‘Ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü: Savaşa değil emekçiye bütçe 2025-12-13 20:29:22   HABER MERKEZİ - DEM Parti’nin “Ekmek ve Barış için Bütçe” talebiyle başlattığı yürüyüş kolları bugün İzmir, Adana ve Dîlok’a ulaştı.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) 2026 Yılı Merkezi Bütçe Kanunu’nun Mecliste görüşüldü süreçte “Ekmek ve Barış için Bütçe” talebiyle 4 koldan başlattığı yürüyüşün ikinci gününde yürüyüş kolları bugün ulaştıkları İzmir, Adana ve Dîlok’ta açıklamalar yaptı.      İZMİR      Yürüyüşçüler, ilk olarak Kültürpark’tan Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’ne yürüyüş yaparak bildiri dağıtımı gerçekleştirdi. Bildiri dağıtımında sık sık "Asgari değil insanca yaşam" ve "Savaşa değil barış için bütçe" sloganı atıldı. Ardından Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. "Ekmek ve barış için bütçe" pankartının açıldığı açıklamaya DEM Parti Colemêrg Milletvekili Onur Düşümez, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ve DEM Parti İzmir İl Örgütü katıldı.      Burada konuşan Onur Düşümez, asgari ücretle geçimini sağlayan milyonlarca yurttaşın olduğunu dile getirerek, "Bizler bütçelerin insanların konforu için oluşturulması ve herkesin evine en azından bir dilim ekmek götürmesi gerektiğini bütün meydanlarda haykırdık. Bugün de ekmek kadar kutsal olan barışı savunmak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Eğer bir devlet sosyal devletse o devletin hiçbir vatandaşı yatağa aç girmemeli. Bizler bunun için ekmek ve barış bütçesi diye haykırıyoruz. Savaşa harcanan o bütçenin barışa, toplumun geleceğine harcanmalı. Toplumun yaşamını idame ettirebilecek bir konfora sahip olması gerektiğine inanıyoruz. Bizler ekmeğin lüks tüketim aracı haline geldiği bu talan düzenini kabul etmediğimizi bir kez daha yineliyoruz. Biliyoruz ki bu topraklara barış geldiğinde savaşa ayrılan bütçe halkların ihtiyaçlarına ayrılacak. Biliyoruz ki gençlerin gelecek umutları bu bütçelerde kendilerine yer bulacak. Biliyoruz ki barınma krizi ile uğraşan öğrenciler, yurttaşlar, emekliler, gençler, çocuklar, işsizler, emekçiler herkes bu bütçeden pay almayı bekliyor. Ancak sarayda oluşturulan bütçe meclise bir teklif olarak sunuluyor" dedi.    'EKMEK VE BARIŞ ELZEM İHTİYAÇLAR'    Genç nüfusun Avrupa'ya göç ettiğini dile getiren Düşünmez, "Gelin bu cennet vatanı birlikte geleceğimizi kurabileceğimiz bir cennet bahçesine dönüştürelim. Bugün emekçileri ve emeklileri ziyaret ettik. Kendilerine mecliste onların sesi olma sözünü verdik. Bir kez daha bu meydandan da yineleyelim. Burada bugün aç bulunan, Türkiye'de açlıkla sınanan herkesin sesi olmaya devam edeceğiz. Bu ülkede sosyal devlet anlayışını işler hale getirinceye kadar mücadeleyi büyüteceğiz. Yarın Ankara'da saat 11'de Dikmen'de buluşup orada ekmek ve barış için bütçe haykırışımızı devam ettireceğiz. Bu topraklar özgür ve eşit bir yaşamın örneği olana kadar mücadelemizi büyüteceğimize buradan söz veriyoruz. Ekmek ve barış insanlığın yaşamı için elzem ihtiyaçlardır. Derhal iktidar partisi ve diğer bileşenler de ekmeği ve barışı önceleyecek politikalara hayata geçirsin" diye kaydetti    Basın açıklamasının ardından yürüyüşçüler Kültürpark Montrö kapısına geçti ve buradan Ankara'ya doğru hareket etti.    DÎLOK      Yürüyüşçüler, Şahinbey ilçesinde bulunan Kırkayak Parkı’nda, Dîlok Demokratik Platformlar Kurumu (DEKUP) tarafından karşılandı. Erbanelerle karşılanan kitle, “Savaşa değil, barışa bütçe”, “Nan, aşitî, azadî” sloganlarıyla Saklıbahçeye yürüdü.     Burada yürüyüşçüler adına konuşan Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz, “Sarayın bir odasında 5-6 tane teknokrat tarafından son derece rakamlardan ibaret son derece matematiksel bir işlemmiş gibi halkın bilincinde bir algı uyandırılmaya çalışılıyorsa da biz şunu biliyoruz. Bu bütçe önümüzdeki bir yıl boyunca öğrencilerin cebine ne kadar para girecek? Öğrenciler, ilkokul, ortaokul öğrencileri bir öğün ücretsiz yemek yiyebilecek mi” diye sordu.    ‘SAVAŞ YATIRIMI KABUL EDİLEMEZ’    Dünyanın her yerinde savaş tamtamları çalmaya devam ettiğini kaydeden Titiz, “Biz, Sayın Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısının mücadelesini veriyoruz. Bu süreç yürürken bir taraftan savaşa bu kadar yatırım kabul edilemez, edilmemeli. Her gün bir tane ilkokul öğrencisine bir öğün yemek vermekten aciz olan devlet hala bu kadar savaşa yatırım yapıyorsa burada bir ekircik vardır. Burada bir çelişki vardır. Bu görülmeli. Bu tüm halklarımız tarafından görülmeli” ifadelerini kullandı.       Konuşmaların ardından Dîlok’lu yurttaşlar, taleplerini koydukları zarfları heyete verdi.     Heyet, Adana’ya doğru yola çıktı.     ADANA      Çukurova Bölgesi Kolu sırasıyla, Hatay'ın Samandağ ve İskenderun ilçeleri ile Mersin'in Akdeniz ve Tarsus ilçelerinde halk ve emekçilerle bir araya geldi. Son olarak ise yürüyüşçüler, Adana'da halkla İnönü Parkı'nda buluştu.    Tarsus'tan otobüsle Adana'nın Seyhan İlçesine bağlı İnönü Caddesine gelen yürüyüşçüler, alkış ve "Savaşa değil emekçiye bütçe" ve "Savaşa değil barışa bütçe" sloganlarıyla İnönü Parkı'na yürüdü. Parkın içinde bekleyen kitle yürüyüşçüleri alkış, zılgıt ve "Savaşa değil barışa bütçe" sloganları ile karşıladı. Buluşmada ilk olarak söz alan DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Helin Kaya, halktan yana olmayan bütçeye itiraz ettiklerini vurgulayarak, halkçı bütçe istediklerini belirtti.    'GÜÇLÜYÜZ BİRLİKTE KAZANACAĞIZ’    DEM Parti MYK Üyesi Mehmet Saltoğlu, Türkiye’nin dört bir yanından başlatılan “Ekmek ve Barış Yürüyüşü” ile işçi ve emekçilerin taleplerini Ankara’ya taşıyacaklarını söyledi. Emekçiler ve halk için mücadelenin sürdüğünü, bunun yeterli olmadığını belirten Saltoğlu, “Yetmez diyoruz. Onun için Türkiye’nin dört bir yanından ekmek ve barış yürüyüşünü başlattık” dedi. Yaptıkları yürüyüşünün amacına değinen Saltoğlu, amaçlarının işçi ve emekçilerin sorunlarını yerinde dinlemek olduğunu söyleyerek, Saltoğlu, “Taleplerinizi alıp yarın Meclis’e, Ankara’ya halklarımızın bütçe taleplerini taşıyacağız. Bu mücadeleyi hep birlikte sürdürürsek başaracağız. Biz güçlüyüz ve birlikte kazanacağız” diye konuştu.    'BU ÇAĞRI BARIŞ ÇAĞRISI'    Savaş politikalarına ayrılan kaynaklara dikkat çeken DEM PARTİ Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan, “Savaşa trilyonlar harcandığını söylüyorlar. Bu paralar işçinin, kadının, emekçinin evinden eksildi. Onlara kan, ölüm ve yas olarak geri döndü” ifadelerini kullandı. DEM Parti olarak barışın ve halkın bütçesini savunduklarını belirten Dilan Kunt Ayan, “Savaşa değil emekçiye, savaşa değil eğitime bütçe” çağrısını yineledi. Emek mücadelesi ile barış mücadelesinin birbirinden ayrılamayacağını söyleyen Dilan Kunt Ayan, 27 Şubat’ta yapılan ve “silahlar değil demokratik siyaset konuşsun” vurgusu içeren barış çağrısına işaret ederek, bu çağrının kadınlar, emekçiler ve işçiler tarafından her alanda büyütüleceğini dile getirdi. Dilan Kunt Ayan, “52 yıldır süren çatışmalı sürecin sona ermesi, demokratik siyasetin önünün açılması ve bütçenin kadınlara, emekçilere, çiftçilere ve ezilenlere ayrılması için yürüyüşümüz sürecek” dedi.    'BÜTÇE ADİL DEĞİL'    DAD Eş Genel Başkanı Zeynel Kete ise yurttaşların bütçenin nasıl oluşturulduğunu bilme ve sorma hakkı olduğunu vurguladı. Bütçenin demokratik bir çerçevede, şeffaf ve hesap verebilir olması gerektiğini belirten Kete, “Trilyonlarca iktisadi kaynağın nasıl oluşturulduğunu, kimden ne kadar alındığını, hangi kalemlerin gizlendiğini bilmek bu ülkede yaşayan her yurttaşın hakkıdır” dedi. Bütçenin aynı zamanda politik bir tercih olduğunu ifade eden Kete, adalet kavramının bütçenin temel ölçütü olması gerektiğini söyledi. “Adil olmak insan olmanın, irfan sahibi olmanın ölçüsüdür” diyen Kete, mevcut bütçenin adaletli olmadığını belirterek, “Bu bütçe cinsiyetçidir, bu bütçe milliyetçidir, bu bütçe tekçidir” ifadelerini kullandı.    'EMEK SÖMÜRÜSÜ DERİNLEŞTİ'     Emekliler adına konuşan Yener Prim, emek sömürüsünün yıllardır sürdüğünü ancak bugün çok daha derinleştiğini söyledi. Emeklilerin, özellikle 2008’de çıkarılan 5510 sayılı yasa ile ciddi hak kayıplarına uğradığını belirten Prim, geç emeklilik, düşürülen aylık bağlama oranları ve gerçek enflasyonu yansıtmayan TÜİK verileri nedeniyle emekli maaşlarının açlık sınırının çok altına itildiğini ifade etti. Prim, bu süreçte emeklilerin sendikal örgütlenmeye yöneldiğini ve önemli bir mücadele hattı oluşturduğunu vurgulayarak, “Sadece hakları geri almak yetmez; bu düzen değişmeden emekliler ve emekçiler insan onuruna yakışır koşullarda yaşayamaz” dedi. Birleşik mücadelenin önemine dikkat çeken Prim, en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşına eşitlenmesi, intibak yasasının çıkarılması ve emekli sendikalarının önündeki engellerin kaldırılması taleplerini yineleyerek, "Yaşasın sendikal mücadele, yaşasın birleşik emekli mücadelesi” diye konuştu.    'AÇ KALACAĞIZ'    Çiftçiler adına konuşan Mehmet Akdağ, tarım politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Tarım Bakanlığı’nın başına tarımı bilmeyen isimlerin getirildiğini belirten Akdağ, “Adama göre iş değil, işe göre adam gerekir. Tarlayı, ağacı, hayvanı bilmeyenlerle bu iş olmaz” dedi. Tarlada ürün fiyatlarının üç-beş liraya kadar düştüğünü ifade eden Akdağ, çiftçinin üretimden kopma noktasına geldiğini vurgulayarak, “Bugün tarım bitme aşamasına geldi. Çiftçi bitkisel hayata girmiş durumda. Böyle giderse insanlar aç kalacak” diye konuştu.    SAVAŞA AYRILAN BÜTÇE HALKA VERİLSİN    Son olarak Barış Anneleri adına konuşan Suphiye Bayav, savaşa ve rant ayrılan bütçenin halka ayrılmasını istedi. Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne işaret eden Suphiye Bayav, son bir yıldır kan ve gözyaşı dökülmediğini, insanların ölmediğine dikkat çekerek, savaşa ayrılan bütçenin halka, emekçiye, kadına ve çocuğuna ayrılmasını istedi.    Buluşma halaylarla son bulurken, yürüyüşçüler DEM Parti Adana İl Örgütü binasına geçti. Yürüyüşçüler akşam saatlerinde otobüs ile Ankara'ya hareket etti.