Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin vurulduğu gün 28 Kasım 2015 tarihinden bu yana abluka altındaki tarihi Dört Ayaklı Minare, 2 yıl 3 ay 4 gün sonra açıldı. O günden bu yana karargâh gibi kullanılan ve dibinde polisler tarafından nokta kurularak kimsenin yanaştırılmadığı tarihi minarenin bulunduğu bölüm öğle saatlerinden itibaren girişlere açıldı. Pazar günü Sur’u ziyarete gelen insanlar ablukanın kaldırıldığını görünce, Dört Ayaklı Minare’ye yakından baktı. Ağır çatışmaların izlerini taşıyan tarihi yapıda birçok kurşun izi olduğu görüldü. Yine minareye çok sayıda Türk bayrağı asıldığı, polis kontrol noktasının da kaldırılmadığı gözlendi. Minarenin açıldığı ilk gün çevrede çok sayıda sivil polisin dolaşması dikkat çekti. 

 

DUYGUSAL ANLAR YAŞANDI

 

Sokağın restorasyonunda çalışan işçiler yer yer giriş çıkışları tamamen kapatırken, sokağın önümüzdeki günlerde tamamen açılacağı ifade edildi. Sokağı ziyaret eden yurttaşlar duygusal anlar yaşarken özellikle minarenin etrafında uzun uzun kalan yurttaşlar oldu. Ajansımıza konuşan yurttaşlar, Dört Ayaklı Minare’nin artık acıyla anıldığını dile getirdi. Tahir Elçi’nin vurulduğu günü birbirlerine anlatan yurttaşlar Elçi’nin artık minarenin dört ayağından biri olduğunu ifade etti.

 

ELÇİ'NİN SON KONUŞMASI ORADA OLMUŞTU

 

Diyarbakır Barosu’nun o dönem çatışmalardan zarar gören tarihi yapıya dikkat çekmek için burada yaptığı basın açıklamasının ardından, sokak başında polislerle 2 kişi arasında çıkan çatışmanın devamında Dört Ayaklı Minare önünde bekleyen grup iki ateş arasında kalmıştı. Burada polislerin ateş açtığı yönde bulunan Baro Başkanı Tahir Elçi, aldığı kurşun yarasıyla olay yerinde yaşamını yitirmişti. Elçi’nin yaşamını yitirmesinin ardından sokak giriş çıkışlara kapatılmış, ardından halen 6 mahallede devam eden “sokağa çıkma yasağı” başlamıştı. Bu süreçte cinayet mahalinde olay yeri incelemesi yapılamamış, Elçi’yi vuran kurşun çekirdeği ile bölgedeki güvenlik kamerası görüntülerine ulaşılamamıştı. 

 

YAŞANANLARA ŞAHİTLİK ETTİ 

 

İslam’ın Hanefi, Şafii, Hambeli ve Maliki mezheplerini simgeleyen 4 sütun üzerine inşa edilen minare yanındaki Şeyh Muttahar Cami'yle birlikte 1500'lü yıllarda Akkoyunlar tarafından inşa edildi. Bu bölge son 3 yılda yaşananların gölgesinde kaldı. Halen sokağa çıkma yasağının devam ettiği minarenin arkasında kalan bölgede çoğu tarihi miras niteliğinde bin 312 yapı yerle bir edildi. 50 bin insanın göç etmesine sebep olan yasak boyunca çatışmalı alan içinden 73 kişinin cenazesi çıkarıldı. 103 gün süren çatışmalarda resmi rakamlara göre 72 asker, polis, korucu yaşamını yitirirken, 523’ü de yaralandı. Hala yıkımın sürdüğü ilçenin büyük bölümünü oluşturan 6 bin 300 parsel, 25 Mart 2016’da Resmi Gazete’de yayımlanan kararla kamulaştırıldı.