İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek amacıyla her hafta düzenledikleri "F Oturumu"nun 305'incisi için Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. Bu haftaki eylemde, Şakran 1 Nolu T Tipi Cezaevi'nde bulunan hasta tutuklu Ufuk Keskin'in durumuna dikkat çekildi. Eylemde, "Hasta mahpuslar serbest bırakılsın", "Tecrit öldürür dayanışma yaşatır", "Tedavi haktır engellenemez" ve "Ufuk Keskin serbest bırakılsın" pankartlarının açıldığı oturumda, sık sık "Tek tip elbiseye hayır", "OHAL işkencesine son" sloganları atıldı.

 

'SAVAŞ SÜRECİYLE BASKILAR ARTIYOR'

 

Hasta tutukluların fotoğraflarının da taşındığı eylemde bu haftaki açıklamayı komisyon üyesi Neriman Çelik yaptı. OHAL ve ülkenin içerisinde bulunduğu savaş süreciyle baskı ve sindirme politikalarının ağırlaştığını belirten Çelik, devrimci, demokrat kamuoyunun içeride ve dışarıda adete yok edilmeye çalışıldığı karanlık bir sürece girildiğini ifade etti. 

 

1998 yılından beri cezaevinde bulunan hasta tutuklu Ufuk Keskin'in durumunu paylaşan Çelik, Keskin'in 12 yaşından beri Tip 1 diyabet hastası olduğunu, günde 4 kez kan ölçümü ve insülin alması gerekirken içeride tutulduğunu belirtti. Ufuk Keskin'in durumunu aynı hücrede kalan arkadaşı Hüseyin Süngü'nün gönderdiği mektuptan aktaran Çelik, Ufuk'un çölyak, tüm vücutta oluşan kızarıklık ve kabarcık, laktöz alerjisi, bel ve boyun fıtığı, raynaud fenomeni, gastrit, toz ve küf alerjisi gibi hastalıklarının olduğunu söyledi. 

 

CEZAEVİ BAKANLIĞI DA DİNLEMİYOR

 

Çelik’in okuduğu Süngü'nün mektubunda şu ifadeler yer aldı: "Ufuk Keskin Bolu F Tipi Hapishanesi'nden tedavi amaçlı olarak Bakanlık tarafından Şakran'a gönderildi. Bir süre 3 aylık rutin kontrollerini düzenli olarak yaptırmaya çalışan Ufuk arkadaşımız, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası 2 yıl içerisinde 3 ayrı hapishaneye sürgün edildi. Keskin'e insülin pompası takılması gerekiyor. 24 dişi çekilen arkadaşımızın ağzına protez takılıp diş implantı yapılması gerekiyor. Hipoglesemi durumunda, çölyak ve laktoz alerjisi olduğu için kantine satılan diyet ürünlerini kullanamıyor. Doktor raporu verilmesine rağmen ekmek makinası verilmiyor. Komaya girdiğinde felç olma ya da hayatını kaybetme riski ile karşı karşıyadır. Bakanlık hapishane idaresini konuyla ilgili uyarsa da idare keyfi uygulamalarını sürdürüyor. Bakanlığa yazdığımız yazılar gitmiyor, ailelerin savcılığa yaptığı suç duyuruları dikkate alınmıyor."

 

Ciddi hastalıkları olan ve yüzde 52 vücut fonksiyon kaybıyla yaşama tutunmaya çalışan Ufuk Keskin'in ihtiyaçlarının karşılanmasını talep eden Çelik, Keskin'in daha sağlıklı tedavi edilmesi için bir an önce serbest bırakılması gerektiğini vurguladı.