. Ben 2016’dan beri tutukluyum geçen sürede söz   konusu tanıklar defalarca ifade vermişler, hakkımda bir şey söylememişler ama daha sonra tutuklu kalmam için birer cümleyle beni kadrolu ilan etmişler” ifadelerini kullandı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ VURGUSU

Kadın mücadelesine değinen Kışanak, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin hukuksuzluk olduğunu belirterek, “Ben inanıyorum ki kadınların mücadelesi sözleşmeyi tekrar hukuka kazandıracak. Kadınları ve mücadelelerini selamlıyorum” diye konuştu.

‘TÜNEL ARAMASI YAPILIYOR’ 

Kışanak’ın ardından söz alan Yüksekdağ, kaldıkları cezaevinde idarenin tünel aramak nedeniyle odaların, banyolarının zeminini kazdığını söyledi. Bulundukları ortamda mahkemeye ve gelen evraklara bakamadıklarını belirten Yüksekdağ, “Böyle bir ortamda sizin verdiğiniz ödevleri yapmaya çalışıyoruz ama bazen burada nasıl yaşadığımızı anlamıyoruz. İdare ısrarla tünel arıyor anlatmamıza rağmen bize anlamamakta ısrar ediyor” diye konuştu. 

‘AYSEL’İN ATK’DEN DÖNÜNCE RAHATSIZLIĞI ARTTI’

Yüksekdağ, mahkemenin demans hastası Aysel Tuğluk’a karşı tavrını eleştirerek, “Aysel Tuğluk ağır hasta, yaşamı ve tedavisi oldukça zor bir hastalıktan bahsediyoruz. Kapı gibi raporu inkar eden bir ATK var, ahlak ve vicdan yoksulluğuyla karşı karşıyayız. Buna rağmen Aysel Tuğlak’a karşı bu zorla getirme uygulanması düşman hukukudur. Bu durum faşist, gerici iktidarlarda bile görülmedi. En son Tuğluk’a tebliğ edilen belgeler siyasidir. Onlar sanıyor ki; ‘biz hep düdüğümüzü öttürürüz’ ama hesap verecekler. Yalan rapor veriyorlar. ATK’ye giden arkadaşımızın sürecini yönetemeyeceklerini anlayınca 2 hafta kalması gerekirken 2 gün sonra geri yolladılar. Arkadaşımız döndüğünde hastalığı artmıştı, siz yalan rapor gerçekmiş gibi arkadaşımızı mahkemeye getirdiniz. Neredeyse savunmasını yapacaktınız, arkadaşımızın durumunun birinci sorumlusu iktidardır ikinci sorumlusu onun infaz memuru gibi davrananlardır” diye konuştu. 

‘AYSEL TUĞLUK DİLEKÇE YAZMAYA ZORLANDI’

Cezaevindeki infaz kurumunun Aysel Tuğluk’a zorla dilekçe hazırlatmak için baskı uyguladığını belirten Yüksekdağ, “Memurlar ‘Biz mahkemeye hesap veremeyiz. Bunu yazmak zorundasın’ diyerek baskı uyguluyor. Tuğluk, 3 satırlık yazıyı okuyamaz iken böyle bir baskıyla karşı karşıya. Zorlayıcı bir üslupla Tuğluk’u duruşmaya katılıp katılmayacağına yönelik bir baskı var. Bunun mahkemenin yaptığını söylüyorlar. Bunun hiçbir insani tarafı olmadığı gibi hukuk dışıdır. AKP böyle kalmayacak, arkadaşımız buradan illaki çıkacak ve siz bundan sorumlu tutulacaksınız. Zorla savunma yapmaya zorladığınız için suç işlemiş sayılacaksınız. Siz de bu insanlık dışı uygulamanın içindesiniz” diyerek Tuğluk için gereken her yere başvuracaklarını söyledi. 

‘YOK HÜKMÜNDE BİR YARGILAMA’ 

Aysel Tuğluk’un gelen evraklara yönelik bir karar veremeyecek durumda bulunduğunu belirterek “Bu yok hükmünde bir yargılamadır” dedi. Yüksekdağ, Aysel Tuğluk açısından yargılamanın durdurulmasını talep etti. 

‘GİZLİ TANIKLAR DEDİKODULARI ANLATTI’

Söz alan siyasetçi Alp Altınörs, Ankara Emniyetinin kendisine ilişkin yolladığı evrakları inceleme fırsatı bulmadığını ancak gizli tanıklara ilişkin konuşacağını belirtti. Altınörs, gizli tanık ULAŞ’ın ifadelerinde ‘Duyduğum dedikoduyu anlatıyorum’ dediğini aktararak gizli tanıkların gerçeği söylemediğini söyledi. Gizli tanıkların “dedikoducu” olduğunu belirten Altınörs, gizli tanık ULAŞ’ın ifadelerinin çelişki olduğun belirterek, “Bu tanıkların ifadeleri iki satır önceki söyledikleriyle çelişiyor. Siz bu tanıkların ifadeleriyle mi tarih yazacaksınız” diye sordu.

‘KARARLAR HEYETİN CEBİNDE’

Bir önceki oturumda yaşananlara dair söz alan siyasetçi Zeynep Karaman, Kürtçe tercüman eşliğinde konuştu. Karaman, “Mahkeme gelen belgeler hakkında konuşmayacağım. Mahkeme moral bozmaya yönelik hareket ediyor. Heyet, bize sanki ‘Siz neden bu kadar direniyorsunuz, biz usulsüz hareket ediyoruz. Siz halen gelip bu hukuksuzluklara karşı nasıl kendisini savunuyorsunuz, artık kendinizi savunmaktan vazgeçin’ diyor. Mahkeme heyeti ‘Biz provoke edersek bunlar savunma hakkından vazgeçer’ diye düşünüyor ama biz vazgeçmeyeceğiz. Kararların onlara geldiğinden ve kararın ceplerinde olduğunu biliyoruz. Gizli tanıklara ilişkin bir şey söylemeyeceğim, usul üzerine konuşacağım. Usulsüzlükler bu mahkemenin temeli haline gelmiştir bu yüzden nasıl bir karar çıkacağını biliyoruz. Bir kez daha söylüyorum ki, savunmamızı doğru bir şekilde yapmamızı istemedikleri için savunma haklarını bir güne indirdiler. Bu karardan vazgeçilmesini talep ediyoruz. Bu kararlar bizi bıraktırma politikalarıdır” ifadelerini kullandı. 

‘TAVRINIZ SAVUNMA YAPMAMIZA İZİN VERMİYOR’

Karaman, mahkeme heyetini Aysel Tuğluk’a ilişkin hukuka davet ederek konuşmasını bitirdi. Karaman’ın ardından Meryem Adıbelli Kürtçe tercüman eşliğinde konuştu. Adıbelli, “Evrak elimize çok geç geliyor. Kısa sürede evrakları okuyup, anlamak ve üzerine savunma hazırlamak zor oluyor. Sabah yarattığınız gerginlik beni etkiledi. Siz bizim sinir sistemimizle oynamak istiyorsunuz ama bu kadar büyütülecek bir durum yokken siz gergin bir ortamı yaratmaya çalışıyorsunuz. Bunu sürekli tekrarlıyorsunuz. Tarzınızla ve tavrınızla bizim savunma yapmamıza imkan vermiyorsunuz. Bu durum tekrar tekrar yaşanıyor biz bunu yaşamak istemiyoruz” diye belirtti. 

Siyasetçi Dilek Yağlı da “Sabahki gerginlik nedeniyle konuşamadım. Mahkemenin usule ilişkin sizinle tartışmaktan gereken savunmayı yapamıyoruz” dedi. 

‘HAKLARIMIZI KULLANAMIYORUZ’

Yağlı’nın ardından tutuklu bulunan siyasetçi Zeynep Ölbeci Kürtçe tercüman mahkeme heyetinin tutumunu eleştirdi. “Her periyod başladığında acaba bugün nasıl bir sürprizle karşılaşacağız” diye düşündüklerini ifade eden Ölbeci, şunları söyledi: “Mahkeme heyeti de bizi hiç yanıltmıyor sürekli bizi bir sürprizle karşılıyor. Mahkeme heyeti bizim konuşmamızı istemediği gibi haklarımızı da kullanmamızı istemiyor. Savunmamı yaptıktan sonra tanıklar dinlenmeye devam etti. Ben şimdi düşünüyorum benim savunma yapmanın ne anlamı kaldı? Benim için yeni bir iddianame hazırlandı. Önümüzdeki günlerde söz konusu iddialara ilişkin uzun uzun konuşacağız. Ben gizli tanık ULAŞ’ın iftiraları üzerine tutuklandım. Şimdi yeni iddiaları var ve yalan ortaya çıktı. O zaman 2016-2017 yıllarında benim dış koordinasyonda çalıştığımı iddia etmişti şimdi ise aynı süreçte benim sözcü olduğumu öne sürüyor, burada da yalanları açıkça ortaya çıkıyor. Aysel Tuğlak’a ilişkin arkadaşlara katılıyorum. Bizi incitmek istiyorlar, Aysel Tuğluk’un tahliye edilmesini talep ediyorum.”

‘NEDEN BİZE ŞİDDET UYGULADINIZ?’ 

Kürtçe konuşan siyasetçi Aynur Aşan da “Bize sabah neden şiddet uyguladınız. Bunu çok merak ediyorum. Bu durum her pazartesi yaşanan bir durum haline geldi. Bizim moralimizi bozmak için yapıyorsunuz, avukatlarımızın yoğunlaşmasının engellemek için yapıyorsunuz. Bu şiddet uygulama hakkını nereden alıyorsunuz gerçekten merak ediyorum. Nazmi Gür, kalp krizi geçirseydi, siz şunu mu diyeceksiniz ‘Nazmi Gür tanık dinleme hakkında vaz mı geçti’ diyeceksiniz. Bazıları bizi suçlu görüyor olabilir ama biz kendimizi suçlu olarak görmüyoruz. Gür’ün fenalaşmasına rağmen kararları okumaktan vazgeçmediniz, 2 dakika ara verip müdahale edilsin demediniz. İnsani olarak hayretler içinde kaldım. Bu uygulamalarınızı görünce hukuki olarak sizden bir beklentim kalmıyor. Bu uygulamalarınıza rağmen ben savunmamı yapacağım, savunma hakkımın elimden almanıza izin vermeyeceğiz. Savunma yapmamızı istemediğinizi hissediyorum. Bu dava başlangıç durumundan çok uzaklaştı. Bir ay önce savunmamı bitirmiştim, iki kişi benim üzerime ifadeleri vardı ama her gün yeni şeyler ortaya çıkarıyorsunuz” diye belirtti. 

‘HDP BARIŞTA MUHATAPTIR’

Aşan’ın ardından konuşan avukat Kemal Akalın, “Ben de hal kaldı mı? Uzattıkça uzatıyorsunuz. HDP mağdur değil muhattaptır, barışta muhattap olan bir örgüttür. Sabahki tavrınız neydi? Sizinle konuşmak için geldim, benim adımı veriyorsunuz, ben sizinle kavga mı edeceğim? Benim olmadığım bir duruşmada meslektaşlarıma hakaret ediyorsunuz, böyle bir hakkınız yok. Siz söz hakkı verince konuşuyoruz, ben size bir şeyler soracağım. Sabah buraya geldiğinizde siz sinir hastası mısınız, davranışlarınız değişiyor? Bizleri provakeye etmeye mi çalışıyorsunuz?” diye konuştu. 

PERVİN BULDAN’A BAŞSAĞLIĞI MESAJLARI

Mahkemede söz alan bütün siyasetçiler 9’da Temmuz’da babasını kaybeden HDP Genel Eş Başkanı Pervin Buldan’a başsağlığı dileğinde bulundu.

‘AVUKATLAR OLMADAN TANIK DİNLENEMEZ’

Ardından söz alan avukat Zeynep Sedef Özdoğan, sabah gerçekleşen gerginliğinin nedenin mahkemenin kanunlara uymaması olduğunu belirtti. Özdoğan, şunları söyledi: “Mahkeme tanıkları kimseye haber vermeden dinledi ve gerekçe ise ‘Tanıkların yaşam hakkının tehlikede’ olması olarak göstermiş. Sanık olmadan ifade alınabilir ama avukatlar olmadan tanıklar dinlenemez. Avukatları yaşam hakkı tehdidi olarak göstermek kabul edilemez.”

Özdoğan konuşmasının ardından mahkeme heyeti 15 dakikalık ihtiyaç molası verdi. Heyet, aradan sonra beyanlara devam edeceğini belirtti. 

Diğer başlıklar

03/12/2022
18:57 Riha'da bir kadın katledildi
18:48 Kaybettirilen Hüseyin Taşkaya'nın akıbeti soruldu
18:39 DGF’nin raporuna göre Kasım ayında da ihlaller devam etti
17:50 HDP Gençlik Meclisi konseri Esenyurt İlçe Örgütü’nde yapılacak
17:37 Türkiye'nin saldırıları 13'üncü gününde sürüyor
17:23 Emek ve Özgürlük İttifakı: Bu iktidarı göndereceğiz
16:52 Şadiye Manap'ın gözaltı süresi ikinci defa uzatıldı
16:16 Iğdır eski Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü tacizden açığa alındı
16:10 Erdoğan, Kuzey ve Doğu Suriye’yi hedef aldı
16:10 Kadın Savunma Ağı: Sistem kadınların güvenliğini sağlamıyor
15:43 'Alevi inancı torba yasanıza sığmaz'
15:29 KNK'den tecrit ve saldırılara karşı deklarasyon
15:05 Valilik yasak gerekçesini erişim engeli konulan ANF'ye dayandırdı
14:36 KESK Amed Şubeler Platformu: Zulme boyun eğmeyeceğiz
14:33 Ağır hasta Kırtay’ın durumuna dikkat çekildi
14:32 74 yaşındaki ağır hasta tutuklu için tahliye talebi
14:01 Gençlerden çağrı: DÖM çatısı altında birleşelim
13:53 Şenyaşar: Adaletsizliği görmeyen zihniyet Türkiye’de kaybedecektir
13:23 ‘Engelliler için bütçe ve kamu hizmeti istiyoruz’
12:57 Cumartesi Anneleri Hüseyin Taşkaya’nın akıbetini sordu
12:54 Başaran: AKP-MHP’nin tekçi politikaları kaybedecek
12:28 Gençler, tecride, işgale ve kimyasallara karşı direnecek
12:15 Akbelen'de yürütmeyi durdurma kararı kaldırıldı
12:05 İmralı’da sohbet de yasak
12:00 ‘Çözümü saylayacak mekanizmalar kurulsun’
11:37 Dilan Kortak'ın katledilmesi: Soruşturma tarafsız yürütülmüyor
11:16 Bombalanan gazetenin önünden seslendiler: Susmayacağız
10:25 İsveç Mahmut Tat’ı Türkiye’ye iade etti
10:25 Kobanê Davası’nda ara karar: Tüm talepler reddedildi
10:10 Lokman Werdi: Türkiye Kurdistan topraklarını işgal ediyor
09:51 Forma 600, giyim yardımı 38 TL!
09:02 Prof. Dr. Köker: İhtiyacımız olan Altılı Masa’nın önerisi değil yepyeni bir anayasa
09:01 Sömürüye karşı örgütlenme: Çağrı Merkezi Çalışanları Dayanışma Ağı
09:00 03 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
08:52 Bêrîvan Xalid: Türkiye’nin saldırılarını boşa çıkaracağız
08:24 TJA aktivisti 8 kadın tutuklandı
01:14 TJA aktivistlerine tutuklama talebi
00:01 Ankara Adliyesi’nde fenalaşan Ekti hastaneye kaldırıldı
02/12/2022
23:06 Tahliye olan Çelik Amed'te karşılandı
22:49 Efrîn ve Marê’de Rus hava saldırısı
21:50 Ağır hasta tutukluydu: Ahmet Sılık yaşamını yitirdi
21:16 Öğrencilerden ‘Fişini buruşturup atma, krizi fişle’ çalışması
21:12 Reuters: Esad Erdoğan ile görüşmeyi reddetti
20:47 30 yıllık tutuklu zılgıtlarla karşılandı
20:39 Kobanê Davası’nda ara karar bekleniyor: AİHM kararı hatırlatıldı
19:27 SES: Promosyon sözleşmeleri yeniden düzenlensin
19:11 'Alevilere ve inançlarına yönelik nefret söylemleri son bulmalı'
19:07 Mersin'de 2 kişi tutuklandı
19:06 Amed Barosu’ndan dokunulmazlıklar için başvuru
18:53 21’inci KNK kongresi başladı: Saldırılara karşı ortak mücadele vurgusu
18:45 DİB ‘Savaşa karşı hayat konferansı’ düzenleyecek
18:40 İHD nöbetinde mülteciler için barış istendi
18:27 Şarbajêr saldırısında 1 yurttaş yaşamını yitirdi
18:23 AKP başörtü teklifini Meclis’e sunacak
18:20 SES emekçilerinden kadro talebi
17:29 İzmir'de polis bir kişiyi öldürdü
16:47 Gergerlioğlu’ndan cezaevi raporu: 1 yılda 73 kişi katledildi
16:39 Barış Nöbeti’nde tutuklu gazetecilere özgürlük talebi
16:17 Musalo’nun cenazesi 116 gün sonra ailesine verildi
16:10 Zap'ta yaşamını yitiren Alkan için taziye kuruldu
16:01 'Onurlu bir barış tecridin kaldırılmasıyla olur'
15:56 Siirt Sosyal Hizmetlere atanan müdür AKP il başkanına teşekkür etti
15:52 18 kadın adliyeye sevk edildi
15:42 HDP Gençlik Meclisi’nden konferans kararı
15:41 Manap’ın gözaltı süresinin uzatılmasına avukatlardan itiraz
15:40 ‘Cinsel istismar’ failleri 8 yıl sonra yakalandı
15:20 Nilüfer Belediyesi hakkında inceleme
15:12 Tutuklu yakınlarından polise tepki
15:05 ‘Yaşar Kemal edebiyat dünyamızın çınarıydı’
14:59 Riha’da eylem ve etkinlik yasağı protestosu
14:58 İntihar ettiği ileri sürülen kadın yaşamını yitirdi
14:54 ‘Gözaltındaki kadınlar serbest bırakılsın’
14:50 Omeriya bölgesinde askeri operasyon
14:50 Ezgi Mola’ya destek veren oyuncu Abdullah'a dava
14:40 Türkiye’den Şarbajêr’e hava saldırısı
14:31 21 kadından gözaltındaki kadınlar için 21 önerge
14:17 Sêrt Barosu ‘yasak’ kararına dava açtı
14:07 Amed Tabip Odası, Dr. Demir'in tahliyesini istedi
14:06 Karşıyaka Belediyesi’nde maaş protestosu
13:59 Fincancı'nın iddianamesi kabul edildi
13:52 ‘Cinsel istismar’ davasında tutuklama talepleri reddedildi
13:46 5 gündür haber alınamayan 29 yıllık tutuklunun ailesine bilgi verilmiyor
13:29 FES’ten HDP’ye ziyaret
13:22 Sancar: Savaş bütçesinin engellilere aktarılmasını mümkün kılacağız
13:21 Kobanê Davası: Mütalaada Gültan Kışanak hakkında bir tespit yok
13:01 Mücadele sonuç verdi: GGM'de tutulan kadınlar serbest bırakılıyor
12:48 Kadınlar Ankara Emniyeti’ne ifade vermedi
12:34 Abdullah Öcalan’ın aile ve vasisinden görüş başvurusu
12:22 5 yıl önce yaşamını yitiren Yüksel’i gözaltına almak için operasyon
12:21 İsviçre Parlamentosu’nun gündemi Kürtler
12:11 Özgür Ülke’ye bombalı saldırı protesto edilecek
12:03 105 avukat tecrit için Diyarbakır Barosu’na başvurdu
12:00 Bütçeye şerh: AKP-MHP’nin tercihi ölümden yana
11:54 Ferit Şenyaşar: Erdoğan bu anneyi görmek zorunda
11:28 HDK'den tecride karşı 'birleşik mücadele' çağrısı
11:27 30 yıl tutuklu kalan Manap’ın gözaltı süresi uzatıldı
11:15 HDP PM: Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesi sağlanmalıdır
11:11 Tarsus Kadın Cezaevi’nde tutukluların mektuplarına el konuluyor
10:49 Rojavalı hukukçular kimyasal saldırılara karşı harekete geçti
10:47 Aydeniz: Abdullah Öcalan’ın sesi duyulursa krizlerden çıkılır
10:39 Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nin açılma talebine ret
10:06 Sınırda bir göçmen donarak yaşamını yitirdi
09:57 ÖDEF kurucusu Turgut: Çözüm için üçüncü bir yola ihtiyaç var
09:35 Gazeteciler 35 gündür tutuklu: Savcı izinde, itiraz işleme alınmadı!
09:30 CPT, 2 bin 394 km yol katediyor, 124 km uzaklıktaki avukatlara ise izin verilmiyor
09:29 Ekolojist Aksu: Savaş Kurdistan coğrafyasını zehirliyor
09:23 Aykol: Özgür Basın susturulamadı, daha da büyüdü
09:14 HDP Yerel Yönetimler yol haritasını belirlemek için toplanıyor
09:11 Aydın: Tecritten vazgeçilmediği sürece kaos devam edecek
09:09 Mehmet Öcalan: Devlet 'CPT protestosunu' dikkate almalıdır
09:09 Korucular çekiçle saldırdıkları yurttaşı ağır yaraladı
09:08 2 kez cezası bozulan hasta tutuklu tahliye edilmiyor
09:01 İranlılar bu kez inkılaptan azadîye giden yolu açmakta kararlı!
09:00 02 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
09:00 QSD’den el-Kureyşi açıklaması
01/12/2022
22:30 12 yıllık tutuklu Yağız'ın infazı yakıldı
22:01 Yemek parası ödeyemeyen öğrenciler yurttan çıkarıldı!
21:36 Özerk Yönetim Genel Meclisi olağanüstü toplandı
20:09 Fincancı için Özgürlük Nöbeti
19:23 Türkiye'nin saldırılarında katledilenler anıldı
19:18 Akat Ata: Kürt sorunu çözülürse iktidar bir gün siyaset yapamaz
18:20 Kuzey ve Doğu Suriye'de camii hedef alındı
17:56 Gözaltılara tepki: 'Jin, jiyan, azadî' demeye devam edeceğiz
17:29 Demirtaş: Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu siyasetini etkileyecek misyonu var
16:47 Qamişlo'da binler Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yürüdü
16:38 Dumlu Cezaevi’nde pencerelere tel örgü çekildi
16:30 Kadınlardan videolu ‘Savaşa Hayır’ çağrısı
16:18 Ereğli Cezaevi’nde 3 tutuklu daha açlık grevine girdi
16:15 Êlih Barosu’na Abdullah Öcalan için başvuru
15:45 Fincancı’dan mektup: Adli tıp uzmanı olarak değerlendirme yaptım
15:25 30 yıllık tutuklu cezaevinden çıkmadan gözaltına alındı
15:16 Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Adana buluşmasına çağrı
15:16 Sağlık emekçileri: Bütçe savaşa ve ranta kullanılıyor
14:54 Tutuklu yakınları: Barış Öcalan'ın elinde
14:35 İzmir'de doktora saldırı tepkisi
14:23 Gazeteci Kural’a ters kelepçe yapan polislere ‘ödül’ gibi ceza!
14:19 DİSK’in İstanbul Bölge Temsilciliği açıldı
14:17 ÖHD’den Abdullah Öcalan için Mersin Barosu'na başvuru
14:02 'Çeşme projesi kararlı mücadele sonucu iptal edildi'
14:01 40 kadına yürüyüş davası: Eylemimiz meşru ve yasal
13:51 36 saat kelepçeli tutulan kadınlara Ankara Emniyeti’nde işkence
13:48 Kobanê ve Eyn Îsa’ya saldırı
13:38 Baro başkanını gözaltına alan polislerde 'kusur' bulunamadı!
13:37 Kobanê Davası: AİHM kararının tercümesi dosyada var mı?
13:22 Sözler tutulmayınca işçiler yeniden eyleme başladı
13:02 Tecride karşı Amed ve Wan’da kitlesel yürüyüş yapılacak
12:58 Gazeteci Zübeyde Sarı beraat etti
12:47 Lice’de ağaç oyuklarına fotokapan yerleştirildi
12:45 ‘Hayvanların barınaklara hapsedilmesi çözüm değil’
12:32 Şenyaşar ailesinden Erdoğan ziyaretine dair mesaj