Anlaşmanın ilk şartı ne oldu? 2025-03-11 00:46:30   ANKARA - Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Suriye Geçici Hükümeti arasında yapılan anlaşmanın arka planına ve ne anlama geldiğine vurgu yapan bölgedeki kaynaklar, Özerk Yönetim topraklarında ortaya çıkan “Ortak yaşam” modelinin tüm Suriye’ye teşmil edeceğinin altını çizdi.   Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile Suriye'de geçiş hükümetinin devlet başkanı olarak ilan edilen Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmed El-Şara arasında görüşme gerçekleştirildi. Görüşme sonrası her iki isim kameraların karşısına çıkarak, üzerinde mutabık kaldıkları hususların altına imza attı.   Üzerinde mutabık kılınan ve imza atılan 8 maddenin bütününde yer alan vurgular, Suriye’de yeni bir döneme işaret ediyor. Bu maddelere göre Suriye’de yaşayan hem etnik hem dini yapıların tüm hakları güvenceye ve garanti altına alındı.   Ancak bazı kesimler, bu anlaşmanın QSD’nin aleyhine olduğunu ve bölge hakları ile birlikte alınmadığına dair yorum yapması üzerine bölgede bulunan ve görüşmenin arka planına da hakim olan kaynaklar, yansıtıldığı gibi olmadığının altını önemle vurguladı.   BİR HAFTA ÖNCE NELER OLDU?   Kaynakların paylaştığı bilgilere göre; bu görüşme öncesi Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkilileri yanı sıra Mazlum Abdi, özerk yönetimin kontrol ettiği ve etmediği ancak etkileşim halinde olduğu topraklarda yaşayan Dürzi, Süryani, Ermeni, Nusayri, Alevi ve diğer halk ve inanç grupları ile bir hafta önce bir araya geldi. Bu birlikteliklerde, bu halk ve inanç grupları, öneri, istek ve taleplerini dile getirdi. Özerk yönetim yetkilileri de bunları tek tek not alarak, bir çerçeve hazırladı.   Bu toplantıların iç tartışmalarına ve sonuçlarına hakim kaynaklar, halk ve inanç gruplarının bu isteklerinin daha sonra bir mutabakat haline getirildiğini paylaştı. İşte bugünkü görüşmeye bu mutabakat ile gidildi ve halklar ile inanç gruplarının talepleri doğrultusunda mutabakat imzalandı.   ‘ORTAK YAŞAMA MODELİ SURİYEYE YAYILACAK’   Antlaşmanın arka planına hakim kaynaklar, mutabakatın ne anlama geldiğine dair soruya ise, “Aynı zamanda Özerk Yönetimin Rojava’da oluşturduğu ‘ortak yaşam modelini’ Suriye’de Dürzi, Hristiyan, Nüsayri ve Alevileri de kapsayarak, bütün Suriye’ye teşmil edilmesi anlamına gelmektedir” dedi.   KATLİAM DURACAK, SORUMLULAR CEZALANDIRILACAK   Kaynaklar, Abdi’nin ve Özerk Yönetimin halk ve inanç gruplarının talebi doğrultusunda Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Ahmet Şara ile sahil kentlerinde yaşanan katliamı da masaya koyduklarını paylaştı. Kaynaklar, Özerk Yönetim yetkililerinin “İlk şartı”nın Tartus, Lazkiye ve diğer sahil kentlerinde Alevilere yönelik katliamın durdurulmasını istediğini ve bu katliama neden olanların tespit edilmesini istediğini vurguladı. Kaynaklar, “Mutabaktan sonra bu katliama neden olan her kim ise tespit edilecek ve yargılanacak ve cezalandırılacak. Bu kişiler kendi grubundaki kişiler de olsa yargılanacak. Şara’nın bu gün yaptığı açıklama da bunun bir sonucu ve olumlu” dedi.   MA/ Mehmet Aslan